Rıza Sarraf davasıyla üçlünün Türkiye ayağı düşürülmek isteniyor…

Takvim Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ergün Diler, ABD ile ilişkiler ve Reza Zarrab davasına ilişkin çarpıcı bir yazı kaleme aldı.

Diler, davanın oynanan bir tiyatro olduğunu, esas hedefin ise Trump - Erdoğan - Putin ittifakı olduğunu yazdı.

İşte Ergün Diler'in o yazısı...

TİYATRO
Rıza Sarraf davası ABD’de başımıza bela olarak hazırlanan bir proje. İşin içinde kimlerin olduğunu sonra yazarım! Bilinmeyen pek çok şey var! Ama akıllı bir göz DAVANIN İÇİNDE YER ALAN HUKUKÇULARA BAKSA YETER DE ARTAR BİLE! HEPSİ AYNI KAYNAKTAN! Sonuçları itibariyle altından kalkılamayacak bir şey yok. Olmayacak da… Ancak “ÜST AKIL ne ki?” diye soranların olanları iyice bir incelemesini öneririm. Türkiye gibi kilit ülkelerde içeride yaşanan ve yaşanacak olan sorunların KAYNAĞI DIŞARISIDIR. Bunu bildiğim için de oradaki aktörlere bakıyorum. Onları izleyerek ülkem için ne düşündüklerini anlamaya çalışıyorum… Gel gör ki yıllarca gazetecilik yapmış olanlar, bu işten hayatlarını kazanmış olanlar hiçbir şeyin farkında değil. Asıl anlamadığım bu!

Neyse… Onlar için yapacak bir şey yok!
Amerika Birleşik Devletleri’ne gidelim… Orada çok sıkıntılı bir süreç yaşanmakta. Haliyle yansımaları bize kadar ulaşmakta… New York’ta oynanan tiyatro bunun sonucu zaten!
ABD’de siyasetteki içsavaş iyice kızıştı. Herkesin bir hesabı var. Donald Trump, Pentagon’la birlikte ‘Büyük Amerika’ için Başkan oldu. Ancak Pentagon, Trump’ı ABD Başkanı değil, teğmen rütbesinde asker gibi görmeye başlayınca kargaşa başladı. Çatışmada zamanla geldi kapıya dayandı! Şunu unutmamak gerekir ki; Trump’ın Pentagon’la karşı karşıya gelmesinden tek sonuç çıkar: BAŞKANLIĞI BİTER! Bu benim yorumum değil! Amerikalılar yazıyor çiziyor söylüyor!

Ancak Trump’ın başkan olarak kalmasını sağlayacak tek güç de CIA’dır! Eğer CIA tüm gücüyle Beyaz Saray’ı desteklerse PENTAGON istediği sonucu almakta zorlanır! Başarısız olma ihtimali belirir! Burada en önemli güç elbette Mike Pompeo. Trump başkanlık görevini aldıktan sadece 3 gün sonra Pompeo’yu CIA Başkanı olarak atadı. Pompeo’ya en büyük desteği veren sadece Trump değildi. Pentagon da bir asker olan Pompeo’yu destekliyordu. Neticede POMPEO çok başarılı bir askerdi! Pentagon’un agresif savaş çanları, Pompeo’yu da rahatsız etti. Birçok kişi de bundan rahatsızdı. Aklı başında isimler “ABD dünyanın her yerinde savaşarak güçlenemez” diyordu! Savaşan Amerika düşmanlığı ya da karşıtlığı her ülkede zirveye çıkmış durumda. Elbette silah şirketleri ve özellikle Lockheed Martin, Amerika’nın savaş başlatmasını istediği ülkelerde bir an önce ilk mermiyi atmasını istiyor. Ancak bu fikre katılmayan askerler de var!

Trump, 15 Kasım’da Asya turunu tamamladıktan hemen sonra Pompeo ile bir görüşme yaptı. CIA DİREKTÖRÜ o görüşmenin ardından, “Trump’ın başkan kalması için CIA ne gerekiyorsa yapacak. Daha önce Trump’ı 10 destekliyorsam, artık 100 destekliyorum” dedi. Bu önemli bir destekti! Ancak tehlikenin de görüldüğü açıktı! Ortalık karışacaktı. Eğer ara bir yol bulunmazsa içinden çıkılamayacak senaryolar kapıdaydı.
Başkan Trump da Pompeo’ya çok güveniyordu. Trump, Pompeo’yu CIA Başkanı yaptıktan sonra Türkiye’ye gönderdi. Bu Pompeo’nun ilk yurt dışı ziyaretiydi. Gülen’in Türkiye’ye iadesini isteyen ve Trump’ın ekibinde yer alan 3 kişiden biri Pompeo’dur. Pompeo, CIA’nın bir kanadının emrinde olan Gülen’in hem istihbarat örgütüne hem de ABD’ye zarar verdiği görüşünde.

Ancak orada aktörler fazla! Bunlardan biri de eski DİREKTÖR BRENNAN! John Brennan, hala Gülen üzerinde etkisi olan en güçlü CIA yetkilisi. Kimse Brennan’ın görevi bıraktığını ve CIA ile ilişkisinin olmadığını iddia edemez. Brennan, 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili bir soruya gülerek ve Erdoğan’ı eleştirerek cevap verdi. Yani darbenin içindeydi Brennan. Hatta darbenin olacağına kesin inanmıştı ve 16 Temmuz günü yapılacakları da gayet iyi biliyordu.

Obama’nın 16 Temmuz gecesi yapacağı konuşmada, “Türkiye ile çalışmak istiyoruz” cümlesini bizzat Brennan koydurmuştu. Brennan’ın bugün ABD’de nefret ettiği iki kişi var. Biri Trump, diğeri ise Pompeo. Bu iki isim Brennan’ın büyüttüğü gücü CIA içinden atmaya başladı. ABD’de açılan soruşturmaların bir ucunun Trump’a dayanacağı ve ardından da Pompeo’yu hedef alacağını herkes biliyor. ABD’de hiçbir CIA eski Direktörü, görevi bıraktıktan sonra medya şovunun içinde yer almaz. Brennan gün geçmiyor ki bir yere röportaj vermesin. ABD’de herkes güne onunla başlıyor! Bundan Beyaz Saray da çok rahatsız ve önlem almak için yakında harekete geçebilir. Brennan hakkında da bir soruşturma açılabilir, ki bunun ilk işaretlerini görüyoruz. Yani karşılıklı hamleler peş peşe gelmekte! Gelecek de…

Trump kabineyi kendi arzusuyla yapmadı. Gücü yetmedi. Ancak artık Trump’ın kabinesinde bir kişi giderse, bu tamamen kendi inisiyatifi dahilinde olacak. Trump, en az 3 ismi değiştirecek. Bunlardan biri hatta ilki Ulusal Güvenlik Danışmanı Herbert Raymond McMaster. Çünkü McMaster, Trump’ı zor durumda bırakmak istiyor. Hakaret ettiği de sır değil… Pentagon da Trump da kılıçları çekmeseler de elleri uzanmak için hazır! Pentagon, Trump’ı yardımcısı Mike Pence ile köşeye sıkıştırma planını devreye soktu. Kendini “Hıristiyan, muhafazakâr ve Cumhuriyetçi” olarak yorumlayan Pence’in Trump’la fikir ayrılığı artık iyice belirginleşti. Yalnız Pence, bunu medya önünde asla konuşmaz! Trump’ı gazetecilerin önünde asla ve kat’a eleştirmez… Ancak PENTAGON’un fikirlerini sonuna kadar savunur! Ve bunları da BEYAZ SARAY’da yüksek sesle söyler.
Pence, gücün silahtan yana olduğunu savunur. Amerika’nın büyüklüğü için askerlerin daha da özgür olması gerektiğini ısrarla dile getirir. Bunun için de İKİNCİ ADAM ROLÜNÜ aldı! Trump’ı kontrol eden O’dur! Hep geri planda kalır. Çok konuşmaz ama söylediği her sözün bir ciddiyeti vardır. Pence, kendisini sevmeyen Steve Bannon’la da yakın çalıştı. Bannon, Pence için, “Onun Başkan yardımcısı olması bizim için talihsizlik” dedi. Ancak Pence, uyumlu ve güçlü biri. Pentagon’la Trump'ın arasını bulmaya çalıştı. Ancak maalesef bu gerçekleşmedi. Çünkü iki taraf da birbirlerinin isteklerini emir gibi algıladı. Bu durumun yaşanması Pentagon’un asla düşünmediği, düşünemeyeceği bir olaydı. Çünkü Trump, göreve gelmeden önce tüm Pentagon çalışmalarını özel brifinglerle kabul etmişti. Bardak çatladı! Kimse ne zaman kırılacağını kestiremiyor. Pentagon Trump’ı elbette çok zora düşürecek, hatta görevden almaya gidecek yolu açar! Bu net! Ancak NET olan bir şey daha var, TRUMP yola çıktığından çok daha güçlü…

Bakın burada olayları anlamayan pek çok isim var. Anlamalarını da beklemeyin. Görme zorluğu yaşıyorlar. Bugünden yarına gidecek gibi de değil… Geçtiğimiz günlerde yazdım! FELIX SATER… Çok ama çok önemli bir oyuncudur! Önemli bir işadamıdır. Trump’ın dayandığı güç O’dur! PARANIN KENDİSİDİR! Gücünü tanımlamak çok kolay değildir! Parçalı off-shore sisteminin tek noktadan yürütülmesi fikrini ortaya atan ilk kişiydi. Rothschild ailesinin büyük projesi Nevada Reno da bu fikirden doğdu. Çünkü SATER, farklı noktalardaki off-shore işleyişinin gelecekte sorunlara neden olacağını söylüyordu. PARANIN DOLAŞIM HIZINI DEĞİŞTİRMEK İÇİN ÇALIŞMA İÇİNDEYDİ! Sater’in Londra’daki ŞATOSU ile Jacob Rothschild’in malikanesinin arası sadece 85 adım. Bu da Jacob Rothschild’le Felix Sater’in yakınlığını ortaya koyuyor sanıyorum!

Nevada Reno’da yapılan Off-shore binalarının tüm inşaatını üstlenen firmalar Felix Sater’in ortaklığının bulunduğu şirketler... Nevada Reno, son 4 yıl içinde Felix Sater’in en az 10 kez ziyaret ettiği yerdir. Felix Sater, off-shore hesaplarındaki nakit paranın Nevada Reno’ya taşınma işlemini de 2018 Mayıs ayına kadar tamamlayacaktı. Tabii, ABD’de ona karşı açılan davalarla başlayan süreç bunu engelleyecek gibi. Ancak Rothschild’e yakın kaynaklara göre, Nevada Reno için herhangi bir ertelenme görülmüyor. Felix Sater ismini FBI eski BAŞKANI Mueller’e veren de şimdi içeride olan TRUMP’IN DANIŞMANI MANAFORT’tu!

İpek Yolu, Çin, pazar, mal, ticaret, geçiş yolları, enerji kaynakları, ulaşım ve bankalar… Dolayısıyla PARA! Trump-Erdoğan-Putin ittifakına PARAYI YÖNETENLER de destek veriyor. Ancak silahı elinde tutanlar buna itiraz ediyor. ARAMCO en büyük çatlaklardan biri. Trump’ın damadının SUUDİ HANEDANIYLA görüşmesi ve sonuçta muhalif isimlerin LOBİ’ye hapsedilmesi ARAMCO operasyonunu hızlandırdı! Ancak PENTAGON “ARAMCO ABD’ye bağlandıktan sonra bir el bunu İNGİLTERE’ye aktaracak” diyor… Kavganın görünmeyen kısmında bu var. Putin’in de ortak olduğu ARAMCO operasyonu hayata geçerse silahın değil paranın sözü geçecek. Pentagon buna itiraz ediyor… Para NEVADA’ya gelecek! AMA KİM NASIL YÖNETECEK? Silahı yönetenler bu nedenle Trump’a da Putin’e de Erdoğan’a da karşı…

Felix Sater Trump’a komut verecek kadar, İvanka’yı da Putin’in koltuğuna oturtacak kadar güçlüdür… PARA ve SİLAH çatışmakta… Çatışma kızışacak… Rıza Sarraf davasıyla ÜÇLÜ’nün TÜRKİYE ayağı düşürülmek isteniyor… Olaya böyle bakın! Gerisi dedikodu!

GÜNÜN VİDEOSU

Zalim ordusu saldırıyor! İsrail Gazze'de “Güvenli Bölge” ilan edilen çadırları vurdu

Gazze’nin Han Yunus şehrinde, İsrail işgal güçleri sivillerin sığındığı çadırları hedef aldı. Bombardımanda çok sayıda masum sivil hayatını kaybederken, yaralıların durumu kritik.