Tarihin en büyük seks skandalı mı?
500 kadın! Dile kolay 500’den fazla kadın aynı adamın cinsel tacizine veya tecavüzüne uğradığını söyledi. Ve ben bu adamla tanıştım, hatta röportaj yaptım.
Üstelik adamın kendi kızı da 10 yaşındayken başlayan tecavüzleri anlatmış, 14 yaşındayken hamile kaldığını söylemiş.
Dertlerine derman arayan kadınların bedenleri inanç üzerinden sömürüldü yine.
Tarihin en büyük seks skandalı şu anda Brezilya’da yaşanıyor olabilir. Brezilya’nın yanı sıra Almanya, Avusturya, Belçika, ABD, Bolivya, İsviçre ve Hollanda’dan kadınlar taciz veya tecavüz iddialarını dile getirdi. Şifacının cinsel saldırısına uğradığını açıklayan kadınların sayısı her gün artıyor. Türkiye’den kadınlar da olabilir çünkü her yıl yüzlerce Türk de bu şifacıyı ziyaret ediyor.
30 RUHA KANALLIK EDEN MEDYUM
John of God (Tanrı’nın John’u) lakabıyla maruf Joao Teixeira de Faria yaşayan en ünlü medyum/şifacı olarak anılıyor. Brezilya’nın Abadiania isimli küçük kasabasında yaşayan Faria’nın iddiası Kral Süleyman dâhil 30’dan fazla doktorun ve azizin ruhlarına kanallık ettiği.
Yaptığı psişik ameliyatlarla amansız dertleri iyileştirdiği iddia edilen Faria’nın ameliyat ettikleri arasında Peru devlet başkanı, Brezilyalı bakanlar, bir programının tamamını ona adayan televizyon yıldızı Oprah Winfrey de var. Cinsel saldırı skandalı kopunca en çok eleştiri alanlardan biri de onu dünyaca şöhret yapan Oprah Winfrey oldu.
HOLLANDALI KOREOGRAF BAŞLATTI
Bu çok uluslu, küresel cinsel saldırı skandalının ortaya çıkmasını sağlayan ise Hollandalı bir koreograf…
E-mail yoluyla temas kurduğum Zahira Lieneke Mous, geçtiğimiz mayıs ayında Facebook duvarında 3 yıl önce John of God’ın tacizine uğradığını yazmış. Bunu yazma nedeni ise o sıralar Brezilya’da kopan başka bir seks skandalı.
“Brezilyalı guru Prem Baba’nın iki kadına ki biri evli cinsel saldırıda bulunduğu ortaya çıkmıştı. Ben de 3 yıldır herkesten gizlediğim tacizi Facebook duvarıma yazdım. Pek çok yorum yapıldı ve herkes arkadaşlarına benim paylaşımımı iletti” dedi Zahira.
Bu paylaşımın ardından Faria’yla ilgili araştırma yapan internet sitesi Globo, Zahira’yı buluyor. İsminin açıklanmasına izin veren tek kurban Zahira oluyor.
Televizyon programı Conversa com Bial ise 3 ay süren araştırmanın ardından Faria’nın cinsel saldırılarına uğramış 11 kadınla röportaj yapıyor. Sadece 4 röportaj yayımlandıktan sonra yasal soruşturma başlıyor, Faria kaçıyor ve peş peşe yüzlerce kadın medyumun cinsel saldırısına uğradığını açıklıyor.
ÖZ KIZINI HAMİLE BIRAKTI
Yaklaşık 10 gün ortalarda görünmeyen Faria, geçtiğimiz hafta sonu teslim oldu. Faria suçlamaları reddetse de Brezilyalı yetkililer suçu işlediğine dair çok sağlam kanıtlar olduğunu açıkladı.
Faria daha önce ruhsatsız klinik işletmek gibi suçlardan gözaltına alınmış ve tutuklanmıştı. Bundan 10 yıl önce başka bir kadının cinsel saldırı iddiası olmuş ancak kanıt yetersizliğinden dava düşmüştü.
Bu korkunç olaylar dizisinde en fenası ise öz kızının açıklamaları. Bir gazeteciye verdiği video röportaj 2016 yılında kaydedilmiş. Babasının “Biz geçmiş yaşamda sevgili olmuş iki ruhuz” diyerek 10 yaşındayken kendisine tecavüz ettiğini anlatmış. Kızın öz babasından 14 yaşındayken hamile kaldığını ve düşük yaptığını bu videodan öğreniyoruz.
Ancak gazeteci bu videoyu elinde somut kanıtlar olmadığı (Zahira’ya göre korktuğu/korkutulduğu) için yayımlamamış.
Skandalın ortaya çıkmasının ardından Faria’nın kızına ait bu röportaj da paylaşıldı.
MEVZUU PARA, HER ŞEY İFTİRA
Brezilya’da insanlar ikiye bölünmüş durumda. Kimileri Faria’nın bir şarlatan olduğunu düşünüyor kimileri ise iftiraya uğradığını. Kızının para koparmaya çalıştığı iddiaları da gündemde.
Faria’nın teslim olmadan önce banka hesaplarından 9 milyon dolar çekmeye çalıştığı da başka bir iddia. Uluslararası haber ajansları bu belgeyi gördüğünü de duyurdu.
Abadiania’da Casa (ev) adı verilen merkezde yapılan aramada ise polis 6 ruhsatsız silah ve yüksek miktarda para buldu.
76 yaşındaki medyumun sorgusu sırasında ise bilgisayarların kilitlenmesi, elektrikli araçların bozulması ve sigortaların atması gibi sıra dışı olayların yaşandığı basına yansıdı.
Tüm dünyada konuşulan, Türkiye’de hiç haber olmayan bu dava daha çok su götüreceğe benziyor.
KAHİN VE BEN
Bundan tam 3 yıl önce Abadiania’ya gidip söz konusu kahinin merkezinde 10 gün kaldım. Bu tecrübemi yazdım da.
Öncelikle ben gözümün önünde gerçekleşen herhangi bir mucizeye tanıklık etmedim fakat hastalıklarının iyileştiğini söyleyen çok insanla karşılaştım. Kaldığım süre boyunca sadece 3 gün Faria’yı gördüm. İki kere daha ziyaret etmemi tembihledi. Benim hayatımda şifalanmasını istediğim konularda herhangi bir değişim olmadı.
Röportajı Portekizce konuşan bir tercüman aracılığıyla yaptım. Karşımda sadece yorgun bir adam gördüğümü söyleyebilirim. Davranışlarında bana veya başkasına yönelen olumsuz bir durum yoktu. Küçük bir odada 5-6 kişiydik zaten.
Abadiania kristal yataklarının üzerine kurulmuş bir kasaba. Farklı bir enerjisi var. Oraya giden insanlar görünmez varlıklarla temas kurduklarını söylüyorlar. Ben kendi adıma kuramadım. Ya da zaten ben böyle bir teması istemiyorum galiba.
Faria, iddia ettiği kanallık ve şifa hizmetleri karşılığında bir bedel almıyor. Üzerine kayıtlı maddi hiçbir şey yok. Değerli ve doğal taş işi var ancak tüm faaliyetler oğlunun üzerine.
Casa’ya giden hemen herkese aynı ilaç (pasiflora) yazılıyor. Her hafta 5 bin civarı kişi Casa’yı ziyaret ediyor. Yılda 30 bin adet ilaç yazılsa 600 bin dolar (3.2 milyon TL) yapıyor.
Kutsanmış sular var. Sular hem Casa’daki markette satılıyor hem de kasabadaki iki markette. Hem Casa’daki hem de kasabadaki marketler Faria’nın oğluna ait. Casa’daki markette kristal yataklar, kristaller ve doğal taşlar satılıyor. Çok kaba bir hesapla su, kristal ve değerli taş satışından milyonlarca dolar elde edildiği ortada.
Ayrıca Casa’da çakraların temizlenmesini sağlayan kristal yataklarda 30 dakikalık seans doğru hatırlıyorsam 10 dolar civarındaydı.
Başka bir gelir kalemi –varsa da- ben görmedim.
TÜRKİYE’DEKİ ŞAKLABAN UZANTILARI
Uzun zamandır yazmak istiyordum ancak kimseyi suçlar tonda yazmak istemediğim için kendimi tuttum. Madem bu konu açıldı, John of God’ın Türkiye’deki şarlatan uzantılarına da değinmeli.
Kitaplar yazanlar mı ararsınız, düzenledikleri seyahatlerle insanlara hayatlarının değişeceğini vadedenler mi… Türkiye’de John of God meditasyonları yaptığını iddia edenler de var. Adamın hakkındaki iddialar kanıtlanır kanatlanamaz bilemem ama şunu biliyorum John of God meditasyonu diye bir şey yok. Adamın herhangi bir öğretisi, metodu, dersi, disiplini yok.
Yazık binlerce insan, bu şaklabanlara paralarını ve umutlarını kaptırıyorlar, hayatın kontrolünü ellerine almaktansa bu düzenbazlara teslim oluyorlar.
Ama biz de milletçe böyle düzenbazları, şarlatanları, yalancıları pek seviyoruz, öyle değil mi? Yoksa bu kadar boş, ne yaptığı belli olmayan insanların peşine binlerce, yüzbinlerce insan takılır mıydı?
Bakıyorsun Instagram’da videolarını yüzbinler izliyor. Bakıyorsun kitaplarını yüzbinler satın alıyor.
Allah akıl fikir versin diyorum. Diyoruz da bir türlü bu dua kabul olmuyor.
Bir derdi, bir sıkıntısı varken arayışa düşenler daha bir kırılgan, daha bir istismara açık oluyor. Bunu kimi zaman bir doktor yapabiliyor kimi zaman bir hoca veya medyum. Kadınlar, sadece tek bir şeyi akıllarında tutsunlar:
Tanrı şifayı bir erkeğin penisi üzerinden vermedi, vermeyecek. Böyle verecekse de vermesin! Donup kalmayın. Karşınızda böyle bir talep varsa tacize uğradığınızı hemen anlayın.
ÖNEMLİ NOT: Eğer Türkiye’de tacize uğramış kimse varsa, benimle temasa geçebilirler.