'Müzakere iki devlet şeklinde olmalı'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC Sulamaları İletim Tüneli Işık Görünme Töreni'ne Vahdettin Köşkü'nden canlı bağlantıyla katıldı. Erdoğan burada yaptığı konuşmada, "Proje tamamlandığında tarım sektörü çağ atlayacak, 10 bin kişilik istihdam sağlanacak" ifadelerini kullandı. Erdoğan, Kıbrıs için 'iki devlet' mesajı vererek "Yeni bir müzakere süreci olacaksa bu, artık iki toplum arasında değil, iki devlet arasında yürütülmelidir." dedi.
KKTC Sulamaları İletim Tüneli Işık Görünme Töreni'ne katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan önemli mesajlar verdi.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
KKTC su sıkıntısı yaşıyor. Kıbrıs'ta aşırı çekim neticesinde yeraltı suyuna deniz suyu karışmakta, bu durum yeraltı sularının tuzlanmasına neden olmaktadır. Bu sorunun çözümü için Türkiye'den Kuzey Kıbrıs'a içme ve sulama amaçlı su götürülmesi her dönem gündeme gelmiş ancak bu proje bir türlü gerçeğe dönüşmemiştir.
"DÜNYADA EŞİ BENZERİ YOK"
Modern içme suyu arıtma tesisi ve dağıtım hattı ile Kuzey Kıbrıs'ın tamamına içme kullanma suyu temin ettik. Dünyada eşi benzeri olmayan bu projenin isale hattında meydana gelen arızayı da en kısa sürede çözüme kavuşturduk. Bugün de sulama iletim tünelinin açılışını yapıyoruz. İletim tünelinde ışığı göreceğiz.
"KIBRIS TÜRK'ÜNÜ KİMSEYE MUHTAÇ ETMEYİZ"
Son yıllarda hayata geçirdiğimiz altyapı projeleri ile milletimizle, Kıbrıs Türkü arasındaki beraberliği her alanda geliştirdik.
Özellikle su sıkıntısını giderecek projelerimizle Kıbrıs Türk'ünü kimseye muhtaç etmeme kararlılığımızı ortaya koydum. Projenin hayata geçirilmesine vesile olan herkesi tebrik ediyorum.
MÜZAKERELER İÇİN 'İKİ DEVLET' MESAJI
Kıbrıs Türkü adaletsizliğin ve çifte stardartın ne olduğunu gayet iyi biliyor. Kapalı kapılar ardından Kıbrıs Türklerinin hakkını teslim edenler iş icraata geldiğinde hep 3 maymunu oynadılar. Kıbrıslı kardeşlerimizi öz yurtlarında azınlık statüsüne mahkum etmek istediler. Kıbrıs müzakereleri Rum tarafının uzlaşmaz, adadaki gerçeklerden kopuk tutumu ve şımarıklıkları nedeniyle sonuçsuz kalmıştır.
Nisan sonunda Cenevre'de düzenlenen gayri resmi toplantı bir dönüm noktası olmuştur. Kıbrıs Türkleri kalıcı çözüm yolunda yeni, makul, adil önerilerde bulundular. Raf ömrünü tamamlamış modeller üzerinde vakit harcamak yerine artık adada farklı kültür, dil, geleneklere sahip iki ayrı devletin olduğunun kabul edilmesi gerektiğini ifade ettiler.
Türkiye olarak biz de sayın Tatar liderliğinde Kıbrıs Türk tarafının önerilerine tam destek verdik. Sayın Tatar'ı gösterdiği liderlik, kararlı duruş nedeniyle huzurlarınızda tebrik etmek istiyorum.
"MÜZAKERELER İKİ DEVLET ARASINDA OLMALI"
Müzakereler iki toplum değil, iki devlet olarak yürütülmelidir. Müzakerelerde her iki devletin nasıl işbirliği yapabileceği belirlenmelidir. Öncelikle Kıbrıs Türkü'nün egemen eşitliği ile, eşit statüsü teyit edilmeli, müzakereler bundan sonra başlamalıdır. İki devletli çözümü reddetmek, Kıbrıs Türk halkının egemenliğini, eşitliğini reddetmek demektir. Ne bizim ne KKTC'nin böyle bir hak gaspına rızası yoktur.
"KARADENİZ'DEKİNE BENZER HABERLERİ DOĞU AKDENİZ'DEN DE ALACAĞIMIZA İNANIYORUZ"
Karadeniz'dekine benzer güzel haberleri Doğu Akdeniz'den de alacağımıza inanıyoruz. Gerek adada, gerek Doğu Akdeniz'de barış, güvenlik ve refahın hakim olması için Kıbrıs Türk halkının yanında olmayı sürdüreceğiz.
Türkiye olarak ahdi ve tarihi sorumluluklarımız çerçevesinde milli davamız olan Kıbrıs'a sahip çıkmakta kararlıyız. KKTC halkının refahı, kendi ayakları üzerinde güvenle durabilmeleri, kalkınması ve gelişmesi öncelikli hedefimizdir. Koronavirüs salgını döneminde KKTC'yi asla kaderlerine terk etmedik. En sıkıntılı günlerinde Kıbrıs Türk halkının yanında olduk.
"TEK BİLEK HAREKET EDERSEK ÖNÜMÜZDE HİÇBİR ENGEL DURAMAZ"
Birbirinden önemli projeleri hayata geçirdik. Bizler tek yürek, tek bilek hareket edersek Allah'ın izniyle önümüzde durabilecek hiçbir engel yoktur. Anavatan ve garantör Türkiye bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da KKTC'nin yanında olacaktır.
