Ülkemizde daha çok çocukları etkisi altına alan, Strep- A baktersi kaynaklı ilk ölümün 3 yaşındaki Aras Sönmez’in Ankara’da hayatını kaybetmesi ile endişeler başladı. Son zamanlarda hastanelerin dolmasına sebep olan bakteri ile ilgili açıklamalar da bulunan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Abdullah Sert, “Strep A virüsü yeni veya mutasyon geçirmiş bir bakteri değil tedavisi olan bir bakteri. Biz Strep A bakterisinden korkmuyoruz, onun vücutta geliştirdiği komplikasyonlardan korkuyoruz” dedi.
Strep- A bakterisi hakkında uzman isim uyarılarda bulundu
Ülkemizde oldukça yaygın görülmeye başlanan Strep-A virüsü hakkında Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Abdullah Sert açıklamalarda bulundu. Sert, "Biz Strep- A bakterisinden korkmuyoruz, onun vücutta geliştirdiği komplikasyonlardan korkuyoruz” dedi.
Dünyada ilk ölümün İngiltere de 13 çocuğun hayatını kaybetmesi ile başladı. Türkiye'de ise 3 yaşında ki Aras Sönmez’in bu bakteriye bağlı olarak hayatını kaybettiği açıklanmasının ardından halk endişeye kapıldı. Vatandaşlarda yeni bir salgına neden olur mu tedirginliğine neden oldu. Uzmanlar bakterinin yeni görülmediğini ve uzun zamandır bilinen bir bakteri olduğunu ve erken teşhisle birlikte penisilin grubu antibiyotiklerle kolaylıkla tedavi edilebileceğini belirtiyor.
"Solunum yoluyla bulaşan bir bakteri"
Hastalıkla ilgili açıklamalar da bulunan Biruni Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Abdullah Sert, Strep A yani halk arasında bilinen adıyla Beta bakterisinin yeni ortaya çıkan bir bakteri olmadığını belirtti. Sert, “Öncelikle BETA mikrobunun ne olduğundan bahsedecek olursak bu yeni ortaya çıkan bir bakteri değil. Daha önceki yıllarda da çok eskiden beri bildiğimiz bir bakteri a grubu Streptokok dediğimiz ve klasik olarak BETA mikrobu olarak ta adlandırdığımız bir mikrop. Sıklığında bir artış oldu. Bu artışın olma sebebi son 3 yıldır Covid’den ötürü izolasyon önlemleridir. Maskeyle beraber çocukların son 3 yılda neredeyse bu mikroba hiç maruz kalmamaları sebebiyle buna bağlı olarak artış var. Bir mutasyon ya da ölüm riskinin artması ve bir hastalığa dönüşmesi söz konusu değil. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de bir artış var. Çünkü Covid'in bitmesi, sosyal izolasyonun ortadan kalkması ve okulların açılmasıyla beraber artış görüldü. Çünkü bu solunum yoluyla bulaşan bir bakteri. Özellikle 3-4 yaş üzeri çok sıklıkla gördüğümüz bir boğaz enfeksiyonu. Esasında Türkiye’de de bu anlamda bir sıklığının arttığından bahsedebiliriz” dedi.
Bakterinin görülme sıklığının artması kış aylarında görülen Covid, İnfluenza ve RSV gibi virüslerin bağışıklık sistemini çökertmesinden kaynaklı olduğunu belirten Dr. Sert, bu nokta çocuklar da yüksek düşmeyen ateş ve bunun yanında boğaz ağrısı ya da yutma güçlüğü gibi belirtiler varsa mutlaka bir doktora başvurulması gerektiğini kaydetti.
Bakterilerin bağışıklık sistemi zayıflamış bireylerde daha fazla enfeksiyon yaptığını aktaran Sert, “Bakterinin sıklığının artması ve özellikle kış aylarında görülmesinin sebebi Covit, İnfluenza, RSV gibi virüslerin bağışıklık sistemini çökertip buna bir yol hazırlaması. Bakteriler özellikle bağışıklık sistemi zayıflamış bireylerde daha fazla enfeksiyon yapar. Bu sebeple virüs enfeksiyonları arttıkça bakteriyel enfeksiyon sıklığının da bu dönemlerde belli dönemlerde arttığını görüyoruz. Ateş yüksekliği özellikle kış dönemi için bütün çocuklarda bir enfeksiyon bulgusu olarak değerlendirilir. Eğer BETA mikrobu üzerinde konuşacak olursak çok yüksek bir ateş, baş ağrısı, yutma güçlüğü ve bazı çocuklarda karın ağrısı, ishal gibi bulgular olabilir. Eğer yüksek ve düşmeyen bir ateş varsa buna eşlik eden bir boğaz ağrısı ya da bir yutma güçlüğü varsa mutlaka bu çocukların muayene edilmesi gerekiyor” açıklamasında bulundu.