Paris İklim Değişikliği Anlaşması'ndan çekilen Trump'a dünyadan tepki yağdı
Trump'a dünyadan tepki yağdı. ABD Başkanı Trump Paris İklim Değişikliği Anlaşması'ndan çekilmişti. Trump'a dünya çapında pek çok siyasetçi, bilim insanı ve sanatçıdan tepki geldi. ABD Başkanı Trump, Paris İklim Değişikliği Anlaşması’ndan çekildiğini ve bu kararını Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne hemen ileteceğini duyurdu. İşte dünyanın Trump'a tepkilerinden bazıları...
ABD Başkanı Trump Paris İklim Değişikliği Anlaşması'ndan çekileceklerini açıkladıktan sonra dünyadan tepki yağdı. ABD Başkanı Donald Trump'ın, 2015 tarihli Paris İklim Değişikliği Anlaşması'ndan çekilme kararı alması üzere dünya çapında çok sayıda siyasetçi, bilim insanı ve yenilebilir enerji kaynaklarından sorumlu yetkiliden tepki geldi.
ABD Başkanı Trump, Paris İklim Değişikliği Anlaşması’ndan çekildiğini ve bu kararını Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne hemen ileteceğini duyurdu. Ancak, anlaşmanın yasal hükümlerine göre, Genel Sekreter bu bildirimi en erken 4 Kasım 2019 tarihinde kabul edebilir. Bu da, ABD’nin ancak resmi olarak anlaşmadan 4 Kasım 2020’de çekileceği anlamına geliyor.
Eski ABD Başkanı Barack Obama, ABD Başkanı Donald Trump’ın İklim Anlaşması'ndan çekilmesi üzerine hayal kırıklığına uğradığını ifade ederek, “Trump yönetimi geleceği reddeden bir avuç topluluğa katıldı. Amerika Birleşik Devletleri paketin ön tarafında olmalıdır. Ben eminim ki eyaletlerimiz, şehirlerimiz ve işletmelerimiz yükselecek ve gelecek kuşaklar için elimizdeki tek gezegenin korunmasına yardımcı olacaklar” dedi.
"SON DERECE HAYATİ BİR ARAÇ"
İtalya Başbakanlığı resmi internet sitesinden yapılan, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İtalya Başbakanı Paolo Gentiloni ve Almanya Başbakanı Angela Merkel imzalı açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
"Biz, Fransa, Almanya ve İtalya'nın hükümet ve devlet başkanları olarak, ABD'nin iklim değişikliğine ilişkin evrensel anlaşmadan çekilme kararını esefle karşılıyoruz. Paris Anlaşması, iklim değişikliğiyle etkin ve zamanında mücadele etmek ve 2030 sürdürülebilir kalkınma hedeflerini uygulamak için ülkelerimiz arasındaki iş birliğinde temel olmayı sürdürüyor."
Paris'te varılan bu uzlaşmanın "Geri dönülemez" olarak tanımlandığı açıklamada, "Biz, Paris Anlaşması'nın katiyen yeniden müzakere edilemeyeceğine inanıyoruz. Çünkü bu anlaşma, gezegenimiz, toplumlarımız ve ekonomilerimiz için son derece hayati bir araçtır. Paris Anlaşması'nın uygulanabilirliğinin, ülkemizdeki refah ve büyüme için küresel ölçekte önemli ekonomik fırsatlar sunduğuna inanıyoruz" değerlendirmesi yapıldı.
"İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNDEN DE ÇEKİLEMEZSİNİZ SAYIN TRUMP"
Avrupa Parlamentosu'nun eski Başkanı Martin Schulz, Trump'ın Paris İklim Anlaşması'ndan çıkma kararını açıklamasıyla ilgili olarak, sosyal medya hesabından "İklim anlaşmasından çekildiğiniz gibi iklim değişikliğinden de çekilemezsiniz Sayın Trump. Gerçeklik sizin geçiştirdiğiniz başka bir siyasetçi değil" açıklamasından bulundu.
"DERİN BİR HAYAL KIRIKLIĞI YAŞAMAKTAYIZ"
Kanada Başbakanı Justin Trudeau, ABD Başkanı Donald Trump'ın Paris İklim Anlaşması'ndan çekilme kararı için "büyük bir hayal kırıklığı" değerlendirmesinde bulundu.
Kanada Başbakanlık Ofisinden yapılan yazılı açıklamada Trudeau, "ABD federal hükümetinin Paris anlaşmasından çekilmeye karar vermesinden dolayı derin bir hayal kırıklığı yaşamaktayız" ifadesini kullandı.
Trudeau, Kanada'nın iklim değişikliği ile mücadele ve temiz ekonomik büyümeyi destekleme konusundaki kararlılığını bozmadan devam ettirdiğini vurguladı.
"SÜRECE DEVAM EDİLECEK"
Avrupa Birliği (AB), ABD Başkanı Donald Trump’ın Paris İklim Anlaşması'ndan çekilme kararına rağmen sürece güçlü bir biçimde devam edileceğini açıkladı. Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Antonio Tajani, konuyla ilgili değerlendirmesinde, iki tarafın yaptığı anlaşmanın şartlarına uymak yükümlülüğü olduğunu ifade eden Latince “Pacta sunt servanda” ifadelerini kullandı. Paris İklim Anlaşması'na saygı duyulması gerektiğini belirten Tajani, bunun bir “güven ve liderlik” meselesi olduğunu belirtti. ABD "olsa da olmasa da" bu anlaşmaya ve sürece devam edileceğini vurgulayan Tajani, "Dışarıda kalmayı tercih eden vatandaşlar, gezegen ve ekonomi için tarihi bir fırsatı kaçıracak" değerlendirmesinde bulundu. Tajani, AB’nin iklim değişikliği karşısında "öncü rolü" ve çabalarıyla yatırım, inovasyon, teknoloji, istihdam ve rekabetçiliğini artırmaya devam edeceğine işaret etti.
"KÜRESEL TOPLUM İÇİN ÜZÜCÜ BİR GÜN"
AB Komisyonu İklim ve Enerjiden Sorumlu Üyesi Miguel Aries Canete de "Küresel iklim değişimine ana ortaklardan bir tanesi sırtını döndüğü için küresel toplum için üzücü bir gün. AB, Trump yönetiminin ABD’yi Paris İklim Anlaşması'ndan tek taraflı olarak çekeceğini açıkladığı karardan ötürü derin üzüntü duyuyor" ifadesini kullandı.
"2020’YE KADAR EMİSYON GRAFİĞİ DÜŞÜŞE GEÇİRİLMELİ"
“Mission 2020” Lideri, eski Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) İdari Sekreteri Christiana Figueres, ABD'nin kararıyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
“Amerika Birleşik Devletleri’nin Paris Anlaşması’ndan çıkma kararı Kasım ayından bu yana bu konuda yapılan tüm spekülasyonları sonlandırdı ve artık tüm Tarafların, bugünden başlayarak 2020 yılına kadar müzakeresi yapılması gereken düzenleme üzerindeki çalışmalarını engelsiz bir şekilde devam etmelerini sağlıyor. Politikaların duraklattığın daha fazla piyasa güçleri tarafından harekete geçirilen reel ekonomi hem ABD’de hem de uluslararası alanda karbonsuzlaştırma trendine devam etmelidir ve edecektir. Ülkeler, şehirler, şirketler, yatırımcılar yıllardır bu yönde hareket etmekteler ve yenilenebilirlerin düşen fiyatlarına karşın fosil yakıtlardan kaynaklanan sağlık etkilerinin yüksek maliyetleri bu değişimin devam edeceğinin teminatıdır. Esasında, 2020’ye kadar emisyon grafiğini düşüşe geçirmek için iki misli çaba göstermemiz gereken tam da bu dört yıllık ABD yönetimi dönemidir.”
"TARİHİ BİR HATA"
Avrupa Parlamentosu Üyesi ve Alman Milletvekili; Çevre, Kamu Sağlığı ve Gıda Güvenliği Komitesi Üyesi Jo Leinen ise şu ifadeleri kullandı:
“Trump tarihi bir hata yapmak üzere. Uluslararası iklim hareketini desteklemeye karşı direnmesi bir sorumsuzluktur. Trump gezegenimizin geleceğini ve milyonlarca insanın kaderini riske atıyor. Trump’ın politikası bencil ve dar görüşlü. Avrupa’nın cevabı çok açık ve net olmalıdır: Paris Anlaşması’ndan geri dönülemez ve bağlayıcı taahhütlerden vazgeçip ç kmak kabul edilebilir değildir.
Şimdi küresel toplum birlikte durmalı ve Paris Anlaşması’na bağlılığı konusunda hiçbir tereddüte mahal vermemelidir. Avrupa Birliği ve Çin iklim eylemi konusunda liderliği üstlenmeli ve diğer ülkelerin katılımını sağlamalıdır.
Zirve Trump’ın karşısında durmamız ve böylesi bir politikayla ABD’yi soyutladığını göstermemiz için bizlere bir fırsat sağlayacaktır. ABD hükümetinin tam tersine, Avrupa ve Çin düşük emisyonlu bir ekonominin istihdam ve kalkınma açısından yarattığı potansiyelleri anladılar.”