Muş'ta Vali Yardımcısı Mehmet Kocabey, uğradığı bombalı saldırıyı anlattı

Siirt’te jandarma birliklerince 29 Eylül’de etkisiz hale getirilen 3 teröristten birinin 2017’de Baykan Kaymakamı olan şu andaki Muş Vali Yardımcısı Mehmet Kocabey’in aracına yönelik bombalı saldırı eylemini düzenleyen teröristler arasında 300 bin TL ödülle Gri Liste’de aranan "Berhem" kod adlı Osman Ekinci olduğu tespit edildi. Kendisine suikast düzenleyen terörist Osman Ekinci’nin etkisiz hale getirildiği haberini alan Muş Vali Yardımcısı Mehmet Kocabey, bugüne kadar bölgedeki insanın zararı için uğraşan, insanların rahatını, mutluluğunu istemeyen eli kanlı terör örgütü mensuplarınca yola döşenen el yapımı patlayıcının patlatılması suretiyle bir suikast girişimine maruz kaldığını hatırlattı.
2015-2017 yılları arasında Siirt’in Baykan ilçesinde kaymakamlık görevinde bulunduğunu hatırlatan Vali Yardımcısı Kocabey, “Kaymakamlık görevimizi ifa ederken belirli dönemlerde belediyelere kayyum ataması yapılmıştı. 2016-2017 yılları arasında da bir yıl süreyle Baykan’da belediye başkanlığı görevinde de bulundum. Diğer 2 belde belediyemiz vardı, onlarda da belediye başkan vekili olarak görev yaptım. Bu 2-2,5 yıllık Baykan’daki görev süremizde bölgedeki insanlarımızın refahının arttırılması, oradaki yaşam kalitesinin arttırılması, altyapı, yol, eğitim hizmetlerinin daha güzel bir seviyeye getirilmesi adına elimizden gelen gayret ve çabaları gösteriyorduk. İyi bir niyetle orada bütün çaba ve gayretlerimizi gösterirken, 7 Temmuz 2017 tarihinde sabah sularında yine bir amaç için yapılan hizmetlerin denetimi, kontrolü için orada Yarımca köyüne çıkmak üzere evden çıktığımızda yol denetimlerini yerine getirdik. Daha sonra Yarımca Karakolumuzun ziyaretine gidip arkadaşları yerinde ziyaret edelim düşüncesiyle karakolumuza da uğramıştık. Karakol dönüşü, bölgede ortaya çıktığı günden bugüne kadar insanın zararı için uğraşan, insanların rahatını, mutluluğunu istemeyen eli kanlı terör örgütü mensuplarınca yola döşenen el yapımı patlayıcının patlatılması suretiyle bir suikast girişimine maruz kaldım. Allah devletimize zarar vermesin, bakanlığımızın bize sağlamış olduğu zırhlı araç imkanı sayesinde, tabi başta Allah’ın takdiriyle ben ve yanımızdaki hiçbir arkadaşımızın burnu dahi kanamadan o suikast girişiminden yarasız beresiz kurtulduk” dedi.

“PKK’nın ne kadar haince davranışlar içerisinde olduğu ortadadır”
PKK ve diğer uzantılarının bu bölgede ne kadar haince davranışlar içerisinde olduğunun apaçık ortada olduğunu dile getiren Kocabey, “Bugün itibariyle duyduk ki; Siirt İl Jandarma Komutanlığı tarafında yapılan operasyonlar neticesinde bana ve arkadaşlarıma yapılan suikast girişiminin faillerinin öldürüldüğü haberini aldım. Bu durum bize şunu gösteriyor; devletimiz hiçbir zaman vatandaşı için gayretle, samimiyetle çalışan hiçbir ferdine zarar veren insanların yapmış olduğu suçları yanına kar olarak bırakmamıştır, bırakmayacaktır. Bu bölgede devletimizin varlığı bütün terör örgütlerinin korkulu rüyası olmaya devam edecektir. Bu bölgede çalışan arkadaşlarımız hiç yılmadan işlerine devam ediyorlar. Biz de farklı yerlerde yine devam ediyoruz. İnşallah buna benzer hadiseler, olaylar bir daha yaşanmaz. Bu olayların yaşanmış olması, bizim bu bölgedeki çalışma azmimizi, gayretimizi daha çok artırdığı gibi eli kanlı terör örgütünün, PKK’nın ve diğer uzantılarının bu bölgede ne kadar haince davranışlar içerisinde olduğunu bir kere daha apaçık ortaya koymuştur. Ben bu operasyonu yaparak terör örgütü mensuplarının etkisiz hale getirilmesini sağlayan başta Siirt Valimize, İl Jandarma Komutanımıza, operasyonu birinci derecede gerçekleştiren jandarma personeline, özel harekat personellerimize teşekkür ediyor, ellerine sağlık diyorum. Sağ olsunlar” ifadelerini kullandı.

“Patlayıcının patladığı ilk etapta ne olduğunu anlayamadık”
EYP’nin patlaması ile ilk anda ne olduğunu anlayamadıklarını anlatan Vali Yardımcısı Kocabey, şöyle devam etti:
“Suikast girişiminin tam olduğu esnada, aracımıza yönelik yola döşenen el yapımı patlayıcının patladığı anda ilk etapta ne olduğunu anlayamadık. Birkaç saniye bir şaşkınlık, ne olduğunu anlayabilme çabasıyla geçti ama öndeki koruma arkadaşımızın ‘bomba patlattılar’ sesiyle biz kendimize geldik. O esnada araç durmak üzeriydi, ben de şoför arkadaşımıza dedim ki ‘sakın durmayalım basıp gidelim’ şeklinde bağırdığımı hatırlıyorum. O esnada arkadan silah seslerini duyduk. Çok fazla sayıda silah seslerini duyduk. Terör örgütü üyeleri bombalama yaptıktan sonra çapraz ateşe almak suretiyle zararın boyutlarını daha da fazla olacak şekilde ellerinden geleni yapma gayreti içerisinde oluyorlar. Bunu düşünen özel hareket polislerimiz, soğukkanlılıkla terör örgütünün pusulanma yapabileceği ihtimali ve muhtemel yerlere yönelik ateşler yaparak tedbir aldılar. Daha sonra sağ salim aşağıya vardık. Tabi o esnada valimiz olayı duymuşlar, telefonla arayıp kısa bir sürede ilçemize intikal ettiler. Orada biz askerlerimizle birlikte hastaneye gittik.”

“Ailem suikastı televizyondan öğrendi”
Ailesinin suikastı televizyondan öğrendiğini ve panik yaşadıklarını kaydeden Kocabey, “Annem, babam ve eşim memleketteydiler, evde değildiler. Onların televizyondan duyma ihtimalini düşünerek erkenden arayıp böyle bir hadisenin olduğunu, ama çok şükür bir sağlık sorunumuzun olmadığını, herhangi bir yara bere olmadığını ve böyle bir şey duyarlarsa endişe etmemeleri gerektiğini söyledim. Zaten ben telefon açmadan duymuşlar, televizyonda görmüşler. Ana yüreği hemen ağlamaya başladı, ‘geleceğiz’ diye bir tepki verdiler. İşte ana yüreği maalesef dayanmıyor” diye konuştu.

“Analarımızın vereceği bu tepki, askerimizin sıktığı mermiden belki daha tesirli oluyor”
Diyarbakır’da HDP binası önünde eyleme devam eden annelerin gösterdiği tepkinin askerlerin sıktığı mermiden daha tesirli olduğunu vurgulayan Kocabey, “Bugün görüyoruz Diyarbakır’daki analarımız da çocuklarını, evlatlarını bu terör örgütüne kaptırmışlar. Onlarda orada çocuklarını kurtarabilmek adına terör örgütünün eline düşmüş, onların kandırmasıyla, tehdidiyle, zorla terörist haline getirilmiş o insanları oradan kurtarmak için, o örgütün elinden kurtarmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Allah yardımcıları olsun. Bu da bize şunu gösteriyor; bu eli kanlı terör örgütünün hiçbir duygu düşünceye, insani bir duyguya sahip olmadığını, insanların çocuklarını, gözbebeğini, geceleri saatlerce başında durarak büyüttükleri evlatlarını göz göre göre tereddütsüz ölüme süren insanların elinden kurtarmak için çaba ve gayret gösteriyorlar. Bu annelerimizin yapmış oldukları bu protesto veya bu çabayı, gayreti tebrik ediyorum. Başına böyle hadise gelmiş bütün annelerin bu şekilde yapmaları gerektiğini düşünüyorum. Analarımızın vereceği bu tepki onlara askerimizin sıktığı mermiden belki daha tesirli oluyor. Bu örgütün çökmesi, toplumun içerisinde erimesi, bitmesi adına çok etkili olduğunu düşünüyorum. İnşallah o çocuklarımız da bir an evvel terör örgütünün ellerinden kurtulur, annelerine kavuşur diyorum” ifadelerini kullandı.

“Terör örgütüne katıldıktan sonraki ömrü 5-6 yılı geçmiyor”
Yaklaşık 5-6 yıldan beri bölgede görev yaptığını ve örgüte katılım sağlayanların ömrünün 5-6 yılı geçmediğini aktaran Kocabey, “Yaklaşık 5-6 yıldır bu bölgede çalışıyoruz. Biz şunu gördük; bir terör örgütü mensubunun terör örgütüne katıldıktan sonraki ömrü 5-6 yılı geçmiyor. Bir çocuk küçük yaşta terör örgütüne katılıyor, en fazla o şartlarda 5-6 yıl yaşayabiliyor. Ya kolluk kuvvetimiz onları etkisiz hale getiriyor ya açlıktan, hastalıktan ölüyor veya kendi içlerinde kendi kendilerini infaz etmek suretiyle o çocukları oralarda öldürüyorlar. Bugün bu şekilde suikast girişimleriyle o gün bizim önümüze çıkmışlardı. Çoğu zaman askerimizin, polisimizin önüne böyle eylemlerle çıkan hiç kimsenin bu yaptığı yanına kar olarak kalmıyor. Eninde sonunda, askerimiz ve polisimiz gerekeni yapıyor. Ya etkisiz hale getiriyor ya canlı yakalayıp adaletin eline teslim ediyor. Bu da bize şunu gösteriyor. Bu terör örgütü mensuplarının 3-5 seneden fazla yaşama gibi bir şansları yok. Önlerinde koca bir ömür varken neden böyle bir yolu tercih ediyorlar, neden dağlarda bir hayvan gibi yaşamayı tercih ediyorlar? Bunu normal bir insanın aklının, hafızasının alması mümkün değil. Maalesef bu böyle oluyor” dedi.

“Terör örgütü, toplumun içerisindeki uzantılarıyla bu gençlerimizi kandırıyor”
Terör örgütünün gençleri boş vaatlerle kandırarak ölüme sürüklediğini kaydeden Kocabey, “Bu terör örgütü toplumun içerisindeki uzantılarıyla gençlerimizi kandırıyorlar. Bazen parayla kandırıyorlar, bazen daha farklı şeylerle, onların iyi niyetlerini suistimal ederek kandırıyorlar, boş vaatlerde bulunuyorlar. Dağa götürüyorlar ama 3-5 sene gibi kısa bir süre içerisinde o gencecik çocuklar maalesef öldürülüyor. Buna çok üzülüyoruz, ama bizim buradan gençlere çağrımız; önlerinde çok uzun bir ömür var. Böyle kendilerini kanunsuz ve örgütün işlerine yönelik bazı çağrılarda bulunan kişilere kanmasınlar. Okuyup kendi ailesine, kendi çocuklarına, kendi kardeşlerine faydalı olmaya, vatanına, milletine, devletine faydalı olmaya çalışan birer genç olsunlar diye tavsiyede bulunuyorum” şeklinde konuştu.