TBMM, Adalet ve Dışişleri bakanlıklarının 2025 yılı bütçeleri TBMM Genel Kurulunda
İYİ Parti Muğla Milletvekili Metin Ergun, "Suriyeli sığınmacıların geri dönüş süreci hızlı ve güvenli bir şekilde işletilmelidir." dedi.
İYİ Parti milletvekilleri, Genel Kurulda, TBMM, Adalet ve Dışişleri bakanlıklarının 2025 yılı bütçeleri üzerinde söz aldı.
YASİN AÇIKLAMA YAPTI
İYİ Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk, bütçenin, yalnızca gelir ve giderlerin toplandığı bir tablo değil, iktidarların millete karşı sorumluluklarını ve önceliklerini yansıtan bir araç olduğunu kaydetti. Öztürk, bu bütçede milletin, işçinin, çiftçinin emeklinin, öğrencilerin olmadığını savundu.
Vatandaşların derin bir ekonomik krizle mücadele ettiğini söyleyen Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Enflasyon, işsizlik, hayat pahalılığı, barınma sorunu, hepsi katlanarak büyüyor. Vatandaşlarımızın artık dayanacak gücü kalmadı. Bir kilo peynirin fiyatı asgari ücretlinin bütçesini zorluyor. Elektrik, doğal gaz ve su faturaları artık birer yıkım haline gelmiş durumda. Kiralar uçmuş, gençler ve aileler ev bulamıyor. İnsanlar, başlarını sokacak bir dam için bankalara ve yüksek faizlere mahkum edilmiş durumda. Hastanelerde yaşanan skandallar, ilaç yokluğu, randevu sistemindeki kaos vatandaşlarımızı çaresiz bırakıyor. İnsanlar en temel sağlık hizmetine erişemiyor. Üniversite mezunları iş bulamıyor. Gençlerimiz yurt dışına gitmek için fırsat kolluyor. Ülkemizin geleceği göz göre göre heba ediliyor. Kadına yönelik şiddet artmış, kadınların işgücüne katılımı ise azalmıştır. Eğitimde fırsat eşitliği sağlanamamıştır."
İYİ Parti Antalya Milletvekili Uğur Poyraz, "Türkiye'de kuvvetler ayrılığının kalmadığını" savunarak, "Adliye saraylarından kimse adalet beklemiyor artık. Tanıdık arıyor ve o tanıdık muhakkak bir şekilde bulunuyor." ifadelerini kullandı.
İYİ Parti Afyonkarahisar Milletvekili Hakan Şeref Olgun, yargı sisteminde cezasızlık kültürünün devam ettiğini ileri sürerek, "Kadına yönelik şiddet, çocuk istismarı ve nefret suçları gibi ciddi suçlarda etkin soruşturma ve kovuşturma süreçleri işletilmemekte, failler çoğu zaman cezasız kalmaktadır. Yargı süreçlerindeki gecikmeler ve adalete erişimdeki engeller hala ciddi bir sorun olarak karşımızda durmaktadır." sözlerini sarf etti.
"ATA YURTLARINA GERİ DÖNMELİDİRLER"
İYİ Parti Muğla Milletvekili Metin Ergun, devletin en önemli stratejik kurumlarından birisi olan Dışişleri Bakanlığına bütçeden ayrılan tutarın yeterli olmadığını söyledi.
Türkiye'nin Orta Doğu, Doğu Akdeniz ve Karadeniz gibi dünyanın en hareketli ve çatışmalı bölgelerinin kesişim noktasında yer aldığına işaret eden Ergun, "Bu durum, dış politikamızın etkinliğinin ve kriz yönetimi kapasitesinin güçlendirilmesini zorunlu kılmaktadır. Ancak mevcut bütçe teklifinin bu hassasiyetle hazırlanmadığı görülmektedir." diye konuştu.
Ergun, iktidarın, dış politikada iki temel unsur olan öngörülebilirlik ve güveni dikkate almadığını öne sürerek, "2011 yılından itibaren Suriye'nin içişlerine müdahale olarak ortaya çıkan yanlış adımlar, hem sınır güvenliğimize yönelik endişeleri artırmış hem de milyonlarca Suriyeli sığınmacının ülkemize gelmesine neden olmuştur." değerlendirmesinde bulundu.
Suriye'de Esed rejiminin yıkılmasıyla yeni bir dönemin başladığını anımsatan Ergun, yeni dönemin hem Suriye'nin barış ve istikrarı hem de Türkiye'ye yönelik risk ve tehditler açısından endişe verici olduğunu söyledi. Ergun, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Önümüzdeki dönemde Suriye'de çağdaş bir anayasa oluşturma, yeniden idari yapılanma ve demokrasiye geçiş süreçleri konusunda son derece dikkatli olunmalıdır. Bu kapsamda anayasanın etnik ve mezhepsel temele göre değil, bireysel hak ve özgürlüklere dayalı bir bakış açısıyla hazırlanması ve laik bir düzenin tesisi, Türkiye için öncelikli bir politika olmalıdır. Suriye'nin toprak bütünlüğünün ve birliğinin korunması, Türkiye'nin Suriye politikasının ana hedefi haline getirilmelidir. Bununla beraber vatanlarına dönüşleri konusunda artık herhangi bir engel kalmayan Suriyeli sığınmacıların geri dönüş süreci de hızlı ve güvenli bir şekilde işletilmelidir. Sığınmacıların briket evlere veya herhangi bir yere değil, Fırat'ın doğusundaki demografik manipülasyonu da sona erdirecek şekilde, geldikleri ata yurtlarına dönmeleri gerekmektedir. Kısacası hem Suriyelilerin hem de bu meseleden dolayı vatandaşlarımızın yaşadığı sıkıntılar ivedilikle sonlandırılmalıdır."
"TÜRKİYE ÖNEMLİ BİR AKTÖR OLMA FIRSATINA SAHİP"
İYİ Parti Ankara Milletvekili Kürşad Zorlu, Dışişleri Bakanlığının daha büyük bir bütçeyle desteklenmesi gerektiğini dile getirdi.
Suriye'deki iç savaşta yaşanan yıkım ve zulümden en çok etkilenen ülkenin Türkiye olduğunu belirten Zorlu, şu ifadeleri kullandı:
"Türkiye, Suriye'de yeni dengelerin oluşumunda önemli bir aktör olarak sahada yer alma fırsatına sahiptir. Eğer güvenli ve istikrarlı bir ortam sağlanırsa Türkiye, Suriye'nin yeniden yapılanma ve inşası konusunda en etkin ülkelerden biri haline gelebilecektir. Bu fırsat, daha büyük tehlikeleri de beraberinde getirebilir. Soğukkanlı, rasyonel ve esnek bir hareket tarzıyla her türlü yeni gelişmeye hazırlıklı olunmalıdır. Türkiye, muhaliflerden oluşan uluslararası bir konferansın öncülüğünü yaparak, uzlaşmacı ve işbirliğine dayalı bir yönetim sürecine zemin hazırlayabilir."