"Ya hu kardeşim, Bank Asya'ya para yatıranı içeri alıyorsun, yönetim kurulu başkanı dışarıda!"

Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak'tan FETÖ soruşturmaları ve dava süreçleriyle ilgili dikkat çeken uyarılarda bulundu.

Türkiye'de adaletin hiçbir zaman tam olarak sağlanamadığını savunan Dilipak, FETÖ davalarındaki bazı tahliyeler ve tutuklamaları eleştirdi.

Kadir Topbaş'ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı'nın önce serbest bırakılması ve ardından yeniden tutuklanmasını hatırlatan Yeni Akit yazarı şu ifadeleri kullandı;

"Ya hu kardeşim, Bank Asya’ya para yatıranı içeri alıyorsun da, Bank Asya’nın Yönetim Kurulu Başkanı nasıl dışarıda oluyor? Bunun bir mantığı var mı? Buna kim nasıl karar verdi, araya kim girdi.. Kavurmacı tek örnek değil ki.. Kavurmacı’yı eğer o raporla serbest bırakıyorsanız, daha vahim sağlık sorunları olanlar var, sormazlar mı, onlar niye içeride.. Holdingin yönetim kurulu başkanı, genel müdürü dışarıda ise, mali müşaviri niçin içeride.."

İşte Abdurrahman Dilipak'ın o yazısı;

İşin özü şu ki, balık baştan kokuyor. Bu anayasa ile adil bir hukuk devleti olunması zor. Bunun önündeki en büyük engel de CHP! Şimdi çıkıp adaletten söz etmeleri tam bir komedi.. CHP işte tam da budur.. CHP normal bir parti değil. Banka yöneten bir partidir.. Kendi iktidar olamasa da parti programı Anayasa hükmü olan bir partidir.. Adaletsizlik burada başlıyor. Cumhuriyetin bir partisi değil, Cumhurun partileri olur. CHP Cumhuriyetin partisidir.. Bugünkü Anayasaya göre, CHP dışındaki partiler, CHP’nin ideallerini, ütopyasını hayata geçirmek için örgütlenmiş siyasi taşeronlar hükmündedir.. Bağlılık yemini ettikleri Anayasa böyle bir Anayasa.. CHP aslında bunun için direniyor. Adalet derken bunu söylemek istiyor. “Adalet” işin ambalajı, makyajı, kandırmacası..

Tabii, yargıya saygının korunması için burada en büyük sorumluluk yargı erkine düşüyor.. Kavurmacı’yı niçin bıraktınız? Hasta ise niye tutukluyorsunuz? Hastalığı tutuklu kalmasına engel değilken serbest bırakılmışsa, onu serbest bırakan yargıçları, bu yargıya karşı kumpasa katılan avukatları, o raporu hazırlayan doktoru da yargılamak zorundasınız şimdi..

Ya hu kardeşim, Bank Asya’ya para yatıranı içeri alıyorsun da, Bank Asya’nın Yönetim Kurulu Başkanı nasıl dışarıda oluyor? Bunun bir mantığı var mı? Buna kim nasıl karar verdi, araya kim girdi.. Kavurmacı tek örnek değil ki.. Kavurmacı’yı eğer o raporla serbest bırakıyorsanız, daha vahim sağlık sorunları olanlar var, sormazlar mı, onlar niye içeride.. Holdingin yönetim kurulu başkanı, genel müdürü dışarıda ise, mali müşaviri niçin içeride..

Bakın, bu kişilere de yazık. Bu utanç hepimize.. Savcısı da, hakimi de bilgili ve cesur olmalı. İş o hale geldi ki, savcı da, hakim de serbest bırakılması ya da tutuksuz yargılanması gerekenleri bırakamıyor, ya da birileri hâlâ dışarıda, onlara da dokunamıyor. Kuşkusuz hepsi böyle değil, ama örnekler var. Bu durum mide bulandırıcı, can sıkıcı..

Bu iş sadece FETÖ ile sınırlı değil. Bir tane FETÖ yok ki, yeni yeni FETÖ’cükler oluşuyor. Dini kullanan da var, hemşehricilik ayağına yatan da, siyaseti etiket kullananı da..

Siyaset de temizlenmeli, bürokrasi de. Askeri, polisi, istihbaratçısı, yargısı, Diyanet’i ile bürokrasi, tepeden tırnağa finans ve sermaye, Media, STK’ların ciddi bir arınmaya ihtiyacı var.. Herkes ötekinin şeytanını taşlıyor ve hemen herkes kendi şeytanı ile kucak kucağa ve sırdaş.

Et kokarsa, tuzlarsın, ya tuz kokarsa! Adalet herkesten çok ve herkesten önce AK Parti’nin en öncelikli meselesi olmak zorundadır. Çünkü adalet mülkün temelidir.

"Ya hu kardeşim, Bank Asya'ya para yatıranı içeri alıyorsun, yönetim kurulu başkanı dışarıda!" ile ilgili etiketler dilipak
GÜNÜN VİDEOSU

Suudi Arabistan'da düzenlenen bir müzik festivalinde Kabe'ye büyük saygısızlık!

Suudi Arabistan'da düzenlenen Riyad Festivali'nde Kabe maketinin dekor olarak kullanılması büyük tepki çekti. Eski Diyanet İşleri Başkanı Görmez olayın fecaat olduğunu vurgulayarak, Suud ulemasının sessizliğini eleştirdi.