TÜM “BEYNİ EMCÜKLENMİŞ GERİ ZEKALILAR” BİRLEŞİN

Son dönemlerde öne çıkan üç profil:

Adı Dilruba Kayserilioğlu: Sokak röportajında Instagramın kapatılmasını, TBMM’de kabul edilen hayvan düzenlemesini eleştirirken Cumhurbaşkanı’nı hedef aldı, AK Parti’ye ve genelinde de Cumhur İttifakı’na oy veren insanlara “beyni emcüklenmiş geri zekalılar” dedi. Yani ahlak seviyesinin çok yerlerde olduğunu ispat etti.

Adı Burak Keleş: Kartal’da alınmayan çöp yığınlarını eleştiren bir video çekerken CHP’ye oy veren seçmene hakaret etti. Daha sonra Atatürkçülerle ve Atatürk ile ilgili küfürleri ortaya çıktı. Yani o da ahlak seviyesinin yerlerde olduğunu ispat etti.

Adı Oğuzhan Şahin, X’teki adıyla Oğuzhan Atsız: Burak Keleş’in hakaretlerini gerekçe gösterdi, kendisi de Cumhurbaşkanı’na, İçişleri Bakanı’na ve AK Parti seçmenine ağır küfürler etti. Onun da ahlak seviyesinin yerlerde olduğu ortaya çıktı.

Çoğunluk olmamakla beraber bu ahlaki seviyesi düşük üç kişiye benzer kişilerle dönem dönem sosyal medyada karşılaşıyoruz. Normali bunları kınamak, yalnızlaştırmak, suç unsuru varsa da hukuka teslim etmektir. Ancak Dilruba isimli şahsın CHP’de protokole alınması, bu işi başka bir seviyeye taşıdı.

CHP yönetimi Atatürk’le, geçmişiyle, Türklükle kavgasını daha ileri boyuta getirerek Türk milletiyle kavgaya da getirdi. Sonuçta Dilruba isimli tutuklanmasını eleştirdiğim ama ahlaki seviyesini de normalin çok altında gördüğüm kişinin hakaret ettiği insan sayısı 28 Mayıs 2023’te yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci turunu baz alırsak 27 milyon 834 bin 692 kişi. Bunların oy kullanma hakkı olmayan çoluk çocuk vs. eklendiğinde 30 milyonu aşkın insan için kullanılan ifade bu. Ve bu ifadeyi kullanan kişi CHP yönetimi tarafından bir toplantıda Özgür  Özel’in yanına oturtuldu. Yani protokole.

Ben şaşırmadım. Çünkü bugünkü CHP için siyaset;

- Atatürk’e karşıtlığı demek (Burada Burak Keleş zihniyetiyle benzer pozisyondalar. Tek farkı küfür etmeden ama küfürden beter uygulamalarla Atatürk’e düşmanlıklarını gösteriyorlar.) Son olarak Altı Ok’un değiştirilmesini gündemlerine aldılar.

- Türkiye’nin milli devlet politikalarına karşıtlık demek.

- PKK terör örgütünün siyasi koluyla, yani PKK terör örgütüyle kol kola yürümek demek.

- Mavi Vatan’a karşıtlık demek.

- ABD-AB’ye teslimiyet demek.

- Doğal olarak da Türk milletine karşıtlık demek.

Dilruba olayında son madde tamamlandı.
Burak Keleş-Oğuzhan Şahin (Atsız) mevzusu da birbirini besledi.
Şimdi AK Parti yönetimi bırakın Cumhurbaşkanı’nı, herhangi bir Genel Başkan Yardımcısının yanına Burak Keleş’i veya benzerini oturtsa haklı olarak kopacak kıyameti düşünün.

BEŞİNCİ KOL BOYUTU

Bu işin bir de Türk milletini ikiye bölme amacı taşıyan boyutu var. Yani Beşinci Kol. Bu gerilimi köpürterek aktardığımız hedefe ilerlemek isteyenlerin ekmeğine yağ sürmemek bizlerin göreviyse, bu faaliyetin perde arkasındaki faillerini bulmak da devletin görevi.
Sonuçta Burak Keleş ve Oğuzhan Şahin (Atsız), trolvari hesaplar olarak biliniyor. Bunların ilişkide olduğu kişilerin, bu kişilerin varsa para transferlerinin bulunması elzem.
Yoksa bu tipler üzerinden iç cepheyi bölmeye çalışacakları kesin.
Son sözüm de küfür ve hakaret edilen kesime, büyük Türk milletine. Hangi partiye oy verirseniz verin, hiçbiriniz hakareti, küfrü haketmiyorsunuz. Bu küfürbaz, ahlaksızlara karşı ortak tavır göstermelisiniz ki, bu Dilruba, Burak, Oğuzhan vb. ahlaksızlar yeniden zemin bulamasın. Bunu yapmazsanız hem birbirine düşmanlaşır hem de iç cepheyi sarsarsınız.

Diğer Yazıları