Vefa Küçük, Uğur Dündar'ı düelloya davet etti: "Sen kişinin adayısın Fenerbahçe'nin" değil" dedi

Fenerbahçe Divan Başkanı Vefa Küçük, Yüksek Divan Kurulu Başkanlığı için adaylığını açıklayan Uğur Dündar için sert sözler söyledi. Gazeteci Dündar'ı düelloya davet eden Küçük, “Sen kişinin adayısın, Fenerbahçelilerin değil. Birleştirmeye değil, bölmek, parçalamak, karıştırmak ve bir siyasi görüşe hizmet etmek için kulübe aday oldun” dedi.

Fenerbahçe Divan Başkanı Vefa Küçük, Yüksek Divan Kurulu başkanlığına adaylığını açıklayan gazeteci Uğur Dündar’a sert sözlerle yüklendi.

FB TV’de açıklamalarda bulunan Vefa Küçük, Uğur Dündar’ı düelloya davet etti.

Küçük, “Davet edildiği halde gelmeyen, bizimle üç adayla konuşmaktan kaçan, hatta konuşmaya tenezzül etmeyen Uğur Dündar ile ilgili söyleyeceklerim var. Uğur Dündar beni iyi dinle. Seni düelloya davet ediyorum” diye konuştu.

1999 yılında, Aziz Yıldırım'la yarıştığı seçim döneminde Dündar'ın kendisini ikna etmek için ofisine geldiğini anlatan Küçük, bu süreçte Dündar’ın kendisinin rakip adayın listesine girdiğini ifade etti.

“SEN KİŞİN ADAYISIN FENERBAHÇE’NİN DEĞİL”

Uğur Dündar’ın Fenerbahçe’ye zarar vereceğini öne süren Küçük, “Sen kişinin adayısın, Fenerbahçelilerin değil. Birleştirmeye değil, bölmek, parçalamak, karıştırmak ve bir siyasi görüşe hizmet etmek için kulübe aday oldun” dedi.

Küçük şöyle konuştu:

"1999 yılında Aziz başkan 18’inci ayda istifa ettiği için yeniden adaylığını koyması gerektiği dönemde, benim ofisime üç kere geldin. Beni başkan adayı olmam için teşvik ettin, ikna etmeye çalıştın. Bu işlerin senin beni teşvikinle olmadığını, camianın büyük teveccüh göstermesi gerektiğini, 18 ay önce 1 oy ile kaybettiğim için, 70 kişilik listemin 65 kişisi benim listemden kazandığı için kendime bir hak saydığını şansımı yeniden denemek istediğimi ve 20 milyon dolar kulübe bağış yaparak genel kurulun önüne çıkmamız gerektiğini, bunun yarısı 10 milyon doalrı benim vereceğimi diğer 10 milyon doları da yönetime alacağımdan sağlayacağımı ifade ettim. Sen madem beni bu kadar teşvik ediyorsun ve heveslisin yönetim kuruluna girmek için, bir milyon dolar senin de hibe etmen gerekir dedim.

İşte o vatan millet muhteviyatı, emeğiyle kazandığını, alın teriyle kazandığını bahsetti ki sıkıştığı zaman hep onu söylüyor. Ama 100 bin dolar bağış yapabileceğini söyledi. Kendisinden şunu rica etmiştim, senin tavsiye edeceğin arkadaşların varsa onları yönetime alalım demişti. Bana üç tane arkadaşını tavsiye etti bunun iki tanesi Kanal D ve ATV’nin genel müdürüydü. Onlar yönetime girmemi kabul etti. Fakat ne olduysa oldu seçimlere bir hafta kala Uğur Dündar ortadan yok oldu. Kendisine ulaşamadım.

Kendisinin neden bu kadar beni teşvik edip hatta aday gösterip ortadan kaybolduğunu merak ettim. Sonradan öğrendim ki benim rakibim olan adayın listesine girdi. Bunun anlamı şu: bana ihanet etti, bana tavsiye ettiği arkadaşlara ihanet etti. Şimdi kendisi ısmarlama bir aday ve bir projenin adayı. Bu ısmarlama aday aynı zamanda sipariş aday. Kendisi diyor ki ‘ben Fenerbahçe’yi ayrıştırmaya değil birlik ve bütünlüğe ihtiyacı var, birleştirmek için geliyorum, kişilerin değil Fenerbahçelilerin adayıyım’ diyor. Sen kişinin adayısın, Fenerbahçelilerin değil. Birleştirmeye değil, bölmek, parçalamak, karıştırmak ve bir siyasi görüşe hizmet etmek için kulübe aday oldun. Benim karşıma çıkmanı istiyorum. İstersen teke tek istersen bu arkadaşlarım da dahil olabilir.

Benim seninle bir meselem bir rövanşım var. FB TV başta olmak üzere seninle yüz yüze YDK’ya neden aday olduğunu, neden olamayacağını, neden layık olmadığını yüzüne baka baka açıklamak istiyorum. Lütfen bana bu imkanı tanı, kaçma, kaçarsan da seçim gününe kadar ensene yapışmak üzere peşindeyim, çık bu sorulara cevap ver. Cesur Uğur Dündar, kahraman Uğur Dündar, Fenerbahçe’yi karıştırmayı bırak."

GÜNÜN VİDEOSU

Zalim ordusu saldırıyor! İsrail Gazze'de “Güvenli Bölge” ilan edilen çadırları vurdu

Gazze’nin Han Yunus şehrinde, İsrail işgal güçleri sivillerin sığındığı çadırları hedef aldı. Bombardımanda çok sayıda masum sivil hayatını kaybederken, yaralıların durumu kritik.