Necip Fazıl'ın laf sokan sözleri! Üstad Necip Fazıl'dan kapaklık sözler...
Şair Necip Fazıl Kısakürek şiirleri, düşünceleri kadar nüktedanlığı ile de nam salmış yazarlardandır. Bazen bir konferansta bazen de yabancı bir mecliste kendisine yöneltilen sorulara verdiği hazır cevaplar hala hafızalardadır. İşte Üstad Necip Fazıl'dan kapaklık sözler
Şair yazar Necip Fazıl Kısakürek'in nükte dolu sözleri haberimizde. Kendisini takip eden milyonlarca insanın akıllarına kazınan kapaklık sözleri sizler için derledik. Hazır cevaplılığıyla bilinen Necip Fazıl'ın hafızalara kazınan sözleri kitaplara konu olmuştur.
NECİP FAZIL KISAKÜREK'İN LAF SOKMA SANATI
İşte üstadın susturan ve düşündüren cevapları:
Üstad hapishanede koğuşunda iken aynı koğuşa Nazım Hikmet getirilir,Nazım Hikmet Üstadı görünce gülerek " sendemi buradasın? Şu haline bak maymuna dönmüşsün" der...Üstat, karşısında duran Nazım Hikmet e cevabı yapıştırır... " Ben de pencereye dönüyorum..." der.
Üstada bir konferans sırasında bir genç sorar:
-Osmanlı emperyalist değil miydi?
Cevap dikkate şayandır:
-Evladım eğer Osmanlı emperyalist olsaydı şu anda bu soruyu Fransızca değil türkçe sorardın.
Mahkemede hakim, Necip Fazıl'a:
- Bak, der. Seni bundan böyle bir daha huzurumda görmeyeceğim, öyle değil mi?
Necip Fazıl sorar:
- Hakim Bey, yoksa istifa mı ediyorsunuz?
Üstad Necip Fazıla bir gün konferans verirkensalonda bulunanlardan birisi kürsüye salatalık fırlatır. Salatığılı eline alan Necıp Fazıl salondakilere dönerek: Birisi kimliğini göndermiş, kiminse gelsin alsın.
Üstad her zamanki gibi odasında günlük makalelerinden birini yazıyormuş
Yanına bir talebesi gelmiş ve bir rüyasını anlatmaya başlamış;
Üstadım rüyamda bütün otlar Allah'a(c.c) secde ediyordu ama tütün etmiyordu.
Üstad talebesine bakmış ve demişki ;
O zaman getirin o kafiri yakalım.
Bir gün büyük şair Necip Fazıl Kısakürek'e sahilde rastlayan bir hayranı;
''Üstad, senin bütün mücadelelerin güzel, hizmetlerin eşsiz ama şu ....... tarafın olmasa diye tenkit eder.. Bunun üzerine Necip Fazıl tebessüm ederek:
''şu boğaz'dan geçen lüks ve güzel gemiyi görüyor musun? Bak ne kadar lüks ve konforlu değil mi? İşte böylesine lüks geminin tuvaleti de vardır.'' der...
Üstad'ın çalışma odasına giren bir yazar üstadın çalışma odasına göz attıktan sonra:
-Hayrola üstad çalışma odanda hiç kitap yok, siz hiç kitap okumaz mısınız? diye soru sorduğunda, Üstad şu cevabı verir:
-Sen hiç süt içen inek gördün mü?
Nazım Hikmet ve Necip Fazıl Ramazan ayında arabayla gidiyorlarmış.Tabi Necip Fazıl oruç ama Nazım Hikmet değil.Nazım Hikmet Necip Fazıl ile dalga geçmek için yolun kenarındaki zayıf bir ineği işaret ederek Necip Fazıl'a demiş ki:-'Şunun haline bak,oruç tutmaktan ne hale gelmiş' demiş.Tabi Necip üstad altta kalırmı hemen cevabı yapıştırmış:
-'Aaa Nazım sen bilmiyormusun Hayvanlar oruç tutmaz...