Şok ifadeler: "Kimseden korkmuyorum, ben darbe yaptım!"
15 Temmuz'da FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve iki polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin dava bugün Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı sanıklarda pişmanlık belirtisi görmediklerini belirterek, "Zaten yaptıkları işin çok kutsal olduğuna o zaman inanıyorlardı. Bugünkü gözlemlerimiz o inancın halen devam ettiği yönünde." dedi. İkinci savunması alınan Özel Kuvvetler timinin başındaki Binbaşı Şükrü Seymen ise, "Ben hiçbir şeyden korkmuyorum. Ben darbe yaptım. Bunun cezası idam bile olsa hiç canım yanmaz" dedi.
Mahkemede ilk olarak sanıkların kimlik tespiti yapıldı; yöneltilen suçlar ve hakları hatırlatıldı.
GÜLEN'İ KİMSE SAVUNMAK İSTEMEDİ
Mahkeme başkanı, bir numaralı sanık olan Fetullah Gülen için Muğla Barosu’ndan şu ana kadar hiç kimsenin müdafilik yapmak istemediğini söyledi. Bazı sanıkların avukatlarının da çekildiğini tekrar hatırlattı.
Sanık avukatlarında Hakan Tunçkol söz alarak yetki hususunda itirazlarını bildirdi. Tunçkol, her ne kadar şehitler ve yaralılar olsa da davanın ana konusunun ve özgül ağırlığını oluşturan suçun Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a suikast olduğunu ve kendisinin burada olmayıp ikametgahının Ankara’da bulunduğunu belirterek davanın, adresinin olduğu yerde, yetkili olan ağır ceza mahkemesinde görülmesinde talep etti. Bazı sanık avukatları bu itiraza katılırken bazıları katılmadı.
Müşteki avukatları ise itirazda bulunarak suçun işlendiği tarihte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın suikasttan kıl payı kurtulduğunu ve bu olayın mahkemenin yargı alanı sınırları içinde bulunduğunu hatırlatarak bunun davayı uzatmaya yönelik talepler olduğunu kaydedip reddini istedi. Sanıklar adına sanık İsmail Yiğit de söz hakkı isteyerek olayın Muğla’da yaşanmasına rağmen planlandığı ve dolayısıyla gerçekleştiği yerin İstanbul olduğunu belirtti. Bunun üzerine mahkeme heyeti savcıdan görüş aldı. Savcı yetki hususunu daha önce de düşündüklerini ancak CMK’nın 12. ve devamındaki maddeleri uyarınca mahkemenin yetkili olduğunu düşündüğünü söyleyerek itirazın reddini talep etti. Mahkeme heyeti de yetkisizlik kararı veriLmesini oybirliği ile reddetti. İddianamenin okuması kaldırıldığını için mahkeme heyeti iddianamenin anlatıma geçti.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN AVUKATI KONUŞTU
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Avukatı Hüseyin Aydın, 15 Temmuz darbe girişiminin Türkiye'nin daha önce yaşadığı darbelerden çok farklı olduğunu belirterek, "Bu darbe teşebbüsü aynı zamanda ülkeyi işgal girişimiydi. Bu anlamda bu darbe davaları ayrı bir öneme sahip." dedi.
'PİŞMANLIK BELİRTİSİ YOK'
Aydın, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. FETÖ davalarında sanıkların son derece sakin olduğunu ve sanıklarda herhangi bir pişmanlık belirtisi bulunmadığını gözlemlediklerini dile getiren Aydın, şöyle konuştu:
"Zaten yaptıkları işin çok kutsal olduğuna o zaman inanıyorlardı. Bizim bugünkü gözlemlerimiz o inancın halen devam ettiği yönünde. Bu davadaki sanıklar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin en seçkin birliklerinde daha önce görev almış ve özel olarak yetiştirilmiş kişiler. Bu özelliklerine ek olarak, bizim de dosyada gözlemlediğimiz TSK içindeki örgütün en sadık mensupları. Bunları bir araya getirdiğimizde zaten çok sıra dışı bir profille karşılaşmış oluyoruz."
Aydın, sanıkların bir kısmının Özel Kuvvetlerde, bir kısmının Hava Kuvvetlerinin en önemli operasyonel birliklerinden Muharebe Arama Timine, bir kısmının da Sualtı Taarruz Timine mensup olduğunu, bunların TSK'nin en önemli operasyonel timi durumunda bulunduğunu vurgulayarak, sanıkların savunmalarının "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı alıp bir yere götürme" yönünde olduğunu söyledi.
CUMHURBAŞKANI'NI ORTADAN KALDIRMAK İÇİN GELDİLER
Yapılan hazırlıklara, dosya kapsamındaki delillere ve özellikle operasyon sırasındaki davranışlara bakıldığında, sanıkların alıkoyma iradesinde olmadıklarının görüldüğüne işaret eden Aydın, "Cumhurbaşkanının varlığını ortadan kaldırma iradesiyle olay mahalline gelindiğine ilişkin hiçbir tereddüt bulunmuyor." dedi.
TARİHİMİZDE EMSALİ YOK
Aydın, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin Türkiye'nin daha önce yaşadığı darbelerden çok farklı olduğuna dikkati çekerek, "Bu darbe teşebbüsü aynı zamanda ülkeyi işgal girişimiydi. Bu anlamda bu darbe davaları ayrı bir öneme sahip. Başka önemli bir husus ise ilk defa tarihimizde TSK mensupları tarafından bir başkomutana, cumhurbaşkanına yönelik suikast girişiminin söz konusu olması. Bu anlamda da bu dava tarihimizde emsali olmayan bir dava olarak öne çıkıyor." dedi.
BAZILARI İTİRAFTA BULUNDU AMA...
Aydın, bir basın mensubunun sorusu üzerine, sanıklarda gerçek anlamda bir itirafçılık gözlemlemediklerini belirterek, "Sanıkların bir kısmı bazı itiraflarda bulundular ancak itirafçılık -buradaki suçlar açısından Anayasal düzeni zorla değiştirme, Cumhurbaşkanına suikast girişimi gibi- itirafçılık ve etkin pişmanlığın ceza hukuku karşısında bir anlam ifade etmesi söz konusu değil." açıklamasında bulundu.
Avukat Aydın, bir gazetecinin, "Sayın Cumhurbaşkanının önümüzdeki günlerde duruşmayı takip etmek için Muğla'ya gelmesi bekleniyor mu?" sorusu üzerine "Sayın Cumhurbaşkanımızın bu aşamada duruşmaları takip noktasında Muğla'ya gelme niyeti yok." yanıtını verdi.
İLK İFADE SÖZNMEZTAŞ'TAN: TALİMATI KİMDEN ALDIĞINI İTİRAF ETTİ!
15 Temmuz Darbe girişimi Cumhurbaşkanına Suikast timinin duruşmasında sanıkların ifadeleri alınmaya başlandı. İlk ifadeyi Suikast timinin lideri ve 2 numaralı sanık Gökhan Şahin Sönmezateş verdi. Cumhurbaşkanına derdest edilmesi talimatını kimden aldığı sorulan Gökhan Sönmezateş, 15 Temmuz darbe girişiminde Özel Kuvvetler önünde Şehit Astssubay Başcavuş Ömer Halisdemir tarafından vurularak öldürülen darbeci General Semih Terzi ile ilgili bilgi verdi. Sönmezateş, “Semih Terzi çok yakın çalıştığım bir insandı. 11 Temmuz'da telefon görüşmesi yaptım. İkinci telefon görüşmesini de 13 Temmuz Çarşamba yaptım. Talimatı ondan aldım. Emir bana Genelkurmaydan geldi.” dedi. Mahkeme başkanının Ankara'daki darbe toplantısına katılıp katılmadığı yönündeki soruya ise, “Katılmadım' diyerek cevap verdi.
Kesinlikle FETÖ'cü olmadığını iddia eden Sönmezateş, ‘Etkin pişmanlık yasasını kabul etmedim. Kabul etseydim FETÖ'cü olurdum. Pensilvanya'ya da gitmedim. Hiçbir tarikata da bağlı olmadım. Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde çeşitli tarikatlardan hala devam edenler var” dedi. Mahkeme başkanının ‘Helikopteri kim temin etti' sorusuna da ‘MAK ve SAT timlerini ben belirlemedim. Gerçekten bilmiyorum. Şehitlerimize ben de çok üzüldüm” dedi.
ŞOK İFADELER
İkinci savunması alınan Özel Kuvvetler timinin başındaki Binbaşı Şükrü Seymen ise, "Ben hiçbir şeyden korkmuyorum. Ben darbe yaptım. Bunun cezası idam bile olsa hiç canım yanmaz. İntihar olmayacağını bilsem sandalyeyi ben düşürürüm. Benim yaptığım tek şey Gökhan Paşam ve Semih Paşam tarafından bana verilen görevi yapmaktı. Bize verilen görev Cumhurbaşkanını sağ salim Ankara'ya götürmekti" dedi.