Süper Mavi Kanlı Ay tutulması ne zaman olacak?
Süper Mavi Kanlı Ay tutulması ne zaman olacak? Vatandaşların merakla beklediği bu doğa olayı, internet kullanıcıları tarafından da araştırılıyor. Bu tutulma en iyi izleneceği yer ise ABD'nin batı yakası başta olmak üzere Güneydoğu Asya ülkeleridir. Ay, Dünya'ya en çok yaklaştığı noktada olacak ve bu 360 bin 198 kilometreye kadar düşecek. NASA, Ay'ın 14 kat daha büyük ve yüzde 30 daha parlak görüneceğini açıkladı. Güneşş ışınları Dünya'nın atmosferinden geçerek Ay'a kırmızı rengini veriyor. Peki, Süper Mavi Kanlı Ay tutulması ne zaman olacak? Nasıl seyredilecek? Detaylar haberimizde...
Bu doğa olayıyla ilgili OMÜ'den açıklama geldi. OMÜ Gözlemevi sorumlusu Selami Kalkan, ""2018 yılında üç güneş tutulması ve iki ay tutulması olacaktır. Bu tutulmalardan sadece 27 Temmuz 2018’de gerçekleşecek olan 'Tam Ay tutulması' Türkiye’den izlenebilecektir. 31 Ocak 2018’de olan Tam Ay tutulması; Kuzey Amerika, Büyük Okyanus, Rusya, Asya ve İskandinavya’nın kuzeyinde gözlenebilecektir. Bu tutulma Türkiye saatine göre 13:49-19:10 arasında gerçekleşecek olup, Türkiye’den gözlenemeyecektir" dedi. Ay'ın kızıl görüntüye bürüneceği bu olay internet kullanıcıları tarafından merakla araştırılıyor. Bu konuyu detaylı şekilde araştıran vatandaşlarımız için bilgileri derlemeye çalıştık. Bugünkü dolunayı üç şey ayrıca özel kılıyor. Peki, Süper Mavi Kanlı Ay tutulması ne zaman olacak? Nasıl seyredilecek? Detaylar haberimizde...
SÜPER KANLI MAVİ AY TUTULMASI NE ZAMAN?
Türkiye'den bakıldığında Dünya'nın gölgesi Ay'ın neredeyse yarısının üzerine düşmüş şekilde görülecek. Bugünkü dolunayı üç şey ayrıca özel kılıyor. Akşam Ay her zamankinden daha parlak bir renge bürünecek, hafif kırmızı görünecek ve "mavi" olacak. Tutulmanın en iyi izleneceği yerler ise ABD'nin Batı yakası ve Güneydoğu Asya ülkeleri.
Bu akşam Ay, Dünya'ya en çok yaklaştığı noktada olacak. Ay ile Dünya arasındaki mesafe 360 bin 198 kilometreye kadar inecek.
Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) yetkilileri, Süper Ay esnasında Ay'ın normalden daha büyük ve yüzde 14 daha büyük ve yüzde 30 daha parlak görüneceğini söylüyor.
Süper Ay, akşam Dünya'nın gölgesinde kalacak. Bu da Ay'ın hafif kızıl bir renge bürünmesini sağlayacak. Bu olaya "Kanlı Ay" deniyor.
Güneş ışınları Dünya'nın atmosferinden geçerek Ay'ın yüzeyine indiğinde bu kırmızı rengi veriyor.
ÖMÜ'DEN AÇIKLAMA
Kamuoyuna "Süper Kanlı Ay Tutulması" tanımıyla yansıyan olaya ilişkin Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Gözlemevi'nden bir açıklama yapıldı. Açıklamada, "Kanlı Ay Tutulması diye bir kavram yoktur. Zaten her tutulma sırasında gerçekleşen kızıl ay imgesi biraz daha belirginleşir" denildi.
OMÜ Gözlemevi sorumlusu Selami Kalkan'ın yaptığı açıklama şöyle:
"2018 yılında üç güneş tutulması ve iki ay tutulması olacaktır. Bu tutulmalardan sadece 27 Temmuz 2018’de gerçekleşecek olan 'Tam Ay tutulması' Türkiye’den izlenebilecektir.
31 Ocak 2018’de olan Tam Ay tutulması; Kuzey Amerika, Büyük Okyanus, Rusya, Asya ve İskandinavya’nın kuzeyinde gözlenebilecektir. Bu tutulma Türkiye saatine göre 13:49-19:10 arasında gerçekleşecek olup, Türkiye’den gözlenemeyecektir.
Basında ve sosyal medyada 31 Ocakta gerçekleşecek olan Ay Tutulması, 'Kanlı Ay Tutulması' olarak yansıtılır fakat 'Kanlı Ay Tutulması' gibi bir kavram yoktur. Ay Dünya’ya biraz daha yakın olduğu için gezegenimizin gölgesi zaten her tutulma sırasında gerçekleşen 'kızıl ay' imgesini biraz daha belirginleştirir. Aslında bütün Ay tutulmaları için 'kanlı' sıfatını kullanabilirsiniz. Normal bir insan gözü, sıradan bir Ay tutulması ile, kanlı Ay tutulması arasındaki renk farkını, hatta Ay’ın büyüklük farkını ayırt edemez."
AY
Ay, Dünya'nın tek doğal uydusudur. Güneş Sistemi içinde beşinci büyük doğal uydudur. Dünya ile Ay arasında ortalama merkezden merkeze uzaklık 384.403 km, yani Dünya'nın çapının yaklaşık otuz katı kadardır. Ay'ın çapı 3.474 km'dir, bu da Dünya çapının dörtte birinden biraz fazladır. Dolayısıyla Ay'ın hacmi Dünya'nın hacminin %2'sidir. Kütlesi Dünya kütlesinden 81,3 kat daha düşüktür. Yüzeyinde kütle çekim etkisi yer çekiminin yaklaşık %17'sidir. Ay, Dünya'nın yörüngesinde bir turunu 27 gün 7 saatte tamamlar. Dünya, Ay ve Güneş geometrisinde görülen periyodik değişimler sonucunda her 29,5 günde tekrar eden Ay'ın evreleri oluşur.
Ay, insanların üzerine iniş yaparak yürüdükleri tek gökcismidir. Yerçekiminden kurtulup uzaya çıkan ve Ay'ın yakınından geçen ilk yapay nesne Sovyetler Birliği'nin Luna 1 uydusudur. Ay yüzeyine çarpan ilk insan yapısı nesne Luna 2 uydusudur. Normalde görünmeyen Ay'ın öteki yüzünün ilk fotoğraflarını ise Luna 3 uydusu çekmiştir. Bu üç uydu da 1959 yılında uzaya fırlatılmıştır. Ay yüzeyine ilk yumuşak iniş yapabilen uzay aracı Luna 9, ve Ay yörüngesine giren ilk insansız uzay aracı da Luna 10'dur. Bu iki uydu da 1966'da uzaya fırlatılmıştır. ABD'nin Apollo programı 1969 ve 1972 yılları arasında altı başarılı inişle, günümüze kadar insanlı görevleri başaran tek uzay programıdır. Ay'ın doğrudan insanlar tarafından incelenmesine Apollo programının bitişiyle son verilmiştir.
AY YÜZEYİ
Ay, Dünya'nın yörüngesinde eş zamanlı olarak dönmektedir, yani her zaman aynı yüzü Dünya'ya dönüktür. Ay'ın oluşumunun başlarında dönüşü yavaşladı ve Dünya'nın kütlesi nedeniyle oluşan gelgit deformasyonlarına bağlı sürtünme etkilerinin sonucu olarak günümüzdeki konumunda kilitlendi.
Çok uzun zaman önceleri Ay daha hızlı dönerken, gelgit tümseği Dünya-Ay hattının önünde dönüyordu. Çünkü gelgit tümsekleri yeteri kadar hızlı olarak Dünya ile aynı hatta gelemiyordu. Bu hattın dışına çıkan tümsek nedeniyle oluşan tork Ay'ın dönüşünü yavaşlattı. Ay'ın dönüşü yörünge hızına denk gelecek kadar yavaşladığında gelgit tümseği Dünya'nın tam karşısına geldi ve bu nedenle tork ortadan kayboldu. İşte bu nedenden ötürü Ay, Dünya yörüngesinde döndüğü hızla kendi çevresinde de döner ve Dünya'dan her zaman Ay'ın aynı yüzü görünür.
Ay'ın göründüğü açının küçük değişimleri (Ay sallantısı) nedeniyle Ay yüzeyinin %59'u görünür.
Ay'ın Dünya'ya karşı olan yüzünden Ay'ın görünen yüzü, diğer tarafına da Ay'ın öteki yüzü denir. Öteki yüz Ay'ın karanlık yüzü ile karıştırılmamalıdır. Ay'ın karanlık yüzü herhangi bir anda Güneş tarafından aydınlatılmayan yarıküresidir. Ayda bir kere bu yüz yeniay safhasına Ay'ın görünen yüzü olur. Ay'ın öteki yüzü ilk olarak 1959'da Sovyet uzay sondası Luna 3 tarafından fotoğraflandı. Ay'ın öteki yüzünün ayırt edici özelliklerinden biri Ay denizi (Latince: (mare, çoğulu maria) adı verilen düzlüklerin hemen hemen hiç olmamasıdır.
KÖKENİ VE JEOLOJİK EVRİMİ
Oluşumu
Ay'ın oluşumunu açıklayan çeşitli varsayımlar önerilmiştir. Ay'ın Güneş Sistemi'nin oluşumundan 30-50 milyon yıl sonra, günümüzden 4,527 ± 0.010 milyar yıl önce oluştuğuna inanılmaktadır.
Bölünme kuramı - Ay'ın oluşumu hakkında ilk düşünceler Ay'ın merkezkaç kuvvetler nedeniyle yerkabuğundan koparak ayrıldığı ve gerisinde Büyük Okyanus çukurunu bıraktığını önermiştir. Bu bölünme kavramı Dünya'nın başlangıç dönüsünün çok büyük olmasını gerektirir. Ayrıca bu bölünme sonucu oluşan yörünge Dünya'nın ekvator düzlemini izlemek durumunda olacaktı ama böyle değildir.
Yakalama kuramı - Diğerleri Ay'ın başka bir yerde oluştuğunu ve Dünya'nın yörüngesine yakalanarak girdiğini düşünmüşlerdir. Ancak bu yakalamanın gerçekleşebilmesi için gerekli olan koşulların, örneğin enerjiyi sönümleyebilmek için Dünya'nın geniş bir atmosferinin olması gibi, oluşması mümkün değildi.
Birlikte oluşum kuramı - Birlikte oluşum varsayımı Dünya ile Ay'ın gezegen öncesi buluttan aynı zamanda ve yerde birlikte oluştuklarını önerir. Bu varsayımı göre Ay, Dünya'nın oluştuğu maddelerin çevresindeki maddelerden oluştuğu düşünülür. Bazıları bu varsayımın Ay üzerinde metalik demirin azlığını açıklayamadığı için doğru olmadığını belirtmiştir.
Bu varsayımların önemli bir açığı Dünya ve Ay sisteminin yüksek açısal momentumunu kolayca açıklayamamalarıdır.
Dev çarpma kuramı - Günümüzde, Dünya ve Ay sisteminin oluşumunu dev çarpma kuramının açıkladığı bilim çevrelerince geniş kabul görmüştür. Bu varsayıma göre Dünya'nın oluşumundan önce, Mars büyüklüğünde bir gökcisminin çarparak Dünya yörüngesine Ay'ı oluşturacak kadar yeterli miktarda madde saçmış olmasıdır. Gezegenlerin, küçük ya da büyük parçaların birikmesi sonucu oluştuğuna inanıldığı için bunun gibi dev çarpma olaylarının birçok gezegeni etkilediğine inanılmaktadır. Bu çarpmayı simüle eden bilgisayar modelleri hem Dünya ve Ay sisteminin yüksek açısal momentumu ve Ay çekirdeğinin küçüklüğünü açıklayabilmektedir. Bu kuram ile ilgili cevabı bulunmamış sorular arasında Dünya öncesi kütle ile buna çarpan gökcisminin göreceli boyutları ile bunlardan çıkan maddenin ne kadarının Ay'ı oluşturduğudur.