1514-1564 yılları arasında yaşayan ve "Anatominin Babası" olarak görülen Andreas Vesalius'un yaptığı bazı hırsızlıklar, insanlık tarihinin kaderini değiştirdi.
Yaptığı hırsızlık insanlığın tarihini değiştirdi!
'Anatominin Babası' olarak anılan Vesalius'un, aslında bir mezar hırsızı olduğunu biliyor muydunuz? Fakat bu suçun altında yatan neden ise bambaşkaydı...
Her ne kadar insanların dünyayı algılaması Rönesans döneminde ciddi değişikliklere uğrasa da Vesalius'un yaşamı ve çalışmaları; engizisyon, büyücülük ve dindarlıkla çevrilmiş bir zamana denk geliyordu. Yalnızca idam edilen suçlular kadavra olarak kullanılabiliyor ve parçalanabiliyordu. Bu nedenle inceleme yapmak için kadavra bulmak çok zordu. Vesalius'u mezar hırsızlığına iten zorlukları tahmin etmek güç değil...
Orta çağda diseksiyonlar nadiren yapılırdı; yapıldığında da cerrahlar kadavralara elini sürmez, kadavranın parçalanması işini kasaplar ve ya eğitimi devam eden pratisyen cerrahlar üstlenir, eğitimli profesörler ise deyim yerindeyse kire sabuna bulaşmadan uzaktan dersi anlatırdı. Vesalius ise, diseksiyon gösterimlerini kendi yapmaktaydı. Bu sebeple önce Padova'da daha sonra da dünyanın diğer yerlerinde cerrahinin itibarının artmasında önemli rolü olduğu düşünülmektedir.
Vesalius' un cerrahi becerilerinin ötesinde, derslerinde kullanmak üzere muhteşem sanatçılara hazırlattığı büyük şemalarla ünlü olmasıdır. İlave olarak anatominin babası ile ilgili; ceset hırsızlığı yapmasından daha ilginç olan bir detay daha var; çizim yeteneği... Bir cerrahın yetenekli elleri, bilimin aktarılması için, neşter yerine kalem tutuyor...
Yayınlanan bu altı resmin ardından, 1543 yılında; de humani corporis fabrica (vesalius anatomi atlası) yayınlandı. Bu yayının resimlerinin; Fabrica' nın en ünlü tıp çalışması olarak düşünülmesine ve anatomi alanında ciddi bir atılım başlatmasına etkisini göz ardı etmek mümkün değil. Net sınıflandırmaları ve eserin eksiksizliğiyle, dikkat çekici şekilde hazırlanmış bu sanat eseri; "anatominin babası" fenomenine de ciddi katkıda bulundu. Açıklamalarında ve resimlerindeki detay, vesalius'un ayrıntılara sadık kalma becerisini ve Jan Stevan’ ın yeteneğini gözler önüne seriyordu.