Ünlülerle bir gece için 1 milyonu gözden çıkarıyor!
Oyuncu Özge Borak'ın Azeri bir iş adamından aldığı ahlaksız teklifin adından şimdi de BKM Mutfak oyuncusu Ayça Erturan'a benzer bir teklif gitti. Ünlü oyuncular bu mesajlar karşısında tepkisiz kalmak yerine sosyal medya hesaplarından duyurmayı tercih edince magazin basını da bu ifşaları konuşmaya başladı.
Milliyet Cadde yazarlarından Özay Şendir, bu haftaki köşesine ünlülere gelen ahlaksız teklifleri taşıdı.
İşte Şendir'in 'Bir gece 1 milyon dolar' başlıklı o yazısı:
"Ünlü ya da güzel kadınlara sosyal medya hesabından ulaşıp, bir gecelik ilişki, daha doğrusu bir gece seks yapmak için para teklif eden Azeri bir iş insanından söz ediliyor.
Şu ana kadar böyle teklif aldığı bilinen en ünlü iki örnek, Özge Borak ve Ayça Erturan oldu.
Böyle biri gerçekten var mı, hiç emin değilim.
Daha doğrusu, böyle biri var da, Azeri bir iş insanı ya da bir gece için milyon dolar ya da euro verebilecek biri olduğunu sanmıyorum. Olaya şüpheyle yaklaşan ve “Reklam bu iş” diyenler var.
Yok öyle değil mesele... İstanbul’da çeşitli etkinliklerde tanıtım mankeni olarak çalışan bir arkadaşım var. Bazen iş bulamaz, bazen alacaklarını tahsil edemez, kutu kadar bir evde yaşar ve sosyal medya hesabına gelen ahlaksız teklif mesajlarına bakarak, gözyaşı döker.
Bir başka sanatçı arkadaşım var, bir sürü tip de ona eserleriyle ilgilenme bahanesiyle yaklaşır, saçma sapan tekliflerde bulunur. Yani parası olan bir grup adam, Instagram’ı kasap dükkanı gibi kullanmaya çalışıyor, bu doğru.
Kadınlara 1 milyon dolar ya da 1 milyon euro öneren tipe gelince, onlarınki tahminen bir şantaj girişimi.
"OLUMLU CEVAP VERİRLERSE ŞANTAJ YAPACAK"
Es kaza birisi bu ahlaksız teklife olumlu şekilde dönse, seni ifşa ederiz diye şantaj yapacak, para ya da seks isteyecekler karşılığında...
KADINA TACİZ VE SOKAK
Radyoda pırıl pırıl, gencecik üniversite öğrencilerim var, staj yapıyorlar. Türkiye’nin çeşitli illerinden geldiler, farklı üniversitelerde, gazetecilik okuyorlar. Geçenlerde en erkenci olanlardan bir tanesi, her zamankinden neredeyse bir saat geç geldi radyoya. Sonradan öğrendik ki, metrobüse doğru yürürken, bir cip peşine takılmış. Plakası yokmuş cipin, sokak sokak takip etmeye başlamış genç kızı. İstanbul’un uzağında bir şehirde okuyor, daha önce başına gelmediği ve çok erken bir saat olduğu için, paniklemiş, polisi aramak da aklına gelmemiş. Yolda açık gördüğü bir pastahaneye sığınmış resmen. Yarım saat kadar orada oturmuş, sonra taksi çağırmalarını istemiş ve öyle gelmiş radyoya. Onun öğrenci bütçesinde köprüyü taksiyle geçmenin yarattığı tahribatı sormaya utandım açıkçası.
Altına araba çeken bir sürü davarın, genç ya da yaşlı sokakta gördüğü her kadını taciz etme hakkını kendinde gördüğü bir ülkede, Talat Bulut olayındaki iddiaları tek olaymış gibi konuşup duruyoruz.
Kadına taciz, sokakta, ofiste, sette ve her yerde, maalesef öyle..."