Pando Şestakof kimdir?
Pando Şestakof kimdir? Vatandaşlarımızın merak ettiği soruların cevaplarını derledik. Beşiktaş'ın ünlü esnaflarından Pando kaymak olarak tanınan Pando Şestakof hayatını kaybetti. Pando Kaymak’ın yerine ilk başta süt ve süt ürünleri satan ve 1894 yılında kurulan Hayat Süthanesi vardı. 1958 yılında dükkanı Pando işletmeye başladı. Peki, Pando Şestakof kimdir, kaç yaşında öldü? Dükkanı nerede? Detayları haberimizde bulabilirsiniz.
Pando Şestakof hayatını kaybetti. Pando Şestakof kimdir, sorusu vatandaşlarımız tarafından merak ediliyor. Beşiktaş’ın sembol isimlerinden Pandelli (Pando) Şestakof hayatını kaybetti. 92 yaşındaki Şestakof’un cenaze töreni perşembe günü Balat’taki Stevi Stefan Kilisesi’nde düzenlenecek. Peki, Pando Şestakof kimdir, kaç yaşında öldü? Dükkanı nerede? Detayları haberimizde bulabilirsiniz.
HAYATINI KAYBETTİ
Beşiktaş’ın sembol isimlerinden Pandelli (Pando) Şestakof hayatını kaybetti. 92 yaşındaki Şestakof’un cenaze töreni perşembe günü Balat’taki Stevi Stefan Kilisesi’nde düzenlenecek.
Pando Kaymak’ın yerine ilk başta süt ve süt ürünleri satan ve 1894 yılında kurulan Hayat Süthanesi vardı. 1958 yılında dükkanı Pando işletmeye başladı.
Pando Kaymak’ın müşterileri arasında Ülker markasının kurucusu Sabri Ülker de bulunuyor. Sabah Gazetesi’nden Timur Sırt Pando’nun Sabri Ülker ile olan iş ilişkisini şöyle kaleme almıştı:
SABRİ ÜLKER BANA YÜZBAŞI DERDİ
Yıl 1951 ya da 52… Pando Amca askerden yeni dönmüş. Ancak asker tıraşı kafası duruyor. Namı yayılmış becerikli torna ustası diye. O zaman Sabri Ülker bir şekilde Pando Amca’yı buluyor. Fabrika için İtalya’dan yeni kalıplar getirmiş. Pando Amca gözleri dolu dolu Sabri Ülker ile yaşadıklarını anlatıyor: “Sabri Ülker bana Yüzbaşı diyordu. Getirdi kalıbı, ‘bunlardan yapabilir misin’ diye sordu. Ben de yaptım. Kontrol ettiler çok beğendiler. Fabrikasında kullandı o kalıpları. Bana da hakkımı ödedi!” Nuri Demirağ’ın uçak fabrikası…
UÇAK FABRİKASINDAN TORNACILIĞA
Pando Amca ilkokul mezunu. Ancak meslek eğitimi tornacılık üzerine. 25 yıl mesleğini de yapmış. Beşiktaş’ta şimdiki Deniz Müzesi’nin yanında Nuri Demirağ’ın uçak fabrikasında gördüğü makinelerden etkilenip tornacılığa başlamış Pando Amca. Nuri Demirağ babasının arkadaşı. Onların çiftliğine gidip hayvanlarına bakarlarmış, babasıyla da Nuri Demirağ sıkça sohbet edermiş. “Yaptırmadılar adama uçak” diye hayıflanıyor.
TAHLİYE EDİLMİŞTİ
2014 yılının Temmuz ayında dükkanın mülkiyet sahibi Marhan Ailesi binayı bar-restoran olarak değerlendirmek istediği için Pando’dan dükkanı boşaltmasını istemişti. Pando Ekim 2014’te kepenklerini indirmişti.
KAYMAKÇI PANDO KİMDİR?
Kaymakçı Pando olarak bilinen Pando Şestakof, verdiği bir ropörtajda kendisinden şöyle bahsetti.
* Kaymakçı Pando’nun hikayesi ne zaman başladı?
Osmanlı zamanında dedelerimiz Manastır’dan gelmiş, 1894’te burayı açmışlar. Makedon insanı eskiden hayvancılık ve sütle ilgilenirdi. O zaman bizimki gibi dükkanlar Bebek’te, Hisar’da, Kabataş’ta, Fındıklı’da, Tophane’de, her yerde vardı. Buralarda süt, kaymak, tereyağı satılırdı. Ben İstanbul’da, Beşiktaş’ta doğdum. 1958’de buranın başına geçtim. Kaymak ve yoğurt yapmayı bilen iki oğlum var, onlar da burayla ilgileniyor ama zaman değişiyor tabii.
*Tarihi ve özel bir mekân oldu burası. Umarım çocuklarınız yaşatır. Turistlerin ilgisi nasıl?
Geliyorlar... Mesela dün Dubai’den 15 kadın geldi, kaymak alıp götürdüler. Dürüst olmak, temiz mal satmak lazım. İnsanlar eski dükkan olduğumuzu bildikleri için bal istiyorlar bazen. Zannediyorlar ki, hakiki bal satıyoruz. Biz de diyoruz ki, “Bizim balımız hakiki değil. Marketteki ballardan.”
* Yumurtanız da meşhur...
Yumurtamız iyidir, Hadımköy’den gelir. Sütümüz mandıradaki imalathaneden gelir. Gelmediği zaman paket süt kullanıyoruz. Peynirimiz de güzeldir. Ezine’nin tam yağlı peynirinden... Tereyağımız tuzsuz, kahvaltılık. Bir ara kendimiz yapıyorduk ama üreticimiz de bizim istediğimiz gibi yaptığından vazgeçtik. Buraya gelenler genellikle yağda yumurta yer. Şehir dışına giderken yumurtayı, tereyağını alıp gidenler olur.
* Omletinizin tadı ayrı tabii... Var mı bir püf noktası?
Tereyağı koyuyorsun, yağ biraz yanacak, koku yapacak. Üzerine kır yumurtayı, o kokuyu alır. Beklemezsen o tadı alamazsın.
* Dükkan ‘Pando’ ismini ne zaman aldı?
Halk yaptı be kızım, ben bir şey yapmadım. Babamın zamanında adı, ‘Hayat Süthanesi’ydi.
* Saat kaçta açıyorsunuz dükkanı?
Eskiden 5-6 gibi açılıyordu. Şimdi 8’de açıyoruz. O zaman insanlar erken kalkıyordu tabii.
* Yıllar yılı Beşiktaş’tasınız. Eski İstanbul’dan neleri özlüyorsunuz?
“Bu kadar yaşadın ne anladın?” desen, ne bileyim, hiçbir şey. Eski İstanbul değişikti. Saygı vardı. Hürmet vardı. Çocuktuk o zaman. Akşam oldu mu, sokaktan biri elinde torbalarla geçiyorsa, hemen koşar, elindekileri alır, taşımasına yardım ederdik. Evine kadar giderdik. Ya bir elma verirdi, ya şeker. Başka türlüydü o zamanın insanı. İşte bu insanlığı özlüyorum, başka ne olacak? Bugün çocuğa “Şunu ver” diyorsun. “Senin elin yok mu?” diye cevap veriyor.