Nedim Şener yazdı: Kaşıkçı cinayetinde sır mektup

Suudi Arabistan vatandaşı gazeteci Cemal Kaşıkçı 2 Ekim 2018 tarihinde ülkesinin İstanbul Başkonsolosluğu'na girdi. Bir daha da kendisinden haber alınamadı.

Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan'dan gönderilen bir tim tarafından öldürüldüğü ortaya çıktı. Cesedi, tüm aramalara rağmen bulunamadı.

SuperHaber programcısı Nedim Şener, Hürriyet'te yer alan bugünkü köşe yazısında, 2 Ekim 2018 tarihinde İstanbul'daki Suudi Arabistan Konsolosluğu'nda öldürülen gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetine ilişkin bir yazı kaleme aldı. ''Kaşıkcı cinayetiyle ilgili iddianameyi okurken, ilginç bir kişinin verdiği ve cinayet kararını veren merkezi işaret eden ifadeye rastladım.'' diyen Şener, ''Tüm yollar Veliaht Prens Selman’a çıkıyor'' ifadelerini kullandı.

İşte Şener'in ''Kaşıkçı cinayetinde sır mektup: Tüm yollar Veliaht Prens Selman’a çıkıyor'' başlıklı yazısı;

''Günlerdir medyada haber olan gazeteci Cemal Kaşıkcı cinayetiyle ilgili iddianameyi okurken, ilginç bir kişinin verdiği ve cinayet kararını veren merkezi işaret eden ifadeye rastladım.

Mısır El-Gad Partisi Başkanı ve 2005 yılının eski cumhurbaşkanı adayı Ayman Nour’un, Suudi Arabistan’ın İstanbul Konsolosluğu’nda 2 Ekim 2018’de katledilen Cemal Kaşıkçı cinayetine dair İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nda “tanık” sıfatıyla ifade verdiği ortaya çıktı.

Savcılığın Kaşıkçı’yı katleden Suudi yetkililer hakkında hazırladığı iddianamede yer alan ifadesinde Nour, öldürülen gazeteciyi 30 yıldır tanıdığını, çok yakın dostu olduğunu, öldürülmeden önce aldığı tehditlerle ilgili bilgi vermek istediğini söyledi.

Kral Abdullah ve önceki veliaht prens Muhammed bin Naif’in gazeteci Cemal Kaşıkçı’yı çok sevdiğini anlatan Nour, Muhammed bin Selman’ın veliaht prens olmasından sonra yaşanan gelişmelerle ilgili şunları anlattı:

“Cemal Kaşıkçı, Kral Abdullah ve önceki veliaht prens Muhammed bin Naif tarafından çok seviliyordu. Muhammed bin Selman’ın veliaht prens olmasından rahatsız olan birçok emir, Muhammed bin Selman’ın veliaht prenslikten alınmasını istedi hatta buna ilişkin bir mektup yazdılar. Cemal Kaşıkçı bana bu mektubu gördüğünü ve imza atan emirlerin isimlerini bildiğini söyledi. Hatırladığım kadarıyla, 2 Kasım 2017 tarihinde El Velid bin Talal’ın tutuklandığını söyledi. Mektupta imzası olan emirlerin ismini söyleyerek ‘Bunlar da tutuklanacak’ diye bahsetti ve gerçekten de kısa bir süre sonra bu şahısların tutuklandığı haberleri geldi. Muhammed bin Selman, bu emirlerin kendisine karşı bir darbe içerisinde olduklarını düşünüyordu ve görevden uzaklaştırılması talebinde bulunanlarla mektup içeriğinden haberdar olan şahısların hepsi tutuklandı, sadece Cemal Kaşıkçı Suudi Arabistan’da bulunmadığı için tutuklanmadı.”

PRENSİN YAKIN ADAMLARI

Suudi Arabistan Krallığı İstihbarat Başkan Yardımcısı Ahmet bin Muhammed el Assırı ile Prens Bin Selman’a en yakın isim olan Suudi Arabistan Kraliyet Dairesi Müsteşarı Suud el Kahtani ile Veliaht Prens Bin Selman’ın ofisinde çalışan yetkililer dahil 20 kişinin sanık olarak yer aldığı Kaşıkçı cinayetiyle ilgili iddianamede, olayla ilgili tüm detaylara yer verildi. İddianamede en dikkat çeken bölümlerden birisi de Mısır’da cumhurbaşkanı adayı olan El Gad Partisi Başkanı Ayman Nour’un ifadesi oldu.

‘KAŞIKÇI, SELMAN’I ÇOK SERT ELEŞTİRDİ’

Nour, Mısır’da Muhammed Mursi’nin askeri darbeyle görevden uzaklaştırılmasından sonra ülkeden ayrıldığını, önce Lübnan’a gittiğini ancak can güvenliği tehlikede olduğundan dolayı Lübnan’dan ayrılarak yaklaşık 5 yıl önce Türkiye’ye geldiğini anlattı.

Arap dünyasında en çok bilinen ve izlenen televizyon kanallarından El Şark’ın sahibi olduğunu, Kaşıkçı’yı 1984 yılından beri tanıdığını söyleyen Nour, İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na tanık olduğu iki olaydan söz etti. 7 Ekim 2017 tarihinde Amerika’da olan Cemal Kaşıkçı ile telefonla görüştüğünü ve El Şark televizyonuna çıkmak istediğini söylediğini aktardı. Skype ile gerçekleşen yayında Kaşıkçı’nın Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ı çok sert eleştirdiğini söyleyen Nour, Cemal Kaşıkçı’nın 2017 yılının Ekim ayının sonunda İstanbul’a geldiğini, 7 Ekim 2017 tarihli televizyona bağlandığı konuşmasının bütün video ve linklerinin silinmesini ve yeniden televizyona çıkmak istediğini anlattı.

‘SONRA KAYITLARI SİLDİRDİ’

7 Ekim 2017 tarihli konuşmasının tüm linklerinin ve kayıtlarının silindiğini, bir nevi ortadan kaldırdığını anlatan Nour, Cemal Kaşıkçı’ya Suudi Arabistan’dan herhangi bir kimseden tehdit alıp almadığını sorduğunda, tehdit almadığını ancak Suudi Arabistan Kraliyet
Divanı’nda müsteşar olan, Muhammed bin Selman’a en yakın kişi olarak bilinen Suud el Kahtani’nin hakaret ettiğini söylediğini ve gözlerinin dolduğunu aktardı. Nour ifadesinde, Suud el Kahtani’nin Suudi Arabistan’da bütün sosyal medyadan sorumlu kişi olduğunu, Cemal Kaşıkçı’nın Suud el Kahtani’den çok korktuğunu ve Kahtani’nin çok zalim bir kişi olduğunu söylediğini aktardı.

KAHTANİ: ‘KÖPEK GİBİ OTURACAKSIN’

Kahtani’nin, Kaşıkçı’dan 2016 yılında El Hayat isimli gazetede yazı yazmamasını istediğini anlatan Nour, Cemal Kaşıkçı’nın kendisine Suud el Kahtani’ye ait ses kaydını dinlettiğini söyledi. Nour, Kaşıkçı’nın kendisine dinlettiği, Kahtani’ye ait ses kaydında, Cemal Kaşıkçı’ya hitaben “Köpek gibi oturacaksın, bu gazetede yazmayacaksın” şeklinde konuştuğunu söyledi.

SELMAN’DAN KAŞIKÇI’YA: ‘SEN TÜRKİYE’YE ÇOK GİDİYORSUN’

Ayman Nour, Cemal Kaşıkçı ve arkadaşlarının Suudi ve Mısır TV kanallarında Prens Bin Selman’a yakın gazeteciler tarafından açıkça ölümle tehdit edildiğini söylerken bir CD içerisinde tehdit mesajlarından bazılarını da örnek olarak sundu. Cemal Kaşıkçı’nın kendisini güvende hissetmediği için 2016 yılında Suudi Arabistan’dan bir daha dönmemek üzere ayrıldığını anlatan Nour, Suudi Arabistan’da bulunduğu sırada Muhammed bin Selman’ın bir basın toplantısında Cemal Kaşıkçı’nın kendisine çok soru sormasını müteakip “Sen Türkiye’ye çok gidiyorsun ve Ayman Nour ile çok sık neden görüşüyorsun?” diye sorması üzerine Cemal Kaşıkçı’nın o an cevap veremediğini, ancak Türkiye’ye geldikten sonra sosyal medyada Instagram hesabından kendisiyle birlikte çekilmiş fotoğrafını paylaşıp altına “Ayman Nour benim beş yüz yıllık arkadaşım” diye yazdığını, bu şekilde Suudi Arabistan’da Muhammed bin Selman’a veremediği cevabı sosyal medya üzerinden verdiğini anlattı.

İnsan iddianameyi okurken bir insana böylesine bir zulmün nasıl yapıldığını anlayamıyor. İddianamede ilginç detaylar var, onları da gelecek yazıda paylaşırım.''

YAZININ ORİJİNALİNE ULAŞMAK İÇİN TIKLAYINIZ...