Omicron varyantı en doğru nasıl tespit edilir? PCR test örneklerinde değişiklik gerekiyor mu?
Omicron varyantının ortaya çıkışı ile birlikte PCR testlerinde değişiklik olup olmayacağı tartışma konusu oldu. Güney Afrika’da yapılan bir araştırma PCR testleriyle ilgili önemli bir sonucu ortaya çıkardı. Araştırmada burundan alınan örneklerin Omicron’un tespiti için en iyi yol olmadığı saptandı.
PCR testleri, toplumun büyük kısmının hızlı ve güvenli olarak taranmasında, kişilerde herhangi bir virüs genetik materyali olup olmadığının tespit edilmesinde kullanılan en önemli araç.
Bu test sayesinde kişilerden alınan örnekler, laboratuvarlara gönderilerek enfeksiyonun hangi varyanttan kaynaklandığı belirleniyor. Fakat söz konusu Omicron olunca, PCR testlerinde de virüsü saptamak güçleşiyor. Çünkü Omicron varyantı, hiç görülmeyen farklı mutasyonların yanı sıra daha önce görülen mutasyonları da içeriyor.
Son zamanlarda da pozitif olduğunu öğrenip bir gün sonra yeniden test yaptırdığında negatif sonucun çıktığını öğrenenlerin sayısında bir hayli artış var. Durum böyle olunca akla ‘Omicronla birlikte PCR testi ile virüsü tespit etmek daha mı zor oldu?’ sorusu geliyor.
Aslında bu soru üzerinden Güney Afrika’da Cape Town Üniversitesi'ndeki bilim insanları, uzun süredir çalışmalar yapıyordu. Aralık ayının sonunda ise çalışmaya dair önemli bilgiler paylaştılar.
Çalışmayı yürüten uzmanlar, Omicron'un dâhil olduğu PCR analizlerinde tükürük örneklerinin, nazal sürüntülerle yani burundan toplananlara kıyasla daha doğru sonuçlar verdiğini ortaya çıkardılar. Bulgular, Ağustos ayından Aralık ayı boyunca Cape Town’daki Groote Schuur hastanesinde test edilen 382 hastanın analizinden elde edildi.
ARAŞTIRMADA TÜKÜRÜK NUMUNELERİ YÜZDE 100 SONUÇ VERDİ
Tüm hastalardan PCR analizi için hem tükürük hem de burundan örnekler alındı. Delta varyantı için, her bir örnekleme yöntemi için pozitif yüzde uyuşması tükürük için yüzde 71, nazal sürüntüler için yüzde 100 olduğu sonucu ortaya çıktı. Ancak, durum Omicron ile tersine döndü. Tükürük numuneleri yüzde 100, nazal sürüntülerden elde edilen bulgu sonucu ise yüzde 86 olarak açıklandı.
Araştırmayı yürüten yazarların ortak açıklamasında, virüsün keşfedilmesinden bu yana Covid-19 taraması ve teşhisi için standart nazal sürüntüler olduğunu ancak bunun Omicron'un baskın olduğu bir pandemik ortamda artık uygun olmayabileceği sonucunun ortaya çıktığı vurgulanıyor
Bununla birlikte, tükürük örneklemesi burundan örnek almaktan daha kolay olsa da, araştırmacılar bunun bir bardağa tükürmek kadar basit olmadığını ifade ediyor.
Groote Schuur'daki hastalarda, toplamda en az 30 saniye boyunca örneklem çubuğunu ağzın içine (Her iki yanaklar, dilin üstü ve altı, diş etleri ve damak) sürmeleri talimatı verildi. Ayrıca test öncesinden en az 30 dakika Yemek yememeleri, bir şeyler içmemeleri veya herhangi bir şey çiğnememeleri söylendi.
PCR TESTİNDEN ÇOK ÖRNEK ALIMINDA SORUN OLUYOR
Konuyla ilgili Hürriyet gazetesinden İsmail Sarı'ya konuşan ABD'de Jackson Laboratuvarı Enstitüsü'nde Baş Araştırmacı olarak çalışan İmmünoloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Unutmaz, “PCR testinden çok, örnek alımında sorun oluyor. Bazen sadece burundan alınan örneklerde virüs bulunamayabiliyor. Bu bakımdan hem boğazdan hem burundan aynı anda almak gerekiyor” dedi ve ekledi:
“Ya da araştırmada da olduğu gibi tükürük de dâhil olmak üzere numune alınması gerekiyor. Çünkü virüs hızlı bir şekilde burundan boğaza veya boğazdan tekrar buruna geçebiliyor. Bu bakımdan yoğunluk farklı duruma geliyor. Bence hızlı pozitiflik veya negatiflik olmasının bir sebebi bu… Bir de bu Varyant hızlı geçiyor. Özellikle aşılılarda daha hızlı negatif olabilir. Omicron ile birlikte testlerle virüsü tespit etmek biraz daha zorlaşmış gibi duruyor.”
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Alper Şener ise Omicron tanısının Delta ve diğer varyantlardan daha kolay olduğunu ancak bu durumun sürüntünün alındığı yer özelinden çok alınma yöntemi ile ilgili olduğunu söyledi ve şu bilgileri paylaştı:
“Şunu çok net olarak biliyoruz; kombine alım, yani aynı anda boğaz ve burun sürüntüsü en uygunu. Fakat etkin burun sürüntüsü alımı her zaman mümkün olmadığı için artık çoğunlukla ön burun sürüntüsü alınıyor. Bu nedenle test sonuçlarında farklılıklar ortaya çıkıyor.”
Yine de cevaplanmayı bekleyen pek çok soru var. Örneğin, tükürük testi tam olarak nedir ve neden yüzde 100 sonuç veriyor? ABD ve Avrupa’da kullanılan hızlı antijen testleri ülkemizde yaygın olmalı mı?
Aklımdaki tüm soruları Prof. Dr. Derya Unutmaz ve Prof. Dr. Alper Şener’e yönelttim. Oldukça önemli bilgiler verdiler.
1-) Şu an Türkiye’de hem boğazdan hem de burundan PCR alınıyor. Bazı hastaneler sadece burundan da alıyor. Fakat araştırmada geçen tükürük testi tam olarak nedir? Bu test, burun ve boğazdan daha mı farklı?
Prof. Dr. Alper Şener: Tükürük testleri daha çok antijen yakalamaya yöneliktir. Duyarlılıkları PCR’a yakın ve daha hızlı yapılıyor. Hatta bireysel olarak bile yapmak mümkün, hastaneye gitmeden… Bu testte hastaya daha az girişimsel işlem ile hızlı tanı koyuluyor. Bunun dışında ise bireyi tanıya dâhil ederek, sorunun ve çözümün parçası olması sağlanıyor.
Ülkemizde Eylül ayında başlayan PCR testi zorunluluğu kalktı. Aşısız veya hastalığı geçirmemiş kişilerin uçak, otobüs, tren veya diğer toplu ulaşım araçlarıyla gerçekleştirecekleri şehirler arası seyahatler ve birçok etkinliğe katılabilmeleri için PCR testi talep ediliyordu. Bundan böyle PCR testi yalnızca semptom gösteren kişilere yapılacak.
PCR ÇOK ZAHMETLİ BİR TANI YÖNTEMİ
2-) Peki tükürük testi Omicron’a karşı neden daha güçlü sonucu veriyor?
Prof. Dr. Derya Unutmaz: Omicron çok hızlı çoğalıyor. Özellikle ağız ve boğaz bölgelerinde üremesi gerekiyor ve ürüyor. Diğer varyantlar, biraz daha hızlı bir şekilde akciğere doğru iniyorlardı. Ama Omicron öyle değil. Bu bakımdan virüsü tükürükte daha çok görüyoruz.
Prof. Dr. Alper Şener: Diğer varyantlarda yavaş çoğalma ve uzun süre pozitiflik olurken, Omicron çok hızlı çoğalıp hızla ortamdan kayboluyor. Bu süreçte de örnek alma ve gerekirse örnek tekrarlama kolaylığı olan tükürük testleri daha kolay ve net sonuç veriyor.
Çoğu ülke artık bu testleri PCR yerine kullanıyor. PCR, tükürük testi negatif ama kuvvetli şüphe durumunda bir üst jenerasyon test olarak yapılmaya başlandı. PCR aslında çok zahmetli bir tanı yöntemi.
HIZLI ANTİJEN TESTLERİ ÜLKEMİZDE GÜNDEME GELMELİ
3-) ABD ve Avrupa’da hızlı antijen testleri var. Sanırım ülkemizde henüz yasal değil ama bazı internet sitelerinde satışları yapılıyor. Hatta bazı büyük şirketler çalışanlarına ofise gidecekleri gün test yapsınlar diye bu testlerden dağıtıyor. Bu testlerin güvenirliği hakkında neler söylersiniz? Doğru sonucu veriyorlar mı?
Prof. Dr. Alper Şener: Zaten ister istemez yaygınlaşmaya başladı ve daha da yaygınlaşacaktır. Çünkü 15 dakikada bireysel olarak test yapıyorsunuz yüzde 95 oranında spesifik tanı ortaya çıkıyor, bazen şaşabilir.
Böyle bir durumda hastaneye gitmenize gerek yok, iş gücü kaybı yok… Hele Omicron gibi bir günde 100 binlerce test gerekliliği olan durumlarda başka seçeneğiniz de yok. Aslında yasal süreçle ilgili bir sorun yok, sadece rehberde yer verilmedi. Bu testler özel sağlık tesislerinde yapılıyor. Hatta bazı Avrupa ülkelerinde otomatları var, bizde de artık gündeme gelmeli.
Prof. Dr. Derya Unutmaz: Bu testi yapabilecek kapasitede olan yerlerin, bunu uygulaması en azından pozitif vakaların bir kısmının önüne geçmesi için çok önemli. Çok hızlı sonuç verdiği için bulaştırıcılığı daha çabuk önleyebilirsiniz. Çünkü PCR testi sonucu gelene kadar belki negatifken pozitife bile dönebilirsiniz. Bu nedenle hızlı antijen testlerinin iyi tarafı var. Mutlaka yaygınlaştırılmalı…
En son gerçekleştirilen Bilim Kurulu toplantısında aşısını ve hatırlatma dozunu olmuş temaslı kişilerin karantinaya alınmamasına karar verildi. İzolasyon konusunda ise pozitif vakaların tamamı 7 gün izolasyonu tamamladıktan sonra test yaptırmaksızın izolasyondan çıkabilecekler.