Turgay Güler sosyal medya yasası istiyor: Sahi o yasa ne oldu?
Turgay Güler: Milletle dalga geçmişim, alay etmişim! Yuh! Alçaklığın da böylesi!
Tarafsız Bölge programında, doğal gaz ve elektrik faturalarının pahalılığı tartışılırken yaptığı bir açıklama bağlamından kopartılarak sosyal medyada linç edilen Akşam gazetesi yazarı Turgay Güler bugün köşesinde kendisine yönelik saldırılara yanıt verdi.
“Benim yüksek faturalardan dolayı isyan eden halkla dalga geçmek gibi bir tutumum olamaz” diyen Güler, “Ben halkla değil, her şeye hayır diyen Bedri Baykam’la alay etmek için o sözleri sarf ettim” dedi.
Güler ayrıca sosyal medya yasasının bir an önce Meclis'ten geçirilip itibar suikastlarına son verilmesini istedi.
Güleri Akşam'daki "Bu böyle sürüp gidecek mi" başlıklı yazısında şunları kaydetti;
"Pazartesi gecesi CNN'de Ahmet Hakan'ın konuğuydum. Gündemin ağırlıklı konusu cep yakan elektrik faturalarıydı.
'Elektrik faturaları vatandaşın canını yakıyor' dedim.
'İnsanlar zor durumda' dedim.
'Evet devlet 165 milyar liralık bir destek yaptı ama yetmez' dedim.
'Esnafımız bu durumdan çok fazla etkileniyor' dedim.
'Devlet bu konuda elini biraz daha taşın altına koymalı' dedim.
Ama!
'Gaz fiyatlarından şikâyet ediyorsanız gidin kuru fasulye yiyin' demedim.
Demedim!
Ya ne dedim?
'Dünyada kömür fiyatlarının 50 dolardan 250 dolara yükseldiğini, doğalgaz fiyatlarının beş kat arttığını' söyledim.
'Bütün dünya etkileniyor' dedim.
'Şükür ki alternatif kaynaklar geliştirdik' dedim.
'Tehlikeli' diyerek nükleer enerji santrallerinin yapımına,
'Balıklar ölüyor' diye HES'lerin yapımına.
'Kuşlar telef oluyor' diye rüzgâr güllerine,
'Havayı kirletiyor' diye termik santrallere karşı çıkılmıştı dedim.
'Buna rağmen iktidar kulak asmadı ve 2000 yılında 17 bin MW olan kurulu elektrik varlığımız bugün 100 bin MW'a çıkartıldı' dedim.
'Enerji üretiminde bu çeşitliliği hayata geçirmeseydik bugün çok daha kötü bir tabloyla karşı karşıya kalacaktık' dedim.
Buna rağmen konuklardan biri 'Nükleer enerji tehlikeli, HES'ler, termik santraller çevreye zararlı' dedi.
Dedi!
Ben de bir ironiyle lafı yapıştırdım.
'Millete kuru fasulye dağıtalım kendi gazını kendi üretsin öyle mi' dedim.
On dakika geçmedi ki örgütlü bir çete saldırı başlattı. Neymiş? 'Gaz fiyatlarından dertli vatandaşa 'kuru fasulye ye gazını kendin üret' demişim.
Milletle dalga geçmişim, alay etmişim!
Yuh! Alçaklığın, namussuzluğun da böylesi!
Sonra bir internet sitesi ki hainliğiyle tescillidir! Parayı verenin düdüğünü çalar; o devreye girdi. Organize linç kampanyasının bayraktarlığına soyundu.
Mevcut iftirayı da çarpıtıp daha ileri taşıdı.
Sebebi var vakti gelince anlatırım ama şimdi değil.
Uzun lafın kısası, olan biten bundan ibaret.
Elbette bu itibar suikastı yapanlarla hukuk önünde hesaplaşacağız.
Elbette yanlarına kâr kalmayacak. Ama artık bu işler kabak tadı vermeye başladı. Sahi şu sosyal medya yasası ne oldu? Çıkarılsın artık bir zahmet. Yoksa bu itibar suikastlarının arkası alınamayacak.
Eskiden cana kastedip susturuyorlardı. Şimdi itibarına saldırıp!
Elbette susmayacağız ama dijital terörle de mücadele gerekiyor."
Güler: Baykam'a söyledim
Diğer yandan dün Güler'e yönelik linç girişimine katkı veren isimlerden Fatih Altaylı'dan geri adım geldi. Altaylı bugün köşesinde Turgay Güler'in kendisini arayıp konu hakkında bilgilendirdiğini ve haklı olduğunu yazdı.
Altaylı şu ifadeleri kullandı;
"Dünkü kuru fasulye yazım üzerine olayın kahramanı Turgay Güler aradı.
“Fatih Bey, programı izlemeyip, yazılanlar üzerinden bu eleştiriyi yaptınız diye düşünüyorum” dedi.
Doğru.
Programı izlememiştim çünkü aynı saatte ekrandaydım.
Daha sonra Turgay Güler’in katıldığı programda söylediği sözleri okumuştum.
Güler başladı anlatmaya:
“Elektrik ve akaryakıt fiyatlarının nereye geldiğini gayet iyi biliyorum. Halkın bu konudaki tepkisini de gayet iyi biliyorum. Bu konuda sizden farklı düşünmüyorum. Ancak emin olun ki, benim yüksek faturalardan dolayı isyan eden halkla dalga geçmek gibi bir tutumum olamaz.
Ben halkla değil, her şeye hayır diyen Bedri Baykam’la alay etmek için o sözleri sarf ettim. Bedri Baykam nükleer enerjiye hayır dedi, hidroelektrik santrallerinin balıklara zarar verdiğini söyleyip hayır dedi, kömür santrallerine hayır dedi. Her şeye hayır deyince ben de ona ‘Ne yapacağız. Millete kuru fasulye dağıtıp kendi gazınızı kendiniz mi üretin diyeceğiz’ diye dalga geçtim. Hedefim halk değil, Baykam’ın tutumuydu” dedi.
Daha sonra ben de programın ilgili bölümünü yeniden izledim.
Dediği gibi olmuş.
Ama konu hassas olduğu için, tepki yükselmiş."
YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYIN...