Sevilay Yılman kadın futbolcu Halide'nin hikayesini anlattı
Habertürk yazarı Sevilay Yılman, Bodrum tatili sırasında bir butik otelde karşılaştığı üniversite öğrencisi Halide Ergin'in hikayesini okurlarıyla paylaştı.
Sevilay Yılman, Bodrum'da karşılaştığı, Hakkâri bayan futbol takımı oyuncusu Halide Ergin için destek istedi.
Ergin'in üniversiteye devam etmek için futbola ara vermek zorunda kaldığını aktaran Sevilay Yılman, "Özetle, Halide’ye destek istiyorum. Herkesten, hepinizden. Başta Spor Bakanı’mız Akif Çağatay Kılıç ve YÖK Başkanı’mız Yekta Saraç’tan. Sonra büyük futbol kulüplerinin başkanlarından. Ona gözünü kapatıp sponsor olabilecek işadamlarından." diye seslendi.
İşte o köşe yazısı;
- Onu sahiplenenin ayağının altını öpeceğim!
KISMET işte... Bayram tatili için ben de birkaç günü ailemle geçirmek için Bodrum’a kaçtım. Annemin evi çok kalabalık olduğu için beraber gittiğim arkadaşım ve kızıyla birlikte bizim sitenin hemen yanındaki butik bir otelde konakladık.
Yatıdan yatıya gittiğimiz odadan bir sabah çıkarken karşılaştım onunla. Odayı temizlemek için tam da kapıyı çaldığı anda. Sevimli, güler yüzlü, miniminnacık bir şey. Yalan yok, önce erkek zannettim. Çünkü fotoğrafından da göreceğiniz gibi erkek tipli bir kız çocuğu Halide. Enteresan işte.
Normalde oda temizlenecek diye, “Kolay gelsin” der, çıkar giderim. Ama nedense Halide’yi görünce gidemedim. İlgimi çekecek bir şey olduğunu hissettim herhalde... Neyse... Sohbete başladık. Henüz 20 yaşında Hakkârili bir Kürt kızı Halide. Bir hafta önce gelmiş Bodrum’a, otelde çalışmak için. Dicle Üniversitesi’nde Spor Akademisi’nde okuyor. Ben de çok uzun bir kadın değilim ama Halide benden de kısa olduğu için çok şaşırdım okuduğu bölüme.
Çünkü pek rastlanan bir şey değildir, hayli kısa birinin spor akademisinde okuyor olması. Tabii bunun sebebini sonradan açıklayınca anladım. Futbolcuymuş Halide Ergin. İlkokul dördüncü sınıfta başlamış bu spora. 6 yıl Hakkâri bayan futbol takımında top koşturmuş. Bir ara Muş Kartal’a transfer olmuş. Sonra üniversiteyi kazanınca Diyarbakır’a yerleşmiş. Ve ne yazık ki, birçok futbol kulübünden teklif gelmesine rağmen gidememiş; çünkü okula devam zorunluluğu profesyonel futbol hayatını sekteye uğratmış.
Fakat para kazanması da lazımmış. Hem kendi okul masraflarını karşılamak hem de kendisinden küçük 6 kardeşinin eğitim hayatına yardımcı olmak için.
“Annem ev kadını. Babam bel fıtığı hastası, çalışamıyor. Ben de kardeşlerimin başka işlere bulaşmalarını istemediğim ve benim gibi okumalarını arzu ettiğimden bir yandan üniversiteye giderken diğer yandan da küçük erkek futbol takımının antrenörlük işini üstlendim” diyor.
Konuşurken pırıl pırıl parlıyor Halide’nin gözleri. Yaşama sevinciyle dolu içi. Hikâyesi beni çok etkiledi. Dedim ki: “Senin için ne yapabilirim? Sana nasıl destek olabilirim?”
“Allah razı olsun abla” dedi. “Hikâyemi bile dinlemen beni çok mutlu etti” Sordum tekrar, “Hayalin ne Halide?” diye... “Küçük bir bayan takımı kurmak ve bu takımı kendi öğrettiklerimle Türkiye çapında konuşulur bir takım haline getirmek!”
Halide sahada çok ama çok iyi koşabilen bir sol açıkmış. İddialı, “Bazı erkek futbolcularda yoktur bendeki performans abla! Hocalarım benim hep at gibi koştuğumu söylerler” diyor. Elinden tutulsa inanıyorum ki Halide, Avrupa’nın dev futbol kulüplerine transfer dahi olup çok büyük paralar kazanabilir.
Özetle, Halide’ye destek istiyorum. Herkesten, hepinizden. Başta Spor Bakanı’mız Akif Çağatay Kılıç ve YÖK Başkanı’mız Yekta Saraç’tan. Sonra büyük futbol kulüplerinin başkanlarından. Ona gözünü kapatıp sponsor olabilecek işadamlarından.
PKK denilen illet terör örgütüne insan madeni gibi hizmet veren Hakkâri’den çıkan bu cevheri birileri sahiplensin istiyorum. Ve kim bunu yaparsa da ayağının altını öpeceğimi ilan ediyorum!