Öğretmenleri ilgilendiren karar! Bakan Özer duyurdu!
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, konuk olduğu 24 TV kanalında merak edilenleri cevapladı. Uzman ve Başöğretmenlik sınavları ile ilgili karar aldıklarını ve sınavsız hiçbir kariyerin olmadığını vurguladı.
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Eğitim ile ilgili merak edilenleri 24 TV ekranlarında açıkladı. Bu zamana Türkiye genelinde tüm okullara yapılan yardımlar ile ilgili konuştu. Öğretmenleri ilgilendiren Uzman ve Başöğretmenlik sınavı ile ilgili soruya sınavsız hiçbir başarının olmadığını ve her yıl tekrarlanacağı cevabını verdi.
Bakan Özer 81 ildeki okullara yapılacak olan yardım için şunları söyledi; "Bakanlık olarak tüm okullara bütçesini göndereceğiz ama tek isteğimiz okullar velilerle kırtasiye malzemeleri üzerinden bir ilişki kurulmasın. İsteyen veli okul aile birliğine bağış yapabilir o ayrı bir konu. Geçen hafta 3 milyar 750 milyondu. Bu sabah rakamı güncelledik 3 milyar 900 milyon Türk Lirası para göndermişiz."
Milli Eğitim Bakanına yöneltilen konu başlıkları şu şekildeydi;
GÖRDÜĞÜNÜZ EKSİKLİKLER VAR MI YENİ DÖNEMDE?
Bildiğiniz gibi 2021-2022 eğitim dönemi 17 Haziran'da kapandı. Tüm bakanlarımız bir önceki eğitim öğretim kapandıktan bir hafta sonra başlattık. Tüm okul yöneticilerimizle toplantılar yaptık. Burada amacımız son yılda attığımız adımlar ve geliştirdiğimiz eğitim politikalarını değerlendirmek. Ne yapmak istiyoruz hangi mesafeyi aldık yaptıklarımız sahada karşılık buluyor mu ne gibi düzeltmelere ihtiyaç var diye konuştuk.
5 Eylül itibariyle okullarımız başlamadan bir hafta önce 5 bin temizlik görevlisi göreve başladı. Öğretmen takviyelerimiz yapıldı. İlk kez tüm okullara bütçe gönderildi. Okulların temizlik kırtasiye onarım gibi ihtiyaçlar için. Bakanlık sanki bunu karşılayamıyordu gibi bir algı vardı şimdiye kadar.
YARDIMCI KAYNAK ALDIRMA TARİH OLMAYA BAŞLADI
Bakanlık olarak tüm okullara bütçesini göndereceğiz ama tek isteğimiz okullar velilerle kırtasiye malzemeleri üzerinden bir ilişki kurulmasın. İsteyen veli okul aile birliğine bağış yapabilir o ayrı bir konu. Geçen hafta 3 milyar 750 milyondu. Bu sabah rakamı güncelledik 3 milyar 900 milyon Türk Lirası para göndermişiz.
BÜTÇE GÖNDERMEYE DEVAM EDECEĞİZ
Bu okullarımızın duruşunu o kadar değiştirdi ki. Hesaplarında para gördüler hatta şaşırdılar bunu kullanacak mıyız diye. Öğretmenlerimiz hemen velilerimiz okullara bütçe gönderildiği konusunda bilgilendirildi. Bu nihai bir bütçe değil. İhtiyaç durumunda yine göndermeye devam edeceğiz. Buradaki temel kriterimiz şu, ihtiyacı fazla olan okula fazla göndermek. Kurumları da başka arayışlar içerisinde sokmuş oluruz. Hiçbir şiddetin olmadığı öğrenmenin sürekli teşvik edildiği kütüphanesinden laboratuvarına kadar her şeyin giderildiği, öğretmenlerin de eğitime yöneldiği bir süreci başlattık.
RAKAMI YÜZDE 90'LARA ÇIKARDIK
Biz ülke olarak eğitimde son 20 yılda yaşadığımız dönüşümü yeterince takdir ettiğimiz kanaatinde değilim. Okullaşma oranlarına bakarsanız 2000'li yılların başlarına bizim en büyük kaynağımız beşeri kaynaktır. İnsan kaynağımızın niteliğini artırmak için eğitimle buluşturmamız gerekiyor. 2000'li yıllarda 5 yaşındaki çocukların yüzde 11'i eğitimle buluşuyordu şimdi bu rakam yüzde 90'lara ulaştı. Bu eğitimde kitleselleşme evrenselleşme demektir. OECD ülkeleri bu süreci 70 yıl önce tamamladı. Sadece binalar yapıyoruz zannediliyor evet bunlar yapıldı ama eğitimin önündeki yasaklar da kaldırıldı. Katsayı uygulamaları, başörtüsü yasağı bu dönem kaldırıldı. Peygamberimizin hayatı, Kur'an-ı Kerim gibi bilgiler ilk kez müfredata kondu. OECD ülkelerinde öğrenci sayısı sabittir veya düşer ama bizde sayı sürekli artıyor ve buna rağmen eğitimi iyileştirebilmek öyle basit bir iş değil. O yüzden OECD Genel Sekreteri dedi ki bu dünyaya örnek olmalıdır. Gerçekten o önerilen tüm alanlarda böyle bir şey varmış demedik. Biz onlarla ilgili de çok önemli mesafeler almışız. Biz zaten onların önünde olmaktan da büyük mutluluk duyduk. Orada duyduklarımızın hiçbiri bizim için sürpriz olmadı.
ÖĞRETMEN MESLEK KANUNU'NDA İTİBAR TARTIŞMASI
Bu tartışmanın nereden çıktığını sizin takdirinize bırakıyorum. Öğretmenlik Meslek Kanunu 60 yılın özlemi. Öğretmenlere mahsus bir kanun olması hep bir özlemdi. Bu özlem 14 Şubat 2022 tarihinde giderildi. Şöyle bir algı var öğretmenlik kanunu sadece bu mudur hayır, bu sadece başlangıçtır. Önemli olan bir kanunun olmasıydı. 60 yıllık özlemin giderilmesi bu anlamda yenidir. Eğer bir kanunuz olmazsa oraya iyileştirme yapacağınız bir alanı bulamazsınız. AK Parti hükümetleri döneminde 20 yılda eğitimin aslında taçlanmasıdır.
UZMAN VE BAŞÖĞRETMENLİK SÜRECİ
2004 yılında Hüseyin Çelik bakanımız zamanında bu denendi. Kanunlarda bazı değişiklikler yapılarak aday öğretmenlik baş öğretmenlik gibi gruplar yapıldı. 338 başöğretmen vardı sistemde. O 2005-2006 yılında duydunuz mu itibara dokunuluyor nasıl sınav yaparsınız diye duydunuz mu hayır. Buradaki amaç şu değil kariyer sisteminde ülkemizin devlet memurları içerisinde sınavsız hiçbir kariyer yok. Biz bu sınav öğretmenlerin öğretmenlik yapabilir durumunu ölçme sınavı değil, zaten öğretmen o. Orada yüksek lisans yapmışsa alan içi ve alan dışı muaf yaklaşık 90 bine yakın öğretmenimiz doktora yaptığı için başöğretmenlikten muaf oldu. 2004 yılında yapılan düzenlemeyle ilgili bir farklılık yok ama bir iyileştirme var. O zaman kota vardı şimdi kota yok. O dönemde öğretmen arkadaşlarla rekabet vardı şimdi kendileriyle rekabet edecekler.
BU BİR KARİYER SİSTEMATİĞİ AMA MANİPÜLE EDİLDİ
Sınav haricinde iyileştirme yapılacak alanlar var. Sahadan gelen özellikle 40 yıllık 35 yıllık öğretmen haklı olarak diyor ki ben şimdi uzman öğretmen sınavına giriyorum ama 10 yıl bekleme şansım yok başöğretmen olamayacak mıyım? 26 Eylül - 3 Ekim'de öğretmenlerimiz başvuruların yapacak. Onunla ilgili düzenlemeleri de önümüzdeki günlerde açıklayacağız. 345 bin 732 öğretmen uzmanlık için başvurmuş. İki gün gibi kısa sürede büyük bir sınav başvurusu var. Sosyal medyadaki algıyla sahanın gerçekliği farklı. Bazen sosyal medyaya baktığımızda problem olarak gördüğümüz şeyin sahada problem olmadığını görüyoruz. Ben 1 yıl içerisinde 60'a yakın ile gittim. Sahadayız, öğretmenlerimizi dinliyoruz. Bu sanırım ilk kez oluyor bizim dönemimizde.
BU UYGULAMA İYİLEŞTİRİLEREK HER YIL TEKRARLANACAK
Sistemde zaten 75 bin tane uzman öğretmen vardı. 90 tane de başöğretmen vardı. Siz duydunuz mu okullarda uzman öğretmen varmış diye. Biz şunu yapmayacağız, uzman öğretmen ve başöğretmen derse girdiğinde bir değişiklik olmayacak. Bizim amacımız öğretmenlerimizin mesleki eğitimlerini sürekli güncellemek. Bir idari kadro olarak özlük hakkıyla ilgili bir ayrımcılık söz konusu değil. Bu uygulama her yıl daha da iyileştirilerek tekrarlanacak. Bu süreçten öğretmenlerimizin büyük bir kısmının yararlanacağına inanıyorum.
KÖY OKULLARINI YENİDEN AÇIYORUZ
Bizim köylerden ilçelere illere göçten sonra eğitimde fırsat eşitliği için taşımalı eğitim sistemi devreye sokuldu. Ücretsiz olarak taşıma ve ücretsiz olarak öğrencilerimize yemek verildi. Koronadan sonra şunu gördük yavaş yavaş geri dönüş başladı. Herkes toprağının değerini anlamaya başladı. O zaman dedik ki şu köydeki okullarımızı tekrar aktif hale getirelim. İlk kez köyde yetişkinle çocuğunun veya torununun aynı çatı altında eğitimi aldığı bir alan oluşturduk ve onun için de okul demedik köy yaşam merkezi dedik. Köyde atıl duran kapasiteyi aktifleştirip herkesin kullanımına açtık. Ekimin ikinci haftasına kadar 2000 köy yaşam merkezini aktif hale getirmeyi planlıyoruz.