Orhan Gencebay, hem dostu hem de rol arkadaşı Cüneyt Arkın'a bu sözlerle veda etti...
Asıl mesleği doktorluk olan ve oyunculuk hayatına 1963 yılında başlayan Yeşilçam'ın usta ismi Cüneyt Arkın, kalbinin durması sebebiyle ambulansla geldiği hastanede yapılan bütün müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Cüneyt Arkın'ın vefatı sanat camiasında da derin bir üzüntüye sebep oldu. Ünlü sanatçı Orhan Gencebay, A Haber ekranlarında uygularını paylaştı.
Yeşilçam'ın usta oyuncusu Cüneyt Arkın, İstanbul'da kaldırıldığı hastanede 85 yaşında yaşamını yitirdi. Cüneyt Arkın'ın vefatı sevenlerini ve sanat camiasını yasa boğdu. 77 yaşındaki sanatçı Orhan Gencebay, hem dostu hem de rol arkadaşı Cüneyt Arkın'ı kaybetmenin üzüntüsünü yaşadı. 1985 yılında yönetmenliğini Melih Gülgen'in yaptığı 'Doruk' filminde birlikte rol aldığı arkadaşının kaybıyla büyük bir üzüntü yaşayan Orhan Gencebay, duygularını A Haber ekranlarında dile getirdi.
Orhan Gencebay, Cüneyt Arkın'ın vefatının ardından şunları söyledi...
''Hepimizin başı sağ olsun. Türk milletinin başı sağ olsun. Önce ailesine ve hepimize sabırlar dilerim. Üstadımızı, Cüneyt Arkın'ımızı kaybettik. Allah gani hami rahmet eylesin.
Cüneyt Arkın'ı tanımayan, bilmeyen, takdir etmeyen gerçekten yoktur. Nesiller boyu çok önemli çalışmalara imza atmış, istisna birisidir. Hem yakışıklı aslanlar gibi hem de büyük bir görevini fevkalade yapan birisiydi. Biz ayrıca onunla bir film de çektik. Yakın dosttuk. Büyük izler bıraktı. Çok anılacak şüphesiz. Cüneyt Arkın istina bir sanatçıydı. Gerekeni gerektiği gibi, en üst düzeyde yapmış kişilerden biridir. Görevini fevkalade yaparak bu dünyadan göçmüş biridir.
Fatma Girik'i de çok iyi tanırım. Cüneyt Arkın'ı da çok iyi tanırım. Bu kişiler zaten azdı. Birer birer göçüyorlar. Yerine başkalarının da gelmesini temenni ediyoruz ama onlar ilklerdi. İnşallah onlar gibi başarılı olur gelenler de.
Cüneyt Arkın'ı söyleyerek anlatamayız. Ailesine, sevenlerine ve Türk milletine sabırlar ve baş sağlığı diliyorum. Sinemanın hizmetinde olan biriydi. Yeri doldurulamayacak biriydi. Ortam da çok zor bir ortamdı, o ortamda, zor şartlar içerisinde gerekeni yapmaya çalıştı. Kolay olmayan bir dönemdi. Ama kolay olmayan dönemde gereğinden fazlasını yaptı. Derin izler bıraktı, bıracaktır.''
