"Trol" hesaplar kapatılsa ne olur? Yeni Şafak yazarına göre Kılıçdaroğlu üzülür!
Ersin Çelik: Başta da Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Ekrem İmamoğlu’nun, Mansur Yavaş, İBB’nin ve Murat Ongun’un etkileşimleri çakılır. Standart tarife sahte paylaşım, sahte beğeni ve sahte izlenme rakamları son bulunca da sosyal medyadaki psikolojik üstünlük el değiştirir. Olası tablo bu kadar net.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesabından bir video paylaşarak "trol" yapılanmalarına ilişkin iddialarda bulundu.
Kılıçdaroğlu, iktidarı hedef göstererek, sosyal medyada "troll ordusu" kullanıldığını belirterek, bazı sosyal medya hesaplarının isimlerini paylaştı.
CHP liderine bu konuda itiraz ise Yeni Şafak yazarı Ersin Çelik'ten geldi.
Çelik, Kılıçdaroğlu'nun "trol" olarak adlandırdığı anonim hesapların tümünün kapatılması halinde yaşanacakları şöyle özetledi;
"Sosyal medya merkezli kaosun önüne büyük ölçüde geçilir. Sahte etkileşimle algı oluşturma dönemi biter. Başta da Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Ekrem İmamoğlu’nun, Mansur Yavaş, İBB’nin ve Murat Ongun’un etkileşimleri çakılır. Standart tarife sahte paylaşım, sahte beğeni ve sahte izlenme rakamları son bulunca da sosyal medyadaki psikolojik üstünlük el değiştirir. Olası tablo bu kadar net."
Çelik, "Tüm troll hesaplar kapatılsa ne mi olur?" başlıklı yazısında şunları kaydetti;
"CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu daha fazla gündeme gelebilmek için bir süredir sosyal medyada paylaşım serileri yapıyor. Hakkını teslim edelim gündeme gelmekle kalmıyor, gündemi de değiştiriyor bu yayınlar.
Öyle ki son yayınladığı videonun kamera arkası görüntüsü günlerdir konuşuluyor. Videonun içeriği geri planda kalsa da etkileşim yüksek oldu. Kemal Bey’in başına gelen tam bir sosyal medya faciası aslında.
Trolleri açıklayacağım derken, Boğaz manzaralı ve geceliği 100 bin liraya kiralanan lüks otel odasından video çektiği ortaya çıktı. Lüks otel odasını da yardımcısı Tuncay Özkan ve CHP Gençlik Kolları afişe etti. Bu ifşaya “parti içi trollük” de diyebiliriz. CHP zaten bir süredir parti içi trollük vakaları ile meşgul. Daha geçen hafta Ekrem İmamoğlu, başta bağlı olduğu CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun olmak üzere partisinin birçok yetkin ismini, yandaşı gazetecileri, sanatçıları, seçmenlerini ve İBB’ye çalışan troll ordusunu da trolledi.
Troll demişken… Kamuoyu bu kavramla FETÖ’nün 17-25 Aralık darbe girişimleri sürecinde tanıştı. Dershanelerin kapatılmasını manipüle etmek için öğrencisinden, öğretmenine, velisinden, gazetecisine kadar tüm tabanına birer ikişer hatta daha fazla Twitter hesapları açtırtan ve “Tweetleri ikiye katlayın” talimatı veren FETÖ, diğer yandan da AK Parti’yi destekleyen hesapları belirleyip “troll ağı” olarak kamuoyunun önüne atmıştı. O gün bugündür AK Parti’yi destekleyen ve muhalefeti eleştiren her hesaba troll diyerek itibarsızlaştırıyorlar.
Gelinen noktada Twitter gerçekten de troll şebekelerinin güç merkezi oldu. Bu şebekeler sosyal medyayı amacının dışına çıkardı. Bu durumdan hemen herkes şikâyetçi. Çünkü canı yanmayan, linç edilmeyen siyasetçi, gazeteci, sanatçı, ünlü-ünsüz kalmadı. Kimliğini gizleyenler, ırkçılık yapanlar, terör propagandası yapanlar, hemen her paylaşımın altında hakaret edenler, iftira atanlar ve kamuoyunu suça teşvik etme gibi sayısız suça imza atanlar Twitter’da cirit atıyor.
Kemal Kılıçdaroğlu, Boğaz manzaralı otel odasından yaptığı yayında “Elimde bir rapor var. Bu rapor dünyada bir ilk. İllegal bir troll ağının nasıl çalıştırıldığını gösteriyor. Ayrıca da isim isim deşifre ediyor bu trolleri. Hepsi elimizde” dedi. Kılıçdaroğlu’nun bu çıkışı büyük bir meydan okumayla birlikte aynı zamanda ancak Twitter tarafından bilinen kullanıcı isimlerinin listesini elde ettiği anlamına geliyor. Twitter böyle bir liste oluşturup CHP Genel Başkanı’na vermişse eğer, Türkiye’deki tüm anonim hesapların listesi de çıkarılmış demektir. Hükümet bu illegal alışverişi fırsata çevirip sosyal medyayı troll belasından kurtaracak adımı nihayete erdirebilir. Aylardır konuşulan yeni sosyal medya yasası CHP Genel Başkanı’nın dolaylı desteği ile TBMM’ye gelmiş olur.
AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Kılıçdaroğlu’nun videosunu alıntılayarak “Dürüstseniz; sosyal medyada trollük, küfür, hakaret, yalan ve bunlarla mücadele için yasal düzenlemelere destek verin. Hem trol ordularını yönetip, hem de muhataplarınızı trollükle suçlamak çok çirkin. ‘Dezenformasyonla mücadele edelim’ dediğimizde her seferinde bundan uzak durdunuz” açıklamasını yaptı. Mahir Ünal sözlerinde haklı. Çünkü geçtiğimiz Ağustos ayında gündeme gelen ve çalışmaları devam eden sosyal medya yasası için CHP ve muhalefet kanadı “sansür” yakıştırması yapıyor. “İktidar sosyal medyanın sesini kesmek istiyor” diyorlar. Hatta yasanın uygulandığı ve uyarlanacağı Almanya’yı kutsayıp, “Fakat bu yasa Türkiye’de sansüre kapı aralayacak” söylemini dillendiriyorlar.
Yasa çıksa ne mi olacak? Türk halkının arzusu yerine gelecek. AREDA’nın geçtiğimiz 13 Eylül’de tamamlanan araştırmasına göre “Sosyal ağlarda sahte hesaplar açılmasını engelleyen bir düzenleme hayata geçirilmeli mi?” sorusuna ‘Evet’ diyenler yüzde 87 oranında. Bu çok önemli bir talep. Tüm anonim hesaplar bir anda kapatılsa ne mi olur? Sosyal medya merkezli kaosun önüne büyük ölçüde geçilir. Sahte etkileşimle algı oluşturma dönemi biter. Başta da Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Ekrem İmamoğlu’nun, Mansur Yavaş, İBB’nin ve Murat Ongun’un etkileşimleri çakılır. Standart tarife sahte paylaşım, sahte beğeni ve sahte izlenme rakamları son bulunca da sosyal medyadaki psikolojik üstünlük el değiştirir. Olası tablo bu kadar net."
YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYIN...