Turgay Güler'den Kemal Kılıçdaroğlu'na hodri meydan
CHP'li Enis Berberoğlu ile HDP'li Leyla Güven ve Musa Farisoğulları'nın milletvekilliklerinin düşürülmesi üzerine başlayan tartışma devam ediyor. Turgay Güler o tartışmaya bugün köşesinde yeni bir boyut kazandırdı...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada milletvekilliği düşürülen Enis Berberoğlu’nun haksızlığa uğradığını belirtti.
Kılıçdaroğlu, “Terör örgütünün tutanak tuttuğu bir olay nasıl olur da devlet sırrı olur? HDP’li iki milletvekiline yapılan da haksız ve hukuksuz” dedi.
ESKİ SÖZLERİNİ UNUTTU
Kılıçdaroğlu'nun geçmişte, hükümete defalarca "dokunulmazlıkların kaldırılması" yönüden meydan okuduğunu hatırlatan Akşam Gazetesi yazarı Turgay Güler ise bu tartışmaya yeni bir boyut kazandırdı.
Kılıçdaroğlu'nun dün neden dokunulmazlıkların kaldırılmasını istediğini, bugün ise neden tam aksi yönde tavır takındığını açıklayan Güler, "Kemal Kılıçdaroğlu geçmişte milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılması konusunda ne kadar iştahlıydı hatırlıyor musunuz? (...) Ta ki 15 Temmuz darbe girişimi başarısız oluncaya kadar! Daha açık ifade edelim, FETÖ yargıda etkinken! O etkinlik kırılınca, Kemal Bey’in bu konudaki iştahı da birden kesiliverdi." diye yazdı.
Güler, Kemal Kılıçdaroğlu'nun "dokunulmazlıklar konusunda kirli bir projenin parçası" olduğunu savunarak şu ifadeleri kullandı;
"Yine hatırlayın! O günlerde Selahattin Demirtaş da bu konuda çok ihtiraslıydı. PKK terör örgütüne aleni destek veren birinden beklenmeyecek bir cesaretti onunki de. ‘Kaldırın dokunulmazlıkları’ diye bağırıp duruyordu. Ona da aynı merkezden cesaret enjekte edilmişti."
"HODRİ MEYDAN" DEDİ
Diğer yandan, dokunulmazlıkları kaldırılan HDP'li Musa Farisoğulları'nı "Eren Bülbül’ü şehit eden teröristin cenazesine katılıp, gözyaşı dökmüş bir alçak!" şeklinde tanımlayan Turgay Güler, Kılıçdaroğlu'nu "dokunulmazlık" tezlerini gidip Trabzon medyanında anlatmaya davet etti.
İşte Güler'in o çağrısı;
- Ey Trabzonlular
Kemal Kılıçdaroğlu geçmişte milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılması konusunda ne kadar iştahlıydı hatırlıyor musunuz? Ne günlerdi o günler?
17/25 Aralık yargı darbesi henüz gerçekleşmemişti.
Hadi daha da geri gidelim; Kemal Bey CHP genel başkanlığı koltuğuna oturduğu ilk günden itibaren…
Ta ki 15 Temmuz darbe girişimi başarısız oluncaya kadar!
Daha açık ifade edelim, FETÖ yargıda etkinken!
O etkinlik kırılınca, Kemal Bey’in bu konudaki iştahı da birden kesiliverdi.
Lafı eğip bükmeden söyleyelim; Kemal Bey ‘dokunulmazlıklar’ konusunda ‘kirli’ bir projenin parçasıydı.
Bilmem anlatabildim mi?
Ak Parti’yi, sonunu getireceğine inandığı bir tuzağa çekiyordu.
Başaramadı.
Yine hatırlayın! O günlerde Selahattin Demirtaş da bu konuda çok ihtiraslıydı. PKK terör örgütüne aleni destek veren birinden beklenmeyecek bir cesaretti onunki de.
‘Kaldırın dokunulmazlıkları’ diye bağırıp duruyordu.
Ona da aynı merkezden cesaret enjekte edilmişti.
15 Temmuz darbe girişiminin başarısız olması hepsinin hevesini kursağında bıraktı.
Biz gelelim şimdi asıl meseleye.
Kemal Bey salı günkü grup toplantısında “Milletvekillerinin üyeliklerinin düşürülmesi millet iradesine yapılmış bir darbedir. O zaman bu millet niye sandığa gidiyor sen düşüreceksen” dedi, diyebildi.
Yüzü de hiç kızarmadı.
İyi de Kemal Bey, suç işleyen milletvekilinin üyeliği düşürülmeyecekti de niçin yıllarca ‘dokunulmazlıklar kaldırılsın’ diye yırtındınız?
Çünkü o zaman derdiniz başkaydı.
Dahası var.
Aynı grup toplantısında Kemal Bey şunu da söyledi:
Ben diğer iki milletvekilinin (Leyla Güven, Musa Farisoğulları) dosyalarının içeriğini bilmiyorum. Ama o iki HDP’li milletvekiline yapılan da haksız ve hukuksuzdur.
Vah ki vah!
O iki milletvekilinin dosyalarının içeriğini bilmiyor olmana mı yanalım yoksa bilmediğin halde savunmana mı?
Dokunulmazlıkları kaldırılmış, hapse yollanmış iki vekil Türkiye’nin baş gündemi, ama Kemal Bey nedenini bilmiyor.
Öğretelim o vakit!
Eren Bülbül’ü bilir misin?
Biz hiç unutmayacağız onu bilesin!
Bundan üç yıl önce Trabzon’un Maçka ilçesinde 3 PKK’lı terörist tarafından şehit edildi.
Henüz 15 yaşındaydı.
Anasının kuzucuğuydu.
Musa Farisoğulları kimdir bilir misin?
Eren Bülbül’ü şehit eden teröristin cenazesine katılıp, gözyaşı dökmüş bir alçak!
O halde cesaretin varsa kalk Trabzon’un Maçka ilçesine git!
Eren’in gözü yaşlı annesini bul ve gözlerinin içine bakarak grupta söylediklerini ona da söyle!
Yahut git Trabzon meydanına, çık otobüsün üstüne, al eline mikrofonu ve Trabzonluların gözünün içine bakarak söyle.
Hadi!
Ve son bir not.
Ey Trabzon’un milletvekilleri.
Yer ve gök arasında ne kadar söz varsa haykıracağınız gündür bugün.
Ey Trabzonlular, bu rezilliğe tepki koymayan vekilinizin yüzüne tüküreceğiniz gündür bugün.
İyi ki varsın Eren.