Yalçın Topçu'dan Avrupa'ya sert tepki!
Ankara'da Yerli Düşünce Derneği'nin düzenlediği kahvaltıda konuşan Yalçın Topçu, Batı'nın Türk bakanlara uyguladığı sansüre çok sert tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Ankara'da İçkale Otel'de Yerli Düşünce Derneği'nin düzenlediği Demokratik Kongo Cumhuriyeti ile Tanıtım ve Kardeşlik kahvaltısında Türkiye'de eğitim gören Kongolu öğrencilerle biraraya gelerek, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
"Atlantik köle ticareti sırasında 7 buçuk milyon insanını kaybeden, sömürge dönemi ve bağımsızlığa kadar olan dönemde 5 milyon insanını kaybeden Afrika'nın ikinci büyük ülkesi; ve 1960 yılında bağımsız olan Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve halkını ülkem, milletim ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan adına selamlıyorum" ifadeleriyle konuşmasına başlayan Yalçın Topçu, yarın ülkelerinin yöneticisi olacak insanların bu buluşmalarda bir araya getirilmesi, önümüzdeki yılların barış içinde, savaşın olmadığı bir dünyanın olmasına vesile olacağını söyledi.
"ANKARA GÜÇLÜ OLMALI ÇÜNKÜ..."
Bütün coğrafyalarda zulmün olduğuna işaret eden Topçu, "Bugün bizim başımıza da tebelleş olan batılı, beyaz, Hristiyan adam sadece Kongo'ya veya Afrika'ya o zulmü yapmamış. Hakim olduğu dönem itibariyle bütün coğrafyalarda zulüm var, gözyaşı var ve bugün dünyanın gözüne baka baka Suriye'de yukarıdan bomba yağdırıyorlar, aşağıda Arabı, Kürdü ve Türkmeni katlediyorlar. Yıkıntılar arasından parçalanmış çocuk cesetler görmekten bütün dünyadaki insanlara gına geldi" diyerek Ankara'nın bu nedenle güçlü olması gerektiğini vurguladı.
"SÖMÜRMEDİKLERİ AFRİKA ÜLKESİ KALMADI"
Bin yıllık dünya sahnesinde Tanrı Dağı'ndan inen çocuklarının olduğu dünyaya bakılmasını gerektiğini belirten Topçu, Atilla'nın Roma'ya geldiğinde asla kadınlara tecavüz edilmediğini, çocukların öldürülmediğini, kimseye din dayatılmadığını ve kimsenin elinden dilinin alınmadığını söyledi. Medeni olduklarını iddia edenlerin dünya savaşlarını çıkarttıklarını dile getiren Topçu, neticesinde 1'inci ve 2'inci savaşının sonunda milyonlarca insanı katlettiklerini ve şehirleri yok ettiklerini söyleyerek, bugün Afrika'nın derinliklerine inildiğinde batının sömürmediği bir tane bile Afrika ülkesi olmadığını vurguladı.
"ARAKAN'DA ZULÜM DEVAM EDİYOR"
Şu anda Arakan'da zulmün devam ettiğini belirten Topçu, "Şuanda Hristiyan adam Azerbaycan'ın yüzde 20 işgal altındaki topraklarına göz yumuyor. Srebrenitsa diye bir yer var, 10 binlerce kadının ırzına geçildi, çocuklar kesildi, diri diri insanlar yüzüldü. Hırvatlar bir slogan 'biz Boşnakları yakarak yok edeceğiz', Sırp'tan bir slogan 'biz keserek yok edeceğiz'. 21'inci yüzyılda bu medeni olduğunu iddia eden batının gözü önünde Bosna'da Boşnaklar ve Müslümanlar, kesildi ve diri diri derileri soyuldu. Analarının gözü önünde çocuklarının başı kesildi, çocuklarının önünde analarının başı kesildi. Yüz binlerce kadının ırzına geçildi. Batı buna sessiz kaldı. Bu medeni Batı bunu seyretti" ifadelerini kullandı.
"HOCALARA, LOCALARA, PAŞALARA, YARGIÇLARA GÜVENEREK İKTİDAR OLUNAMAYACAK"
Topçu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi halk oylamasına işaret ederek; “16 Nisan’da sandığra gittiğimiz zaman ‘egemenlik bizim’ diyeceğiz. İktidarı biz belirleyeceğiz. Artık bu memlekette birileri hocalara, localara, paşalara, tanklara, Atlantik ötelerine, AB ülkelerinin odaklarına, yargıçlara güvenerek iktidar olamayacaklar. 16 Nisan’da ‘evet’ oyu verdiğiniz zaman iktidarı halkın ve Hakk’ın iradesi belirleyecek. 5 yıl sonunda bu iktidarı belirleyen indirebilecek” değerlendirmesinde bulundu.
"BİZANS'IN ÇOCUKLARI! SİZE NE OLUYOR?"
AB ülkelerinin referandum sürecine dâhil olmaya çalışma girişimlerini de değerlendiren Topçu; "Şu anda Türkiye'ye karşı bir cephe oluşturanlar, yani halen kendilerini Bizans'ın çocukları olduklarını adeta her yaptıklarıyla ispat etmeye çalışanlar ne oluyor size? Size ne bizim seçimlerimizden? Size ne oluyor. AB ülkeleri, Bizans'ın çocukları size ne oluyor bizim seçimlerimize karışıyorsunuz. Bakıyorsunuz ki her gün kalkıyoruz bir ülke Bakanımızın konuşmasını yasaklıyor. Birisi bir makale yazıyor. AB ülkelerinin göbeğinde, Türkiye ve insanlık düşmanı ne kadar terör örgütü mensubu varsa adeta cirit atıyor. Teröre karşı olduğunu söyleyen AB ülkeleri, teröristlere karşı, terörizme karşı kıllarını kıpırdatmazken bir ülkenin demokratik hakkı olan seçimleriyle ilgili elden gelen her türlü zulmü ortaya koyuyor" diye konuştu.