Uygur Türkü akademisyen ailesinin izini arıyor!
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdürreşit Celil Karluk, Doğu Türkistan’da yaşayan ve haber alamadığı ailesinin durumunu Çin makamlarına sordu! Ancak verilen yanıt Karluk'u tatmin etmedi
Çin yönetimince Doğu Türkistan'daki Uygur Türklerine yönelik insan hakları ihlalleri uzun süredir dünya kamuoyunun gündeminde.
Özellikle son yıllarda Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde çok sayıda kişinin "önleyici polisiye tedbir" kapsamında gözaltına alınması ve "siyasi eğitim merkezleri" adı verilen toplama kamplarına gönderilmesi tepki topluyor.
Geçtiğimiz günlerde Çin'de uygulanan bu politikalara Türkiye'den bir ses yükseldi. Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdürreşit Celil Karluk, Doğu Türkistan’daki ailesinin durumuna ilişkin sosyal medyada açıklamalar yaparak, Çin hükumetine, “Çin yönetimi cevap versin, Ailem ve akrabalarım nerede?” diye seslendi.
Abdürreşit Celil Karluk, 2017 yılından itibaren Doğu Türkistan’ın Kaşgar vilayetinde yaşayan ailesi; annesi Havvahan Mehmet, ağabeyleri Turdihacı Celil, Abdülhamit Celil, Cabbar Celil ve kardeşi Abdülgaffar Celil’den haber alamadığını belirtti.
ÇİN BÜYÜKELÇİLİĞİNDEN CEVAP
Karluk'un çağrısına Çin'den cevap gecikmedi ancak, o cevap Prof. Dr. Karluk'un beklentisini karşılar mahiyette değildi.
Ankara’da düzenlediği basın toplantısında konuyla ilgili açıklamalar yapan Çin’in Ankara Büyükelçiliği Müsteşarı Cheng Weihua, toplama kampları ile ilgili bilgi sahibi olmadığını savundu.
Sincan-Uygur bölgesi ile ilgili olarak Türkiye’de çok sayıda yalanı dolaşımda olduğunu öne süren Weihua, "Türkiye-Çin ilişkilerini bozmak için faaliyet yürütüyorlar." dedi ve Cumhurbaşkanlığı himayesinde oluşacak Türk heyetinin ülkelerine ziyaretinin beklendiğini aktardı.
Müsteşar, basın açıklamasında Prof. Karluk'un ailesine yönelik net bilgi vermekten ise kaçındı.
MÜSTEŞARA YANIT: TV'YE ÇIKALIM!
Çin Büyükelçiliğinin bu mesajlarına Abdürreşit Celil Karluk'un yanıtı ise sert oldu.
Müsteşar Weihua'nın birçok yanlış ve yanlı bilgi paylaştığını dile getiren akademisyen, "İsterlerse, Türkiye’de istediği kanalda canlı yayında ilgili konuları konuşmaya, tartışmaya varım." diyerek Çinli yetkilileri bir televizyon kanalında yüzleşmeye çağırdı.
Çin’in Ankara Büyükelçiliği Müsteşarı'nın, "elçiliğe başvurmadı" açıklamasını eleştiren ve asıl sorulara cevap vermediğine vurgu yapan Karluk şu ifadeleri kullandı;
"Ailemdekiler: Annem Havahan Mehmet, Kardeşlerim: Turdihaci, Abdülhemit, Abducappar, Abdülgaffar ve çocukları nerede? Kamplarda mı? kardeşlerime işkence yapıldığı doğru mu?
Türk vatandaşlığına geçtikten sonra, Çin vatandaşlığından çıkmak için konsolosluğunuzda gerekli tüm işlemleri yaptım. Evraklarımın tamamı elçiliğinizin konsolosluk biriminde mevcuttur. İsterseniz işlemi yapan ilgili memurun ve ateşenin bilgilerini verebilirim.
Sayın Müsteşar, Türkiye’deki bazı elçiliklere girenlerin Cemal Kaşıkçı örneğinde feci akıbete maruz kalabileceği biliniyor. Eğer resmi güvence verirseniz, ben değil şu an Türkiye’de on binlerce insan akrabasının durumunu öğrenmek için başka yere değil elçiliğinize akın edecektir."
"Terör örgütü" bağlantısı imalarını da çok sert bir dille yalanlayan Uygur asıllı Türk akademisyen, "Diplomatsınız, lütfen mesleğinizin etik sınırlarını zorlamayın, ben seviyenize ne yazık ki düşemiyorum. Aldığım gücü sorgulamışsınız kendinizce, ima ettiğiniz güçler ve örgütlerle asla işim olmaz. Ben bir akademisyenim ve etrafımda milyonlarca insanlık onurunu yitirmemiş insanlar var." dedi.
REKTÖRDEN AKADEMİSYENE DESTEK
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdürreşit Celil Karluk'un ailesinin akıbetine ilişkin bu çabalarına, kurumundan da tam destek geldi.
Konuyla ilgili bir açıklama yapan Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Yusuf Tekin, Karluk'a destek vererek müsteşarı "acemilikle" suçladı.
Çin'i köklü geleneğine uygun davranmaya davet eden Rektör Tekin şu ifadeleri kullandı;
"Üniversitemiz öğretim üyelerimizden Prof. Dr. A. C. Karluk, yaşadığı insan hakları dramını başka türlü sonuç alamadığı için modern dünyanın önemli iletişim kaynaklarından birinden dile getirdi. Ona cevaben konuşan Çin Büyükelçilik Müsteşarı sorunu çözmek yerine polemik yaratmayı tercih etmiş. Bunu genç diplomat acemiliğine veriyor ve diplomasi konusunda köklü bir geleneği olan Çin büyükelçiliğinden kardeşimizin sorununu çözecek ciddi bir adım bekliyoruz."