Türkiye’nin Suriye politikası: Dışişleri Bakanı Hakan Fidan: Suriye'de teröre yer yok!

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Belçika Dışişleri Bakanı Bernard Quintin ile gerçekleştirdiği ortak basın toplantısında, Türkiye’nin dış politikadaki temel prensiplerini ve Suriye’ye yönelik stratejik yaklaşımlarını detaylı bir şekilde ele aldı. Fidan, uluslararası sistemin ciddi bir krizle karşı karşıya olduğunu vurgulayarak, Türkiye’nin bu krizin çözümünde oynayabileceği role dikkat çekti.

Suriye’nin Toprak ve Ulusal Bütünlüğü Önemli

Bakan Fidan, Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunmasının sadece Suriye için değil, bölgesel istikrar için de kritik bir öneme sahip olduğunu ifade etti. Türkiye’nin, Suriye’nin güvenliği ve birliğini sağlamaya yönelik somut tekliflerle sürece katkı sunmaya hazır olduğunu belirtti. Özellikle Suriye’deki kampların ve hapishanelerin güvenliğinin sağlanması için Türkiye’nin elinden gelen desteği vereceğini kaydetti.

Yabancı Terörist Savaşçılar ve Bölgesel Güvenlik

Fidan, bölgedeki yabancı terörist savaşçıların Suriye’nin ve çevre ülkelerin güvenliği üzerindeki tehditlerine de değindi. Özellikle PKK gibi terör örgütlerinin, yalnızca Suriye’nin değil, Türkiye’nin ve diğer bölge ülkelerinin toprak bütünlüğünü tehdit ettiğini söyledi. Bu unsurların Suriye’yi terk etmesi gerektiğini vurguladı.

Türkiye’nin İnsan Odaklı Yaklaşımı

Türkiye’nin dış politikasındaki insani boyut, Fidan’ın açıklamalarında bir kez daha ön plana çıktı. Esad rejiminin geçmişteki baskıları nedeniyle milyonlarca insanın yerinden edildiğini hatırlatan Fidan, Türkiye’nin bu süreçte mağdurlara kapılarını tereddütsüz açtığını söyledi.

Her Kesim İçin Güvence

Türkiye’nin Suriye’deki her topluluk için koruyucu bir rol üstlendiğini belirten Fidan, Nusayrilerden Alevilere, Hristiyanlardan Yezidilere kadar tüm grupların güvenliğinin sağlanması için çaba gösterildiğini ifade etti.

Prensip Odaklı Dış Politika

Fidan, Türkiye’nin dış politikasında ilkesel bir tutum sergilediğini vurguladı. Bu prensipler arasında, bir eylemi kimin gerçekleştirdiğine değil, ne yapıldığına ve nasıl yapıldığına odaklanmanın bulunduğunu belirtti. Türkiye’nin, zulme uğrayan kim olursa olsun yanında olacağını ve adaletin tesisi için her zaman destek sağlayacağını yineledi.