Yılmaz Özdil sahte Abdülhamid hatıratı okuyup; Sultan'a, Atatürk'ü övdürttü!
Yılmaz Özdil, Halk TV'de katıldığı programda Sultan Abdülhamid'in hatıra defterinde Atatürk'ü övdüğünü ve onun için dua ettiğini anlattı. Ancak Özdil'in yayında okuduğu hatıratın aslında hiç olmadığı ortaya çıktı
Sözcü yazarı Yılmaz Özdil, Halk TV'de katıldığı programda Sultan Abdülhamid'in Mustafa Kemal Atatürk için dua ettiğini iddia etti.
Bu iddiasını, Abdülhamid'in "hatıra defterine" dayandıran Özdil, Sultan'ın hatıra defterinde, Atatürk hakkında, "Allah devletine hizmet edenlerden razı olsun. Muvaffakiyeti için dua ettim." ifadelerini kullandığını öne sürdü.
"ALLAH AZI OLSUN"
Yılmaz Özdil, "Çanakkale Zaferi'nin ardından Abdülhamid kendi hatıra defterine şunları yazıyor." diyerek hatıra defterinden şu ifadeleri paylaştı:
"Düşman tasını tarağını toplayıp askerlerinin yarısını denize, yarısını gemilerine dökerek çekip gitti. Bu büyük zaferi Mustafa Kemal adında bir Meralay kazanmış. Allah devletine hizmet edenlerden razı olsun.
Oğlum Abid Efendi, bu Mustafa Kemal Efendi'yle tanıştığını söyledi. Beylerbeyi'inde görevli Yüzbaşı Salih Bozok'un arkadaşıymış. Ara sıra arkadaşına yemeğe geliyormuş. Abid Efendi ile bu münasebetle dost olmuşlar hatta Mustafa Kemal kendisine 2 ceylan yavrusu hediye etmiş. Bundan çok memnun oldum. Devlete yüzünü ağartmış bir Paşa'nın oğlum Abid Efendi'ye yakınlık göstermesi bir şahsiyeti olduğunu anlatıyor.
Çanakkale'de İngiltere, Fransa gibi iki büyük devletin ordusunu ve donanmasını durdurdu muvaffakıyeti için dua ettim."
ÖYLE BİR HATIRAT YOK
Ancak Yılmaz Özdil'e tepkiler gecikmedi. Sultan Abdülhamid'in böyle bir hatıra defteri olmadığı, okunan metnin Süleyman Nazif'in sultanı korumak ve müdafaa etmek için kaleme aldığı ifadeler olduğu ortaya çıktı.
BARDAKÇI YALANLADI: PALAVRA
Tarihçi Murat Bardakçı da daha önce yaptığı bir konuşmada söz konusu iddiaları reddetmiş, "Bugün Sultan Abdülhamid'e mal edilen hatırat, mektup, bilmemne hepsi yalandır. Böyle bir şey yoktur. İşte Sultan Abdülhamid'in Hatıra Defteri, Hatıraları, Günlüğü falan Süleyman Nazif tarafından uydurulmuştur. Sonra tarih dergisinde yayınlanmıştır. Sonda birkaç baskı yapıldı. Son senelerde incecik kitap kalın oldu, palavradır." ifadelerini kullanmıştı.