Türk gencine CIA teklifi! 'Mary' reddetmiş, ya kabul edenler!
Çocuklar Duymasın dizisinde oynadığı Mery rolüyle tanınan oyuncu Demet Tuncer, ABD’de siyasal bilgiler okurken hocası aracılığıyla CIA için çalışma teklifi aldığını açıkladı. Tuncer teklifi reddettiğini açıklarken, geçmişten bu yana ABD istihbaratının birçok ülkeyle beraber Türkiye’den de adam devşirdiğine yönelik bilgiler akıllara geldi. Doğal olarak da “ya bu teklifi kabul edenler varsa” sorusu da…
SUPERHABER-ÖZEL
Tekrarları bile çok izlenen ve bir döneme damgasını vuran televizyon dizilerinden olan 'Çocuklar Duymasın'da Mary karakterini canlandıran oyuncu Demet Tuncer, Habertürk'te yayımlanan röportajında 15 yaşında ABD-Türkiye ortak bursu kazandığını, daha sonra ABD'deki üniversitede siyasal bilgiler okurken, CIA'den teklif aldığını açıkladı.
Tuncer, aldığı teklifi şu ifadelerle açıkladı: "Uluslararası güvenlik dersimize giren ve CIA’de analist olarak çalışan profesör ile birkaç makalede birlikte çalışmıştık. İstihbaratın insan unsuruna olan merakımı fark etmiş olmalı ki, benimle çalışmaya devam etti. İnsanları okumak, psikolojik kalıplarını analiz etmek ve beden dillerini neden, nasıl, hangi amaçla kullandıklarını anlamak, beni her zaman çok heyecanlandıran bir alandı ve bu konuda oldukça başarılıydım. Kariyer haftasında, okula birçok firma tanıtım için gelmişti. İşte o hafta, hocam bana ilginç bir soruyla yaklaştı, 'Demet, ajans için çalışmak ister misin?' diye sordu"
'SENİ ÜLKENDE ÜST DÜZEY BİR BÜROKRAT YA DA DİPLOMAT YAPARLAR'
Oyuncu Tuncer, ilk başta hocasının teklifini 'mankenlik ajansı' sandığını belirterek hocasının 'ajanstan' kastının ABD Merkezi İstihbarat Ajansı'nın yani CIA olduğunu ifade etti. Tuncer teklifin detaylarıyla ilgili hocasının açıklamasını şu ifadelerle anlattı:
"Seni ülkende üst düzey bir bürokrat ya da diplomat yaparlar ve zamanı geldiğinde senden sadece tek bir şey isterler.'
Tam saçmaladı bu adam, beni kendi ülkemde başka bir devlet nasıl üst bürokrat veya diplomat yapabilir ki, buna nasıl gücü yetebilir ki dedim kendi kendime. Ama takıldığım o konu değildi, bunca yatırım yapıp, senelerce bekletip benden tek bir şey isteyecek olmaları düşüncesi midemi bulandırmaya yetti ve cevabım düşünmeden netti.
O yaşta böyle bir cümle kurduğuma hâlâ inanamıyorum; sanırım bu sözler annemle babamın değerlerinden döküldü ağzımdan: Üzgünüm, ben ne ailemi ne de ülkemi satarım."
BATILI İSTİHBARAT SERVİSLERİNİN KLASİK YÖNTEMİ
Yabancı ve kendi ülkesinden öğrencilere çengel atmak Batılı istihbarat servislerinin eleman bulma yöntemlerinden birisi. Satılmış Gazeteciler kitabında Udo Ulfkotte, Üniversitede bir profesörün BND için gençlere çengel attığını yazmıştı: “Profesörler öğrencilerini tanıyorlardı, dikkati çeken öğrenci teşvik ediliyordu. Durum bugün de aynıdır. Benim için şaşılacak bir sebep yoktu.
Geriye dönüp baktığımda saygın profesörün bir BND yol göstericisi olduğunu biliyorum.”
ABD EĞİTİMİNDEN GEÇEN BÜROKRATLAR
Demet Tuncer’in açıkladığı teklifte “Seni ülkende üst düzey bir bürokrat ya da diplomat yaparlar” sözü de “ya bu teklifi kabul edenler varsa” şüphesini getiriyor. Metin Aydoğan, “Bitmeyen Oyun” kitabında 1970’li yıllarda ABD eğitiminden geçmiş bürokratların varlığına dikkat çekmişti. Kitapta, Amerikan Yardım Teşkilatı’nın (AID) 1975 yılında Türkiye ile ilgili hazırladığı rapora atıf yapılmıştı. Raporda şu ifade dikkat çekmekte:
“Türkiye’de önemli mevkilerde Amerikan eğitimi görmemiş bir Türk’ün bulunduğu bakanlık ya da iktisadi devlet kuruluşu (KİT) hemen hemen kalmamıştır. Müsteşarlık ve genel müdürlük mevkilerinden de daha yüksek görevlere kısa zamanda geçmeleri beklenmektedir. AID bütün çabalarını bu gruba yöneltmelidir.”
Geçmişten bu yana devlet içinde bu yönde bir çalışma içinde olan ABD’nin kim ya da kimler konusunda başarılı olduğu merak konusu.
