Şarkıcı Tüdanya, yakın dostu Bergen'in bilinmeyenlerini anlattı
Temizlik yaptığı pavyonda keşfedilip ünlü olan ve şimdilerde gırtlak kanseri nedeniyle sesini kaybeden 80’lerin arabesk starı Tüdanya verdiği röportajında, 30 yaşındayken eski eşi Halis Serbest tarafından öldürülen yakın dostu Bergen hakkında konuştu. Sağlık sorunları nedeniyle zor günler geçiren Tüdanya isyan etti: 'Bergen çok genç gitti... Kurtuldu acılarından. Ama benim dünya sürgünüm devam ediyor ablam!'
Yakalandığı gırtlak kanseri nedeniyle sesineden olan ve artık şarkı söyleyemeyen Tüdanya, Sabah Gazetesi'nden Göksan Göktaş'a Messenger üzerinden yazışarak verdiği röportajda, 1989 yılında boşandığı eşi Halis Serbest tarafından 30 yaşındayken kurşunlanarak öldürülen yakın dostu Bergen ile ilgili açıklamalarda bulundu.
''BİZ ARABESKİN KENDİSİ OLMUŞUZ BE ABLA!''
"1985'ti... Henüz ben ünlü değildim. İzmir'de prova yapıyordum çıktığım pavyonda. Bir gün Bergen geldi. Patronumuz Cengiz Bey de vardı. Çok heyecanlandım. Bergen ünlü o zaman. Gözünü kaybetmiş. Gözü bantlı... Patronum Bergen'e 'O da sizin yolunuzdan gidiyor, adı Tüdanya' dedi. 'Dinledim, çok beğendim' dedi Bergen. İlk tanışmamız böyle oldu. Hisar pavyonda çıkıyordu o da dönem. Sürekli onu dinlemeye giderdim. Sonra sıkı dost olduk. Uzun yıllar İzmir Fuarı'na birlikte çıktık, ben de ünlü olduktan sonra. Hem agresifti hem çok duygusaldı Bergen. Yaşadıkları onu çok yıpratmıştı. Ağlarken bir anda sinirlenebilirdi. Eşiyle aşk nefret ilişkisi yaşıyordu. Onu ne kadar çok sevdiğini, aşık olduğunu anlatırken sonra bir anda ona küfredebilirdi. Öyle karışıktı eşine olan duygusu. Ölüm haberini aldığımda hiç unutmuyorum, üç gün kendime gelememiştim.
Annesi rahmetli Sabahat Teyze hep yanındaydı. Ona çocuk gibi bakardı. Hatta 'Anne ben çocuk muyum!' derdi bazen ilgiden sıkılıp. Çok genç gitti... Kurtuldu acılarından. Ama benim dünya sürgünüm devam ediyor ablam! Güzel kadındı, harika bir sesti. 'Biz arabeskin kendisi olmuşuz be abla' derdi bazen. Gözünü öyle herkesin yanında açmazdı. Ben dizime yatırıp çok pansuman yaptım Bergen'in gözüne. Şakacı bir yönü de vardı... İzmir'de bir kuaförümüz vardı: Vahit... Bir gün oraya gittik. Bunlar Vahit'le tezgahı hazırlamışlar. Bergen bana 'Kahve falı sever misin?' diye sordu. Ben de 'Severim' dedim. Hemen kahve yaptılar. İçtim. 'Şimdi fincanı bir eline al, bir eline de süpürge al. Sandalyenin üstüne çık' dedi. Öyle değişik bir fal bakacaklar sözde. Çıktım. 'Annen var mı?' diye sordular. 'Var' dedim. 'Baban var mı? diye sordular. 'Var' dedim. Sonra 'Aklın var mı, ne işin var orada?' dediler. Kahkaha atmaya başladılar. Sonra sarılıp öpüştüm. Birlikte güldük... Efsane bir kadın, efsane bir şarkıcı, efsane bir dosttu Bergen."
Tüdanya'nın bugüne kadar yayımlanmış 11 albümü var. Arabesk 80'lerdeki pırıltılı dönemini kaybettikten sonra Tüdanya da zaten hiç bırakmadığı İzmir'e geri dönmüş. Bir ayağı en yoğun dönemlerinde bile İzmir'de olmuş zaten: "Plakçım bana Mecidiyeköy'den çok lüks bir ev tutmuştu. Sıkılıyordum. Bir gece yarısı uçakla İzmir'e döndüğümü hatırlıyorum. Ben kapı önünde çekirdek çitlemeyi, çay içmeyi seviyorum kendi mahallemde."
Bir süre İzmir'de bir giyim mağazası işleten Tüdanya, 2007'de geçirdiği trafik kazasında bacağı ve kalça kemiği kırılınca iki yıl yatağa bağlı yaşamış. Bu sürede mağaza da elden gitmiş. 'İş çıktıkça' İzmir'de ya da yakın şehirlerde konserlere çıkmaya başlamış. Özel günlerde sahne almaya başlamış. Dört çocuğu ve bir torunu var.
İki sene kadar önce kalp krizi geçirmiş Tüdanya. Kalbine iki stent takılmış. Bir sene kadar önce de kanser çıkmış kara talihine bu kez. Onu ekmeğinden, sesinden etmiş. Gırtlak kanseri nedeniyle artık şarkı söyleyemiyor, konuşamıyor. "Buna da şükür be ablam. Biz yaşadık yaşayacağımızı. Acıyı da gördük, tatlıyı da, şöhreti de. Parayı da gördük, parasızlığı da. Garibanlığı da, zenginliği de... Ama en çok üzüldüğüm, bu hastalık döneminde zar zor edinebildiğim, şöhret döneminden kalan paramla aldığım evimi satmak zorunda kaldım... Başka da bir şeyim yoktu zaten. Eşimin emekli aylığıyla geçiniyoruz. Bana da bir engelli maaşı bağlansın istiyorum..." diye yazıyor.