Putin'in Münih konuşması! 'Avrasya savaşı! Yeni dünyanın ayak sesleri’ #8

‘Avrasya savaşı! Yeni dünyanın ayak sesleri’ dosyası sekizinci bölümüyle SuperHaber YouTube kanalında yayında...

Primakov Doktrini ile başlayan ve paralel olarak Şangay İşbirliği Örgütü ile devam eden süreç, milat olarak kabul edilen Vladimir Putin’in Münih konuşmasıyla doruk noktasına ulaştı. Putin, tarihler 10 Şubat 2007’yi gösterirken, Almanya’nın Münih Kenti’nde düzenlenen “NATO Güvenlik Konferansı”nda çok sert bir konuşma yaptı. Rus Devlet Başkanı, konuşmasının başında sert sözlerin işaretlerini vermişti: “…şayet görüşlerim arkadaşlarıma alışılmadık ölçüde polemik, iğneleyici ve hatalı geliyorsa, sizden bana öfkelenmemenizi isteyeceğim. Sonuçta, bu sadece bir konferans. Ve umarım, Sayın Teltschik (Eski Almanya Başbakanı Helmut Kohl’un dış politika ve güvenlikten sorumlu danışmanı ve dönemin Münih Güvenlik Konferansı Başkanı Horst Teltschik) konuşmamın ilk dakikalarında, şurada duran kırmızı ışığa basmaz.”

Rus lider, bu sözlerle başladığı konuşmasını şöyle devam ettirdi:

“…tek kutuplu dünya nedir? Bunu ne kadar süslerseniz süsleyin, netice itibariyle tek tip durum, tek erk, tek güç merkezi, tek efendi anlamına gelir.

Tek egemenin, tek efendinin olduğu bir dünya demektir. Sonuç olarak, bu durum sadece sistemin içindekiler için değil, aynı zamanda egemenliği elinde bulunduran için de ölümcüldür, çünkü onu içeriden yıkar.

“TEK KUTUPLU DÜNYA HEM KABUL EDİLEMEZ HEM İMKÂNSIZ”

Rusya olarak, bize birileri hep demokrasiyi öğretiyor. Fakat her nedense, bize demokrasiyi öğretenler, kendileri öğrenmek istemiyor. Günümüz dünyasında, tek kutuplu dünyanın kabul edilemez olmasının yanı sıra, aynı zamanda imkânsız olduğu kanaatindeyim. Ve bunun tek sebebi, günümüz dünyasında tekil liderliğin varlığı halinde, askeri, siyasi ve ekonomik kaynakların yetersiz kalacak olması değildir. Bundan daha önemlisi, model bizatihi kendisi kusurludur, çünkü esası gereği modern uygarlık için ahlaki bir temel yoktur ve olamaz.

Tek taraflı ve çoğu kez gayri meşru olan eylemler hiçbir soruna çare olmamıştır. Üstelik, yeni insanlık trajedilerine sebep olmuş ve yeni gerilim noktaları yaratmıştır. Kendi kendinize değerlendirin: savaşlar ile yerel ve bölgesel çatışmalar son bulmamıştır. Sayın Teltschik bu konuya yumuşak bir dille değinmiştir. Bu çatışmalarda kaybolan ve hatta ölen insanların sayısı eskisinden daha fazladır. Çok daha fazla, çok daha fazla!"

Bugün, uluslararası ilişkilerde gücün – askeri gücün – neredeyse sınırsız kullanımına şahitlik ediyoruz. Bu güç, dünyayı daimi çatışmalara sürüklemektedir. Sonuç olarak, bu çatışmaların hiçbirine kapsamlı bir çözüm bulacak güce sahip değiliz. Siyasi bir çözüm bulunması da imkansız hale geliyor.

“Uluslararası hukukun temel ilkelerinin her geçen gün artan bir şekilde küçümsendiğini görüyoruz. Ve aslına bakılacak olursa, bağımsız yasal normlar, gittikçe bir devletin hukuk sistemine benzemektedir. Bu tek devlet, en önemlisi ve en başta ABD, her yönden ulusal sınırlarının ötesine geçmiştir. Diğer uluslara dayattığı ekonomik, siyasi, kültürel ve eğitimsel politikalar bunun kanıtıdır. Peki, bundan kim hoşnut? Kim bundan memnun kalıyor?”

TÜM DÜNYADA YANKI YAPTI

Çok kutupluluk vurguları yapan ve ABD’nin insanlığa karşı işlediği suçları açıkça dile getiren Putin’in bu konuşması, Türkiye’de dahil olmak üzere bütün dünyada büyük yankı uyandırdı, milat olarak değerlendirildi.

Soğuk Savaş’ın başlangıcından 1990’lara kadar paylaşanlar kutbunda olan, ancak SSCB’nin çöküşünün ardından paylaşılanlar kutbuna düşen Rusya’nın isyanı belki birçok kişi tarafından güvenilmez bulundu. Ancak haklılık payı da vardı. Belki bu durumda kendi sorumluluğu da vardı. Yine de özellikle Irak’ın işgali sonrasında özellikle bölgemizin ve Asya dünyasının içine düştüğü kaos haklı olarak ABD’ye itirazları yükseltiyordu. Bu itirazların en güçlülerinden birinin Moskova’dan gelmesi, bu açıdan önemliydi. Putin, yaptığı konuşma ile birlikte Avrasya doktrini çerçevesinde, uluslararası ilişkilerde Rusya’nın küresel etkinliğe sahip bir Avrasya gücü olarak dikkate alınması gerektiği mesajını vermekteydi...

‘Avrasya savaşı! Yeni dünyanın ayak sesleri’ dosyası sekizinci bölümüyle SuperHaber YouTube kanalında!

YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN 

Sitene Ekle

GÜNÜN VİDEOSU

Zalim ordusu saldırıyor! İsrail Gazze'de “Güvenli Bölge” ilan edilen çadırları vurdu

Gazze’nin Han Yunus şehrinde, İsrail işgal güçleri sivillerin sığındığı çadırları hedef aldı. Bombardımanda çok sayıda masum sivil hayatını kaybederken, yaralıların durumu kritik.