Ömer Çelik'ten ABD'de doktora yapan Türk öğrenci Rümeysa Öztürk'ün gözaltına alınmasına tepki!

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, ABD’de İsrail’i eleştiren makaleleri nedeniyle öğrenci vizesi iptal edilen doktora öğrencisi Rümeysa Öztürk'ün Massachusetts'te iftar yemeğine giderken maskeli polislerce gözaltına alınmasına tepki gösterdi.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, İBB'ye yönelik yolsuzluk ve terör soruşturmaları sonrası CHP lideri Özgür Özel'in yaptığı mitinglerdeki söylemlerine tepki gösterdi. 

Sokak çağrılarını da eleştiren Çelik, öğrencilere seslenip "Demokratik protesto hakkı ile vandallığı ayırıyoruz" dedi. 

Çelik'in konuşmalarından öne çıkanlar şu şekilde:

(ABD'de Türk öğrenciye gözaltı) Bu konuyu yakından takip ediyoruz. 

Rümeysa Öztürk'e atfedilen suç Filistin'deki İsrail soykırımına karşı çıkmasıdır. Konuyu yakından takip ediyoruz. Uluslararası medya dilinde manipülasyon ortaya çıkıyor. Siyonistlerin kendi suçlarını örtbas etmek için kullandığı özdeşleşme bu.

"PROTESTO HAKKINI KULLANANLARA SAYGI DUYARIZ"

Özel'in konuşmaları siyasetçi konuşmaları değil. CHP Genel Başkanı Özel siyasi vesayet altında. Gündemi kendi kurultay sürecinin parçası yapıyor. Burada bir yanlış yapıyor. Enerjisini kendi partisine yapmalı. Bazı CHP'liler bazı CHP'li belediyelerin yolsuzluk yaptığını iddia etmiştir. 

Bizim üzerimizden konuşmayı bırakmalılar. Özel'in dün de Cumhurbaşkanımıza yönelik zehirli ifadeler kullandığını gördük, bunu kendilerine iade ediyoruz. 

Özel'in Cumhurbaşkanımıza karşı kullandığı dil, son derece zehirli bir dildir. Şu mukayesinin yapılması gerek bu dili Esad'a karşı bile yapmamıştır. 

Demokratik protesto hakkını kullanan gençlerimize saygı duyarız. Bunun dışında bir takım kriminal grupların sızmaya başladığını ifade ettik. 

En çok kullandıkları cümle 'kutuplaşma olmasın'dı. Alenen birtakım medya kuruluşlarını ve medya kuruluşlarını hedef göstererek hayat tarzı konusundaki yaklaşımın sahibinin kim olduğunu göstermiş oldular.

Boykot çağrısına karşı çıkmamızı İsrail'e boykotla mukayese edenler var. İsrail boykotunun sebebi soykırımdır. Bugün AB işgal altındaki topraklarda ürütülen ürünleri almaz. Bizim soykırımcı zihniyete karşı yaptığımız çağrı ile kendilerinin yaptığı çağrı benzer değildir.

Özel bir siyasetçi dilinin dışında konuşmaya başladığında kendi konuştuklarını yönetemez hale geldi. 

MİT'in eylemcileri sokağa taşıdığını söylüyor. Bulunduğu makamı taşıyamıyor. 

CHP'nin genel başkanı İngiltere'den sözlerine yeteri kadar destek bulamadığını ifade ediyor. 

Sürekli yargıyı hedef alıyor. Eleştirmek sonuna kadar haktır. Fakat doğrudan İstanbul Başsavcısını hedef almak, CHP yönetimi açısından büyük bir kabiliyetsizliğin noksanlığın işaretidir. Başsavcının şahsen tehdit edilmesi esasında CHP Genel Başkanı'nın kabiliyetsizliğidir. 

Vali ve emniyet müdürünü provokasyonla suçluyor. Oysaki onlar demokratik protesto hakkını kullanılması, güvenliğin sağlanması için çalışıyorlar. Vandallık yapanların engellenmesi doğal. 

"VANDALLIĞA GEÇİT YOK"

Öğrencilerimize sesleniyorum: Barbarlık olmasın, vandallık olmasın, nefret siyaseti kullanılmasın. BUnlar olmayınca herhangi bir sorun olması mümkün değil.

Çimlerin üzerinde fikrinizi tartışın. Ama vandallığa geçit yok. Demokratik protesto hakkı ile vandallığı ayırıyoruz. 

Kahve üzerinden toplumda kutuplaşma yaratıyorlar.

Sizin nerede kahve içip, nerede kitap alacağınıza kimsenin karışmasına izin vermeyin.

Cumhurbaşkanımızın merhum annesine yönelik sözler, haysiyetsiz insanların yapacağı bir şeydir. 

 

 

Yorumlar
Yorum yapmak için tıklayınız
GÜNÜN VİDEOSU

Volkan Konak'ın yıllar önceki sözleri yürek burktu: Bayramda ölenlere çok üzülüyorum...

Bayramın birinci günü KKTC'de verdiği konser sırasında kalp krizi geçiren Volkan Konak'ın yıllar önce katıldığı bir programda yaptığı konuşma yürekleri burktu. Karadeniz’in sevilen sesi, bir bayram sohbetinde “Bayramda ölenlere çok üzülüyorum” demişti.