Suudi petrol şirketi Aramco'yu ABD vurdu...

Takvim Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ergün Diler, Suudi petrol şirleti Aramco'ya yapılan drone saldırısı ile ilgili dikkat çeken iddialarda bulundu.

Diler, köşesinde bahse konu saldırının arkasında ABD'nin olduğunu iddia ederek, Prens Selman'ın da saldırıdan haberinin olduğunu yazdı.

İşte Diler'in dikkat çeken o yazısı...

Drone bir dakika
GEÇTİĞİMİZ günlerde ABDDERİN PENTAGON'un İran'ı kullanarak bölgeyi ateşe verebileceğini, yeni sistemi oturtmak için büyük savaştan çekinmeyeceğini, bunu ciddi ciddi düşündüklerini aktarmıştım. Bu ihtimal korkunç da olsa masada hala...
ARAMCO!
Hakkında ne kadar kalem oynatıldı bilemeyiz. Saldırıya uğradı! Olacak iş değil ama oldu.
DRONE'lar kullanıldı ve YEMEN'deki savaşın bir tarafı olan HUSİLER geldi vurdu. Ve ardından da "Saldırılarımız devam edecek" uyarısı yaptı... Haliyle petrol fiyatları YÜZDE 20 arttı!
Peki nasıl okuyacağız bu saldırıyı...
İlk şıkka yoğunlaşalım bugün...
Akla en yatkını bu çünkü...
Şimdi öncelikli olarak Husiler, Şii ve İran destekli. Bunu bilmeyen yok! Ancak bilinmeyen var! O da HUSİLER'in içindeki çok önemli bir kolun PENTAGON kontrolünde olması... Yemen'deki Husiler'in en etkili örgütü Ensarullah, İran destekli.
Ancak ARAMCO'nun iki önemli petrol yatağına saldırı düzenleyen Ensarullah değil ki! Saldırıları üstlenen Husiler'in askeri sözcüsü Yahya Seri, gerçekten ABD düşmanı mı? Yoksa çok iyi kurgulanmış bir sistemin en önemli Washington parçası mı?
Bu soruyu BATI'da soran çok.
Yazan da...
Gelin isterseniz ilginç birkaç detaya bakalım. Önemli çünkü...
Saldırıya uğrayan bölge ARAMCO'nun Abqaiq ile Hujrat Khurais'teki petrol tesisleri. Yani Basra Körfezi'ne sınır ve karşısı İran. Şimdi iddialara göre Husiler, 10 tane DRONE'u havalandırdı, bin kilometre uçurdu ve Abqaiq'deki tesisleri vurdu. Amerika Birleşik Devletleri'nin Suudi Arabistan'da resmi olarak 5, ancak gerçekte 9 askeri üssü var. Gizli üslerden biri de ZAHRAN'dadır! Dammam ve El Huber çevresi yani... Yani saldırıya uğrayan tesise 45 kilometre mesafede. Husiler, bin kilometre DRONE uçuracak teknolojiye henüz sahip değiller... Yapıldığını farz edelim, bin kilometre uçuracakları 10 DRONE, hiçbir Amerikan üssü ve uyduları tarafından fark edilmedi.
DRONE UÇURSALAR BİLE GÖRÜNMEMELERİ MÜMKÜN MÜ? Değil elbette... Doğru mu?
Doğru!
Açalım o zaman biraz daha...
ABD, bu saldırıyla çok önemli bir planı başlattı. Petrol fiyatlarının yüzde 19.50 artması, Çin'i köşeye sıkıştıracak bir hamle. Çin, şimdi ürettiği her ürün için yüzde 20 kayıp yaşayacak. Ayrıca, bu saldırı eski saçma planı da bitirdi. Basra Körfezi'ndeki Amerikan gemisine İran'dan yapılacak bir saldırının kısa sürede bir aldatmaca olacağını kabul eden Pentagon, Husiler üzerinden İran'ı suçlayacak. ABD Başkanı Trump ve Dışişleri Bakanı Pompeo, açıklamalarında İran'ı hedef seçti bile.
ABD Dışişleri Bakanı Pompeo anında "Dünya enerji arzına yönelik eşi görülmemiş bir saldırı" yorumu yaptı.
Saldırı zamanlama açısından da önemliydi.
Türkiye'de gerçekleşen Erdoğan- Putin ve Ruhani görüşmesinden önce bu durumun yaşanması da tesadüf değil. Çin'in petrol fiyatlarındaki artışla yaşayacağı problem ortadaydı.
Saldırıyla bölgeyi ayağa kaldırmak isteyen ÜÇ ÜLKENİN DE ARASINA YENİ BİR SORUN ENJEKTE EDİLİYORDU. Bu da netti!
Prens Selman, saldırıyı biliyordu.
Saldırıyla ilgili ortaya çıkan görüntülerin bazı kısımları aldatmaca.
Aslında petrol üretimini durduracak kadar büyük bir operasyon değildi bu.
Ama öyle gösterilmesi gerekiyordu.
Pentagon bunu başardı.
Şimdi Erdoğan-Putin ve Ruhani görüşmesinde ne karar alınırsa alınsın, Avrupa Birliği için bu belli ölçülerde yok hükmünde olacak. Çünkü Ruhani yani İran, petrol fiyatlarını yüzde 20 arttıracak bir saldırının merkezinde gösterildi. Yani artan fiyatlar ÇİN gibi AVRUPA'yı da vuruyordu.
Yemen'de eski Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih'in başlattığı akım İran karşıtı. Bu durum Husiler içinde de büyük sıkıntıya neden oldu.
Önceden anlaştıkları pek çok konu vardı. İran da bu durumun farkında.
ABD, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan üzerinden bu çatlağı genişletip, kendi alanını genleştirdi. İran bu konuda attığı tüm adımların başarısızlıkla sonuçlanmasına anlam veremese de, büyük oyunun önemli bir detayında yenilgiyle tanıştı.
Şimdi İran petrol fiyatlarının artışından kazançlı çıkması gerekirken, uygulanan ambargolar nedeniyle ağır darbe yedi.
Rusya, burada en kazançlı çıkan ülke oldu. Petrol fiyatının yüzde 20 civarındaki artışı, Çin'i ne kadar vurduysa, Rusya'yı o kadar güçlendirdi. Dikkat ederseniz, bu saldırılar ve petrol fiyatındaki artış nedeniyle Rusya'dan ciddi bir tepki yok. Kremlin Sözcüsü Peskov, "Bu saldırılar enerji piyasasını etkiler" dedi.
İlkokul öğrencisinin bile anladığı bu açıklamayı yapmak için Kremlin'de olmak gerekmez ki! Rusya bu durumdan çok memnun. Neden olmasın ki?
Rusya'daki piyasalar, ARAMCO'ya yapılan saldırılar nedeniyle değer kazandı. Birçok Rus şirketi bir gecede yüzde 10 büyüdü. Washington ile Moskova ne kadar karşı karşıya gelirse gelsin son tahlilde hep birbirlerinin çıkarlarını koruyor. İşte Rusya'yı hedef alan Pentagon, bir gece de ARAMCO merkezli saldırılarla Rusya'ya 100 milyar dolarlık bir hediye sundu. SOĞUK SAVAŞ DÖNEMİNDE ASLA DÜŞMAN DEĞİLLERDİ. Şimdi olan biten gerçek mi? Arada düşmanlık var mı?
İyi düşünmekte yarar var!
Hatta şu noktaya dikkat etmekte de büyük fayda var!
ARAMCO saldırısından önce, Amerikan medyası ilginç bir iddia ortaya attı. Kaynak PENTAGON'du!
"KREMLİN'deki AMERİKAN CASUSU GERİ ÇEKİLDİ" diye manşetler atıldı. Acaba ARAMCO saldırısından önce ABD ile RUSYA'nın karşı karşıya olduğu ve düşman algısının büyütülmesi mi gerekiyordu. Gerçekten ortada bir casus var mıydı! Sanırım yoktu. Ama iki dev kavga görüntüsü vermeliydi!
Washington ile Moskova kavga ediyor birbirlerinin ayaklarına basıyor ancak ikisi de kazanıyordu! Bu garipti doğrusu!
Geçen ay petrol üretimini arttırmayı planlayan Rusya, bu adımı neden atmadı. Taleplerin artmasına rağmen bu sözünü yerine getirmedi.
Çünkü onlar da aynı Selman gibi saldırının bir gösteriden ibaret olduğunu biliyordu ve bekliyordu. İran hedef. Rusya her ne kadar İran'la yakın gibi dursa da ona uygulanan ambargodan son derece mutlu. ABD ile Türkiye'nin Suriye sorunundan dolayı karşı karşıya gelmesinden de mutlu. Suriye'de kaosun bitmesini istemeyen iki ülke var. Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri... O nedenle bölgede kaosun sona ermesinin mümkün olmadığını herkesin anlaması gerekiyor. Onlar istemediği sürece bitmez! İsteseler 1 ay içinde oralara bahar gelir. Ama asla istemezler! Abartarak yazalım.
BATI'da yazılıyor çünkü... Örnek şu..
ABD ile Türkiye, Suriye için 200'e yakın görüşme yaptı. Elde hiçbir şey yok. Türkiye ile Rusya, Suriye konusunda 300'e yakın görüşme yaptı. Ortada yine hiçbir sonuç yok.
ABD ile Rusya, Suriye'de çözüm için kaç görüşme yaptı. Sadece 3...
O nedenle Suriye'nin daha doğrusu bölgenin gelecek 10 yılı da karanlık.
Husiler'in ARAMCO saldırısı mı?
Güldürmeyin! O da bölgedeki kaosu daha da arttırmak için bir sahte bayrak operasyonuydu. OLAN BİTEN BU!
Tiyatro oynanırken dengeler böyleyken TÜRKİYE'nin tek vücut olması gerekmekte. Tehlike büyük. İki büyük oyuncu sınırın hemen aşağısında. Tartışsalar da anlaşıyorlar. Bizimle asla... Bu nedenle ANKARA'yı anlamak ve yanında yer almak durumundayız. Bu bir siyasi tercih değil... Zorunluluk... Bölgede her şey karanlıkken içerideki huzur çok ama çok değerli... Ama olanlara parti gözlüğünden bakanlara da bir sözüm yok... Gerçek, bölgenin büyük sıkıntıda olduğudur. Bu sıkıntının da bize çok yakın olduğudur!

Suudi petrol şirketi Aramco'yu ABD vurdu... ile ilgili etiketler ABD İran
GÜNÜN VİDEOSU

Bakan Yusuf Tekin'den İmamoğlu'na sert kreş tepkisi:Türkçe okuduğunu anlama konusunda özürlü arkadaş

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, CHP'nin 'belediyelere ait kreşlerin kapatılacağı' iddialarına tepki gösterdi. Meclis'te sorulan kreş sorusu üzerine İmamoğlu'nu sert sözlerle eleştiren Bakan Tekin, "İmamoğlu'nun okuduğunu anlama problemi var. Türkçe okuduğunu anlama konusunda özürlü bir arkadaş. Türkçe kursu almasını tavsiye ederim" dedi.