Manisa'da Başkan Mesut Öner Başbağlar katliamını unutmadı
Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde 5 Temmuz 1993 akşamı 33 kişinin katledilmesinin 26. yılı dolayısıyla açıklama yapan Memur-Sen Manisa İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Mesut Öner, "Başbağlar, insanlıktan nasibini almamış bir vahşiliğin kalbimizde açtığı ve asla kapanmayacak derin bir yaradır" diye konuştu.
Memur-Sen Manisa İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Mesut Öner, 5 Temmuz 1993 akşamı Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde PKK’lı teröristlerce 33 kişinin katledilmesinin 26. yılı dolayısıyla açıklamalarda bulundu. Katliamın, bir akşam vakti, ezan okunurken 100’e yakın PKK militanının, köyü basmasıyla başladığını söyleyen Öner, "Başbağlar, insanlıktan nasibini almamış bir vahşiliğin kalbimizde açtığı ve asla kapanmayacak derin bir yaradır. Başbağlar, emperyalist amaçlarını gerçekleştirmek için birlik ve beraberliğimizi, ektikleri düşmanlık tohumlarıyla parçalamak isteyen karanlık odakların kanlı oyunlarının bir başka yüzüdür” dedi.
Sivas olaylarının akabinde bu katliamın sahneye konmasının tesadüfi olmadığını belirten Öner, “Son derece organize ve iyi hesaplanmış bir provokasyondur. ‘Madımak’ın intikamı’ kamuflajı ve saptırmasıyla toplumda etnik ve mezhebi aidiyetler açık, vahşi, iğrenç bir kışkırtmayla harekete geçirilmek; şuursuz, sorumsuz, dengesiz tepki ve tutumlarla toplumun büyük kesimleri karşılıklı ve toptan suçlanmak istenmiştir. İnancı, kültürel aidiyeti ne olursa olsun bu memleketin insanını suçlu ve hedef gösteren her tutum, tepki ve tavır, ancak, bizi birbirimize düşman ederek milli bütünlüğümüzü bölüp parçalamak isteyen dış güçlerin işine gelmiştir, gelecektir. Onlar, kendi amaçlarına hizmet eden hiçbir acıya, hicrana, ölüme üzülmezler. Hiç tereddüt edilmesin ki Madımak katliamını tertip edenler üç gün sonra Başbağlar katliamını hatta 23 yıl sonra 15 Temmuz’u tertip eden karanlık odaklardır.
Başbağlar da Madımak olayı da bu memleketin zenginlik olan farklılıklarını kaşıyıp kışkırtan düşman odakların kanlı tertibinin iki ölümcül sahnesidir. Biz Anadolu irfanı, aklı, izanı, vicdanı, feraseti, derin hissedişi ile her defasında bize yaşatılmak istenen felaketin, sabırla, sükunetle, sevgi ve kardeşlikle üstesinden gelmişizdir. Ne acıları, öfkeleri yarıştıran ne parsellenmiş, ayrıştırılmış acılar üzerinden nefrete dayalı, nefret büyüten bir dil ve söylem, bu topraklarda yer bulamamıştır. Daha çok bağnaz cehaletten beslenerek köpürtülen siyasi veya ideolojik söylemlerle bizi birbirimize düşürmek isteyenlere izin de imkan da fırsat da vermedik, vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
Bugünlerde de aynı karanlık odakların ülkemizdeki sığınmacılar, hayat tarzları ve siyasi tercihler üzerinden, özellikle sosyal medya üzerinden, insanımızı karşı karşıya getirme çabalarını gördüklerini savunan Öner, “Onlar ne yaparsa yapsın biz sağduyumuzu kaybetmeyeceğiz. Kardeşliğimizi sonlandırmak isteyen fesat odaklarının amaçlarının farkında olarak milli birlik ve bütünlüğümüzü daha da tahkim edeceğiz. Oyuna gelmediğimiz her durumda tuzakları bozulacak, hesapları tutmayacaktır. Yoksulluğumuz üzerinden zenginlik, sefaletimiz üzerinden mutluluk, karanlığımız üzerinden aydınlık, ölümümüz üzerinden hayat, yok oluşumuz üzerinden var olma hesap ve planları yapanlar hüsrana uğradılar, hüsrana uğrayacaklardır. Ölümümüz üzerinden hesap yapan kanlı odakların bir daha bu vahşete cüret edememeleri için Başbağlar ve bütün faili meçhullerin yeni bir iradeyle, titizlik ve ciddiyetle araştırılıp sonuçlandırılması, sadece gerçeklerin ortaya çıkması adına değil, sosyal barış ve adaletin tesisi adına da önem arz etmektedir. Memur-Sen olarak, insanımızın bu tür acıları bir daha yaşamamasını, hiçbir gerçeğin karanlıkta kalmamasını, faillerin ortaya çıkarılarak hak ettikleri cezaya çarptırılmasını istiyoruz” dedi.