Prens Philip ile Kraliçe 2. Elizabeth arasındaki ilişkinin arka planı
İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'in eşi Prens Philip 99 yaşında hayatını kaybetti. Prens Philip'in ölümü büyük yankı uyandırırken, Kraliçe Elizabeth ve Prens Philip arasındaki ilişkinin arka planı da yeniden gündeme geldi. Tarihçi yazar Mehmet Işık, Kraliçe Elizabeth ile Prens Philip'in uzaktan akraba olduklarına dikkat çekerek, "Ama bir gerçek daha var ki dünyanın tek hâkimi olma düşüncesinin akrabalıklardan üstün tutulduğunu gösteriyor” dedi.
Edinburgh Dükü Philip 1921’de Yunanistan’ın Korfu adasında doğdu. Babasından dolayı hem Yunanistan hem de Danimarka prensi unvanlarını alıyor. İlginç bir kişiliğe sahip olan Edinburgh Dükü Philip, babası gibi asker kökenli bir kişi.
Yunanistan, Fransa, İskoçya ve ardından İngiltere’de yaşamını sürdüren Philip, 2. Dünya Savaşı’nda önemli vazifeler üstlendi. Prens Philip, savaş sonrasında babası Yunanistan Prensi Andrew’den ve annesi Danimarka Prensesi Alice’den dolayı sahip olduğu, Yunanistan ve Danimarka tahtlarındaki tüm haklarından feragat ettiğini açıkladı. Ardından da İngiltere vatandaşı oldu. Sonrasında Prens Phillip’in hayatı başka bir yöne evirildi.
PRENS PHILIP İLE KRALİCE ELIZABETH UZAKTAN AKRABA!
Tarihçi yazar Mehmet Işık, Prens Philip ile Kraliçe Elizabeth’in birbirleri ile uzaktan akraba olduklarını söyledi.Işık, SuperHaber’e yaptığı açıklamada ”Prens Philip uzaktan kuzeni olan Prenses Elizabeth ile okuduğu yıllarda tanışmıştı. Dünyanın en güçlü hanedanına 2 bin 500 kişinin katıldığı görkemli bir düğünle damat olan Prens Philip, Kraliyet Ailesi’nin veliahtı olan prensesiyle evlenmiş olmasından dolayı tüm dikkatleri üzerine çekti. Artık dünya siyasetini belirleyen en önemli hanedanın bir üyesi olmuştu. Kayınpederi tarafından Edinburgh Dükü olarak ilan edilen II. Philip, İngiltere tahtını en uzun süre yönetecek olan (hala yönetmekte) II. Elizabeth’in kocası olması hasebiyle büyük saygınlık kazandı. Eşinin yani yeni Kraliçe’nin babasının soyadını kullanmaya devam edeceğini söylemesi üzerine pek üzülmüştü. Kendi düğününe Almanya’daki akrabalarının Nazilere yakın olması nedeniyle katılamamasının ardından, “Ülkenin kendi çocuklarına adını vermesine izin vermediği tek adam benim!” ifadesiyle eşinin soyadının gölgesinde kalması, muhtemel ki Prens Philip’in duygusal anlamda en çok zorlandığı dönemler olsa gerek.”dedi.
“PRENS PHİLIP HAYATI BOYUNCA ELİZABETH’İN GÖLGESİNDE YAŞADI!”
Yazar Işık Prens Philip ile ilgili sözlerine şöyle devam etti:
”Bir müddet daha İngiliz kraliyet ordusundaki hava ve deniz kuvvetlerinde vazifelerini yerine getirdiyse de II. Elizabeth ile yaptığı evlilikten sonra sakin bir hayat sürmüştür. Kraliçe’den 4 çocuğu olan Prens Philip, son yıllarında kalp rahatsızlığı nedeniyle tedavi görmekteydi. 9 Nisan 2021’de, 99 yaşındayken Windsor Kalesi’nde hayata gözlerini yuman Prens Philip, II. Elizabeth’in ismin gölgesinde bir hayat geçirdi.”
İNGİLTERE HANEDANI VE İLGİNÇ AKRABALIKLARI!
Tarihçi yazar Mehmet Işık İngiltere hanedanının ilginç akraba ilişkilerine dikkat çekti. Işık, ”Prens Philip’in ölümü, pek göz önünde bulunmayan, II. Elizabeth’in gölgesinde bir yaşam süren, Avrupa’daki hanedanlar arasındaki akrabalık ilişkilerini bir kez daha gündeme getirdi. Fakat birçok kişi bu ilişkilerin nasıl ilerlediğini anlayamamaktadır. Oysa Avrupa başta olmak üzere tüm dünyada hanedanlar kendilerini seçilmiş bir grup olarak görmektedir.
Akrabalık ilişkileri kurma hususunda da bu seçilmiş olma düşüncesi etkili olmaktadır. Kanuni döneminde nasıl ki Şarlken ile Avusturya-Macaristan İmparatoru Ferdinand kardeşti. Şarlken’in babası Habsburg Hanedanından yakışıklı Felipe, annesi ise Kastilya ve Aragon Prensesi Kastilyalı Deli Juanna idi. Yani Şarlken hem Alman hem İspanyol tahtının kanını taşıyordu. Sonrasında Hollanda ve Belçika krallı olarak da hüküm sürdü. Şarlken’in annesi Juanna’dır. İngiltere Kraliçesi ise Tudor Hanedanından İngiltere Kralı 8. Henry’nin eşi, İspanya Kralı II. Fernando’nun kızı ve Kastilya Prensesi Juanna’nınkardeşi Aragonlu Catherine’dir.
François (Fransuva) Fransa tahtındaki XII. Louis’in yeğeniydi. Ölümünden kısa bir süre önce 15 yaşındaki kızı Claude ile evlendirdi. Bir yıl sonra 12. Louis’in ölümün ardından ise Fransa Kralı oldu. Ama Fransuva’nın bu karısı erken yaşta ölünce, 1530’da V.Karl’ın (Şarlken) kız kardeşi Habsburglu Eleanor ile evlendi. Okurken yorulduğunuzun farkındayım ama hanedanlar arası akrabalık ilişkilerini anlamak kolay değil.” ifadelerini kullandı.
“1.DÜNYA SAVAŞI KUZENLERİN KENDİ ARASINDAKİ SAVAŞTIR!”
Yazar Işık 1. Dünya Savaşı'nın kuzenler arasında olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
”Birinci Dünya Savaşı’nın tarafları olan İngiltere, Almanya ve Rusya devletlerinin başındaki krallar birbirlerinin akrabalarıydı. IV. William’ın ölümünden sonra İngiltere tahtına çıkan Kraliçe Victoria, tahta çıkışının ardından 3 yıl sonra Alman Prensi aynı zamanda kuzeni olan Albert ile evlendi ve tam 9 çocuk dünyaya getirdi. Doğurduğu çocukların 8 tanesi diğer Avrupa hanedanlarıyla evlendiler. Kraliçe Victoria, 63 yıl boyunca tahtta kaldı ve o öldükten sonra yerine oğlu VII. Edward kral oldu. Bu sırada Almanya tahtına Kraliçe Victoria’nın, kızı Alman Kraliçesi Victoria’dan doğma en büyük torunu Alman İmparatoru II. Wilhelm çıktı.
VII. Edward’dan sonra tahta çıkan George’un annesi ve Rus Çar’ı II. Nikola’nın anneleri ise kardeştir. Bu iki kız kardeş ise Danimarka kraliyet ailesindendir. Sonuç itibariyle İngiltere Kralı V. George ve II. Wilhelm kuzendir. Anneanneleri Kraliçe Victoria’dır. V. George ve II.Nikola ise teyze çocuklarıdır, çünkü anneleri kardeştir.
Yani I. Dünya Savaşı’nda taraflar akrabadır ve bu akrabalık uzak değildir. Ama bir gerçek daha var ki dünyanın tek hâkimi olma düşüncesinin, akrabalıklardan üstün tutulduğunu gösteriyor.”
“PRENS PHILIP’İN ÖLÜMÜ AVRUPA’DA HANEDANLARI GÜNDEME GETİRDİ!”
“Kafanızın iyice karıştığını biliyorum. Ama hanedanlar arası akrabalık ilişkileri bir başka makale hatta başlı başına bir kitap konusu olacak ölçüde geniş bir mesele.” diyen yazar Işık,”
Netice itibariyle Prens Philip, Alman hanedanına akraba olması, Yunanistan ve Danimarka hanedanlarından Prens olması ve dünyanın en güçlü Kraliyet ailesinin damadı, en uzun süre tahtta oturan Monark II. Elizabeth’in kocası olması pek dikkat çekti. Ölümü kadar Avrupa’daki hanedanlar arası ilişkiyi gündeme getirmesi bakımından önemliydi.” görüşünde bulundu.