Şehir dışından gelenlere 'çay hasadı yasağı' kararı neden alındı?

İlk olarak Çin'de ortaya çıkan ve tüm dünyaya ölüm saçan koronavirüs salgını tedbirleri kapsamında Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin'de çay hasadı için özel önlemler alındığı bildirildi.

Bölgede yaklaşan çay hasadı sezonunda özel önlemler alma gereğinin ortaya çıktığı aktarılan açıklamada, bu kapsamda yerelde sektörün tüm taraflarıyla görüşülerek ilgili bakanlıklarla gerekli bilgi paylaşımlarının yapıldığı ifade edildi.

İL DIŞINDAKİ ÜRETİCİLERE İZİN VERİLMEYECEK

Açıklamada, yapılan değerlendirmeler sonucunda bölgede gerekli koruma tedbirlerini aksatmadan ekonomi için çok önemli olan çay hasadının tamamlanmasına yönelik alınan kararlar ise şöyle aktarıldı:

"Temel mücadele unsurunun izolasyon ve vatandaşların bulunduğu yerde kalması gerçeğinden hareketle, salgının illerden diğer illere bulaş riskinin olması, 31 il için giriş çıkış seyahat yasağının devam etmesi nedenleriyle ve şimdilik çayın ilk hasat dönemi olan mayıs ayı hasadı ile sınırlı olmak kaydıyla çay hasadı yapılacak Rize, Trabzon, Artvin, Giresun illeri dışındaki müstahsillerin, bu illere gelişi için seyahat izni verilemeyeceğinden, çay hasadıyla ilgili tüm faaliyetlerin bu iller içerisinde mevcut ve illerin temin edeceği iş gücü ile planlanmasına karar verilmiştir.''

İllere gelemeyecek müstahsillerin çay hasadını illerde irtibatlı oldukları kişiler aracılığıyla yaptırmalarına karar verildiği belirtilen açıklamada, "Buna imkanı olmayan müstahsiller için sektörün paydaşlarıyla oluşturulacak Vefa Sosyal Destek organizasyon kurullarıyla alternatif çözümler üretilip, çay hasadının sorunsuz bir şekilde tamamlanmasına karar verilmiştir." ifadeleri kullanıldı.

VALİLİKLERİN ALDIĞI KARARIN GEREKÇESİ NE?

Söz konusu tartışmalar devam ederken, o kararın gerekçelerini Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Karaman madde madde sıraladı.

İşte o açıklama;

''4 valinin çay için Rize, Trabzon, Artvin ve Giresun'a gelmeyi yasaklayan kararı ile ilgili birkaç hususu size açıklayayım;

1- Valiler bu kararı İçişleri, Çalışma ve Tarım bakanları ile birlikte aldılar.

2- Karar alınmadan önce ilgili birçok paydaşla görüşüldü ve ona göre bir fikir oluşturuldu.

3- Sizlerin de çok iyi bildiği üzere çok tehlikeli, sinsi ve öldürücü bir virüsle karşı karşıyayız. Bu virüsle mücadele için olmaz denen şeyler oldu. Camiler kapatıldı, okullar kapatıldı, iş yerleri kapatıldı.

4- Çay bölgemizin en önemli ticari ürünüdür ve birçok ailenin de geçim kaynağıdır. Elbette müstahsiller korunmalı ve çayın toplanması için çözümler üretilmelidir. Ancak yapacağımız işlerde insan sağlığını öncelemeliyiz. İnsan sağlığı merkezli çözümler üretmeliyiz.

5- Çaykur'un ve Ticaret Borsası'nın çalışmasına göre müstahsilin %80'i zaten şu anda Rize'de. Geriye kalanın çayını da bu salgın sürecinde Rize'deki akrabası, köylüsü ve komşusunun yardımıyla toplanmalı.

6- Son bir haftadır Rize'de durum toparladı. Günde bir veya iki pozitif vaka çıkıyor veya hiç çıkmıyor.

7- Salgının Rize'de ilk başladığı 12 Mart ve devamında kentte görülen ilk 20 vaka İstanbul kaynaklıydı. Henüz virüs ülkemizde bugünkü kadar yayılmadan tablo buydu.

Virüsün bu kadar yayıldığı günümüzde, İstanbul'dan veya ülkenin değişik yerlerinden 20 bin, 40 bin kişinin Rize'ye gelmesi demek, 'Artık Rize için salgını kontrol etmek mümkün değil' demektir.

Çay konusunu başka şekilde çözmeli ve valilerin aldığı karara destek vermek lazım diye düşünüyorum.''