Müyesser Yıldız'ın tutuklanmasında çarpıcı iddialar: Yalnızca konuşma değil 'belge tedariği var'

Casusluk suçlaması ile tutuklanan Oda TV Ankara Haber Müdürü Müyesser Uğur Yıldız ve TSK personeli E.B. ile ilgili çarpıcı iddialar ortaya atıldı. İddiaya göre Müyesser Yıldız astsubay TSK personeli E.B. ile yalnızca telefonda görüşmedi, aynı zamanda belge de tedarik etti.

Dün gece ‘Zincirleme Olarak Devletin Güvenliğine ve Siyasal Yararlarına İlişkin Gizli Kalması Gereken Bilgileri Açıklama’ suçundan tutuklanan Müyesser Uğur Yıldız’ın, TSK'da görevli bir astsubaydan belge temininde bulunduğu iddia edildi. Sabah Gazetesi'nin haberine göre; Müyesser Uğur Yıldız, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 'Askeri casusluk' suçlamasıyla yürüttüğü bir soruşturma kapsamında gözaltına alındı. Yıldız ile birlikte Tele 1 Ankara Temsilcisi İsmail Dükel ve kapsamında İstanbul'da 1. Ordu Komutanlığı'nda görevli Astsubay E.B. isimli şüpheli de gözaltına alındı.

YILDIZ VE TSK PERSONELİ TUTUKLANDI DÜKEL SERBEST

Yürütülen soruşturma kapsamında Müyesser Yıldız ve E.B., "Zincirleme Olarak Devletin Güvenliğine ve Siyasal Yararlarına İlişkin Gizli Kalması Gereken Bilgileri Açıklama" suçundan tutuklanırken, Tele 1 Ankara Temsilcisi İsmail Dükel serbest bırakıldı.

ÇARPICI DETAY

Öte yandan tutuklamaların ardından soruşturmanın çarpıcı detayları da ortaya çıktı. İddiaya göre Müyesser Yıldız ile TSK personeli E.B.'nin sadece telefonda görüşmedikleri, Yıldız'ın E.B.'den belge de temin ettiği ortaya çıktı.

Edinilen bilgiye göre, 13 Kasım 2019 günü gelen Türk Silahlı Kuvvetleri personeli E.B. ile ilgili 'Gizli kalması gereken operasyonlara ait bilgileri telefonla dışarıya çıkarttığı kanaatindeyim' şeklinde bir ihbar üzerine şüphelinin telefonları dinlemeye alındı. E.B.'nin GSM hattı 2 Aralık 2019 – 2 Şubat 2020 tarihleri arasında dinlendi.

Bu dinleme esnasında şüphelinin Oda TV Ankara Haber Müdürü Müyesser Uğur Yıldız ile görüştüğü belirlendi. Şüpheli E.B.'nin Yıldız'a devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri aktardığı tespit edildi.

ASKERİ OPERASYONLARI SÖYLEDİ

Yapılan görüşmelerde E.B.'nin, Türkiye Suriye'de yürütülmekte olan askeri operasyonlar hakkında bilgiler verdiği, verilen bilgilerin içeriginin Idlib ve çevresinde Türkiye tarafından oluşturulan gözlem kuleleri, operasyonlara katılan birlikler, birliklerin bağlı olduğu komutanlıklar, askeri kimliğini referans olarak kullanarak halen Türkiye aleyhine faaliyetlerde bulunan etnik ve dini referanslı terör örgütleri ile devletin işbirliği yaptığı şeklinde söylemlerin bulunduğu saptandı.

BİLGİLERİ YAZILARINA TAŞIMIŞ

Şüpheli E.B.'nin 20 Aralık 2019 günü Oğuzhan isimli şahısla yaptığı görüşmede, Müyesser Uğur Yıldız tarafından yayımlanan TSK ile ilgili yazıların kendisine ait olduğunu ifade ettiği belirlendi.

Yine şüpheli TSK personelinin 30 Aralık 2019 tarihinde şüpheli Müyesser Yıldız ile yaptığı görüşmede, "Özgür Suriye Ordusuna bağlı askerlerin Libya'ya götürüldüğü" şeklinde konuşarak bilgiler verdiği anlaşıldı.

Verilen bu bilgiler üzerine şüpheli Müyesser Yıldız Uğur'un 23 Şubat 2020 tarihinde "Suriye Milli Ordusu' ne zaman, nasıl ve hangi sıfatla Libya'ya gitti" başlıklı haber yayımladığı belirlendi. Ayrıca E.B.'nin 13 Ocak 2020 tarihinde şüpheli Yıldız ile yaptığı görüşmede, "Libya'da görevlendirilen birliklerin komutanının (isim verilmiş) Libya'ya gittiği" bilgisini verdiği anlaşıldı.Şüpheli Müyesser Yıldız Uğur'un ise 20 Ocak 2020 tarihinde "Libya'ya hangi komutan gitti. Yerine kim geldi" başlıklı haber yayımlandığı belirlendi.

"MÜYESSER BENDEN 3 KEZ EVRAK İSTEDİ"

TSK mensubu E.B.'nin savunmasında, "...Müyesser Yıldız Uğur, benden 3 kez evrak göndermemi istedi. Bunlardan birincisi, şehit töreni yönetmeliği değişikliği, ikincisi Kanal İstanbul projesi kapsamında konumu değiştirilmesi planlanan kışlalar ile ilgili ve General Hamza Günalp Kışlası'nın taşınma işleminin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği, üçüncüsü ise Suriye sınır hattının Türkiye Suriye tarafından bulunan Türk Askeri Personeli'nin karışmış olduğu disiplinsizlik olaylarını içeren raporu kendisine göndermemi istedi. Üçüncü sıradaki raporu Whatsapp uygulaması üzerinden de gönderebileceğimi söyledi. Ben de kendisine 'Senin Whatsapp kullanmadığını biliyorum' dedim. Bana, 'Esimin Whatsapp'ı var, numarasını veririm, oraya gönder' dedi. Ayrıca bir adres verdi, bu adrese de posta yoluyla göndermemi istedi..." dediği saptandı.

GÜNÜN VİDEOSU

Dilan Polat'ın hayranı pes dedirtti: Cezaevine girdiğinizde kalp krizi geçirdim!

Dilan Polat cezaevine girince kalp krizi geçirdiğini söyleyen hayranı, Polat ile bir araya gelince ağladı.