Oscar'da Eminem fırtınası

17 yıl önce En İyi Şarkı Oscarı'nı kazanan Lose Yourself'i sansürsüz bir şekilde söylemesine izin verilmeyen Eminem, bu yıl şarkısını sansürsüz şekilde okudu.

Dünyaca ünlü rapçi Eminem, 2003 yılında ödül kazandığı hale sansürsüz şekilde okumasına izin verilmeyen Lose Yourself şarkısını 17 yıl sonra Oscar Ödül Töreni'nde okudu.

ŞARKISINI SANSÜRSÜZ OKUMAYI REDDETTİ

Eminem'in hayatından izler taşıyan 8 Mil – 8 Mile, 2002 yılında vizyona girdi ve sinemaseverler tarafından beğeniyle karşılandı. Eminem'in aynı zamanda başrolünde de yer aldığı film kendini ispatlamak isteyen genç bir rapçinin hikâyesinin başarıyla beyazperdeye taşırken, şarkıları ve müzikleriyle de sinemaseverlerin takdirini topladı. 8 Mile'da yer alan en unutulmaz şarkı olan Lose Yourself, 2003 yılında En İyi Şarkı Oscarı'nın sahibi oldu.

Oscar'da Eminem fırtınası

Ancak ödüle layık görülen Eminem'in şarkısının sansürsüz şekilde törende seslendirilmesine izin verilmedi. Ünlü rapçi de bu yasak karşısında şarkısını sansürsüz halde okumayı reddetti ve törene katılmadı. Ödülü şarkıda imzası bulunan bir diğer isim olan Luis Resto kabul etti.

Oscar'da Eminem fırtınası - Resim : 2

17 YIL SONRA SANSÜRSÜZ OKUDU

Film Loverss'ta yer alan habere göre: Bu sabaha karşı Oscar Ödül Töreni'nde büyük bir sürprize imza atarak sahneye çıkan Eminem, Lose Yourself şarkısını 17 yıl sonra sansürsüz şekilde okudu. Eminem'in sansürsüz okuduğu şarkısının bazı yerleri Oscar Ödül Töreni'nin Amerika'daki yayımcısı olan ABC kanalı tarafından biplendi.

Oscar'da Eminem fırtınası - Resim : 3

LOSE YOURSELF SÖZLERİ

Look, if you had, one shot; or one opportunity
Bak, eğer tek bir atışın olsaydı; ya da tek bir fırsatın

To seize everything you ever wanted, in one moment
İstediğin her şeyi bir dakikada kapmak için

Would you capture it, or just let it slip
Onu yakalar mıydın? Yoksa kayıp gimesine izin mi verirdin?

yo; His palms are sweaty, knees weak arms are heavy
hey; Avuçları terli, dizleri güçsüz, kolları ağır

There's vomit on his sweater already, mom's spaghetti
Kazağında şimdiden kusmuk var, annesinin spagettisi

He's nervous, but on the surface he looks calm and ready to drop bombs
Gergin, ama görünüşte sakin ve bombaları bırakmaya hazır

But he keeps on forgetting what he wrote down
Ama yazdıklarını unutmaya devam ediyor

The whole crowd goes so loud
Kalabalık çok ses çıkarıyor

He opens his mouth but the words won't come out
Ağzını açıyor ama sözcükler dışarı çıkmıyor

He's chokin' how, everybody's jokin' now
Tıkanıyor, şimdi herkes nasıl da dalga geçiyor

The clocks run out, times up, over, bloah!
Saat işliyor, zaman doldu, bitti, bloa!

Snap back to reality, oh, there goes gravity
Şak diye gerçeğe geri dönüyor, oh, yerçekimi gidiyor

Oh, There goes rabbit he choked, he's so mad but he won't, Give up that easy
Oh, Tavşan gidiyor, tıkandı, çok kızgın ama bu kadar kolay pes etmeyecek

No, he won't have it he knows
Hayır, ona ulaşamayacağını biliyor

His whole back's of these ropes
Sırtı iplerle bağlı

It don't matter he's dope
Önemli değil, o yetenkli

He knows that but he's broke
Bunu biliyor ama o meteliksiz

He's so stagnant that he knows
Ama o çok durgun, bunu biliyor

When he goes back to this mobile home
Tekrar seyyar evine gittiği zaman

That's when it's back to the lab again, yo,
Yine labaratuarına geri dönüyor, hey,

This whole rap shit he better go capture this moment And hope it don't pass him
Bütün bu rap zımbırtısı, iyisimi bu anı yakalamalı ve onu atlamamasını ummalı

You better lose yourself in the music
İyisimi kaybet kendini müziğin içinde

The moment, you own it, you better never let it go
O ana sahipsin, asla bırakmasan iyi edersin

You only get one shot do not miss your chance to blow
Tek bir atışın var bu şansı boşa harcama

This opportunity comes once in a life-time
Bu fırsat hayatta bir kere gelir

Yo, you better lose yourself in the music
Hey, iyisimi kaybet kendini müziğin içinde

The moment, you own it, you better never let it go
O ana sahipsin, asla bırakmasan iyi edersin

You only get one shot do not miss your chance to blow
Tek bir atışın var bu şansı boşa harcama

This opportunity comes once in a life-time
Bu fırsat hayatta bir kere gelir

Yo, his souls escaping, through this hole that is gaping
Hey, ruhu açılmakta olan bu deliğin içinden kaçıyor

This world is mine for the taking, make me king
Bu dünya almam için beni bekliyor, beni kral yapacak

As we move toward'a, new world ord'a
Yeni bir dünya düzenine doğru ilerlerken

A normal life is boring but superstardoms
Normal bir yaşam sıkıcıdır ama süperstar olmak

Close to postmortum it only grows harder, only grows hotter
Otopsiye yaklaşırken sadece daha zorlaşır, daha sıcaklaşır

He blows its all over, these hoes is all on him
Herşeyi tamamen batırıyor, bu fahişeler onun üzerinde

Coast to coast shows he's known as the globetrotter
Kıyıdan kıyıya şovlar, o dünyayı gezen biri olarak bilinir

Lonely roads god only knows
Yalnız yollar, sadece tanrı bilir

He's grown farther from home he's no father
O evden uzakta büyüdü, baba değil

He goes home and barely knows his own daughter
Eve gidiyor ve kendi kızını zar zor tanıyor

But hold your nose 'cause here goes the cold water
Ama burnunu tıka çünkü burdan soğuk su geçiyor

These hoes don't want him no mo' he's cold product
Bu kadınlar onu istemiyor hayır anne, o soğuk nevale

They moved on to the next shmoOnlar diğer herife gittiler

[ reklamı gizle ]
Who flows he nose dove, and sold nada
O akıp gidiyor, başaşağı daldı ve hiçbir şey satamadı

So the soap opera's told it unfolds
Pembe dizi böyle anlatılır ve açıklar

I suppose it's old partner
Sanırım o eski partner

But the beat goes on da da dum da da dum datta
Ama tempo devam eder da da dum da da dum dara

You better lose yourself in the music
İyisimi kaybet kendini müziğin içinde

The moment, you own it, you better never let it go
O ana sahipsin, asla bırakmasan iyi edersin

You only get one shot do not miss your chance to blow
Tek bir atışın var bu şansı boşa harcama

This opportunity comes once in a life-time
Bu fırsat hayatta bir kere gelir

Yo, you better lose yourself in the music
Hey, iyisimi kaybet kendini müziğin içinde

The moment, you own it, you better never let it go
O ana sahipsin, asla bırakmasan iyi edersin

You only get one shot do not miss your chance to blow
Tek bir atışın var bu şansı boşa harcama

This opportunity comes once in a life-time
Bu fırsat hayatta bir kere gelir

Yo, no more games, I'ma change what you call rage
Hey, daha fazla oyun yok, moda dediğiniz şeyi değiştireceğim

Tear this mother fuckin roof off like 2 dogs caged
Bu lanet çatıyı kafeslenmiş 2 köpek gibi parçalayacğım

I was playin in the beginning, the mood all changed
Başlangıçta rol yapıyordum, ruh halim tamamen değişti

I been chewed up, and spit out and booed off stage
Çiğnendim, tükürüldüm ve sahneden yuhalanarak indim

But I kept rhymin' and step writin' the next cypher
Ama kafiye yapmayı sürdürdüm ve sonraki şifreyi yazmaya geçtim

You best believe somebody's payin' the pied piper
Bazıları parayı verip düdüğü çalıyor, inansan iyi edersin

All the pain inside amplified by the, fact that I can't get by with my nine to five
İçimdeki tüm acı, dokuz-beş çalışmamla geçinemediğim gerçeğiyle artıyor

And I can't provide the right type'a Life for my family
Ve aileme düzgün bir yaşam tarzı sağlayamıyorum

'cause man, these goddamn food stamps don't buy diapers
Çünkü dostum, bu allahın belası yemek markalarıyla bebek bezi alınmıyor

And it's no movie, there's no Mekhi Phifer
Ve bu bir film değil, burda Mekhi Phifer yok

This is my life and these times are so hard
Bu benim hayatım ve bu zamanlar çok zor

And it's getting even harder tryin' to feed and water my seed
Ve tohumumu beslemeye ve sulamaya çalışırken daha da zorlaşıyor

Plus Teetertotter caught up between bein' a father and a prima donna Baby
Artı, Tahterevalli baba olmakla nazlı bir bebeğin arasında sıkışıyor

Mama drama's screamin' on and Too much for me to wanna stay in one spot
Anne dramı çığlık atıyor ve bunlar bu noktada kalmak istemem için çok fazla

Another day of monotony Has gotten me to the point, I'm like a snail
Yeni bir tekdüze gün beni salyangoza benzediğim bi noktaya getirdi

I've got to formulate a plot 'fore I end up in jail or shot
Hapse düşmeden ya da vurulmadan önce bir plan geliştirmeliyim

Success is my only motherfuckin' option, failure's not
Başarı benim tek lanet olası seçeneğim, başarısızlık değil

Mom, I love you, but this trailer's got to go
Anne seni seviyorum ama bu karavandan gitmeliyim

I cannot grow old in Salem's lot
Salem'in arsasında yaşlanamam

So here I go it's my shot, feet fail me not
İşte gidiyorum bu benim denemem, ayaklarım yüzümü kara çıkarmayın

This maybe the only opportunity that I got
Bu sahip olduğum tek fırsat olabilir

You better lose yourself in the music
İyisimi kaybet kendini müziğin içinde

The moment, you own it, you better never let it go
O ana sahipsin, asla bırakmasan iyi edersin

You only get one shot do not miss your chance to blow
Tek bir atışın var bu şansı boşa harcama

This opportunity comes once in a life-time
Bu fırsat hayatta bir kere gelir

Yo, you better lose yourself in the music
Hey, iyisimi kaybet kendini müziğin içinde

The moment, you own it, you better never let it go
O ana sahipsin, asla bırakmasan iyi edersin

You only get one shot do not miss your chance to blow
Tek bir atışın var bu şansı boşa harcama

This opportunity comes once in a life-time
Bu fırsat hayatta bir kere gelir

Yo, you can do anything you set your mind to man
Hey, kafana koyduğun herşeyi yapabilirsin, dostum

Oscar'da Eminem fırtınası ile ilgili etiketler Oscar rap Eminem şarkı
GÜNÜN VİDEOSU

Kerkük'te PKK'dan taşıma nüfus oyunu! Binlerce kaçak Kürt getirdiler...

Irak’ta 27 yıl aranın ardından ilk kez nüfus sayımı yapıldı. Genel nüfus sayımında usulsüzlük iddiaları gündeme bomba gibi düştü. PKK'nın Kerkük'ün demografik yapısını değiştirmek için Kerkük'e getirdiği binlerce kaçak Kürt'ün şehri terk ettiği görüntüler ortaya çıktı.