Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, "Barajlarımız çok düşük bir seviyede. Umuyoruz ki bu böyle kalmayacak. Ancak yaza doğru bu seviyelerde olacak olursa, su çekildikten sonra ortaya çıkan düzlükler var. Bunlar az sulu bol çamurlu bölgeler. Buralarda sivrisineklerin üremesi için ideal yerler" dedi.
Yeni hastalıklar ortaya çıkabilir!
Türkiye genelinde etkili olan kuraklık, özellikle İstanbul'da etkisini ağır şekilde gösteriyor. Kuraklık ile ilgili dikkat çeken değerlendirmede bulunan Prof. Dr. Levent Kurnaz, çamurlu bölgelerin sivrisinek oluşumunu artıracağına vurgu yaptı. Bu durumun yeni hastalıkları ortaya çıkacağını belirten Prof. Dr. Kurnaz, "Batı Nil Virüsü, Zika gibi hastalıkların biraz daha fazla doğamıza girmesine ve en sonunda da en büyük düşmanlarımızdan olan sıtmanın görülmesine neden olabilir" dedi.
Prof. Dr. Kurnaz. "Maalesef o sivrisinekler doğamızda çok fazla görülmeyen Batı Nil Virüsü, Zika gibi hastalıkların biraz daha fazla doğamıza girmesine ve en sonunda da en büyük düşmanlarımızdan olan sıtmanın görülmesine neden olabilir" diye konuştu.
"ÖNÜMÜZDEKİ YAZ İÇİN BÜYÜK TEHLİKE"
İstanbul'da baraj doluluk oranının yüzde 20,93 ile son 10 yılın en düşük seviyelere gerilemesinin ardından uzmanlar uyarılarda bulundu. Baraj sularının çekilmesi sonucunda ortaya çıkacak bataklık ve küçük gölcüklerde sivrisinek larvalarının yaşam alanı haline geleceğini söyleyen Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, şunları söyledi:
"Barajlarımız çok düşük bir seviyede. Umuyoruz ki bu böyle kalmayacak. Ancak yaza doğru bu seviyelerde olacak olursa, su çekildikten sonra ortaya çıkan düzlükler var. Bunlar az sulu bol çamurlu bölgeler. Buralarda sivrisineklerin üremesi için ideal yerler. Buralardaki su artık bir noktada taban suyu ya da can suyu dediğimiz su olduğu için kullanılmaz hale gelecek. Bu da sağlık riskli oluşturduğu için o barajlardan su çekilmeye son verilecek. Bundan dolayı da oralarda çok derin olmayan gölcükler halinde kalacak. İstanbul'un çevresinde bu gölcüklerin olması uzun vadede sivrisineklerin üremesine neden olacaktır. Maalesef o sivrisinekler doğamızda çok fazla görülmeyen Batı Nil Virüsü, Zika gibi hastalıkların biraz daha fazla doğamıza girmesine ve en sonunda da en büyük düşmanlarımızdan olan sıtmanın görülmesine neden olabilir. Bunların hepsi önümüzdeki yaz için büyük tehlikeler."