Yunanistan'daki mülteci dramı ifşa oldu: Midilli, sığınmacılar için tam bir cehennem
Yunanistan güçlerinin mültecileri Türkiye'ye geri itmek için uyguladığı insanlık dışı yöntemler deşifre oldu. Yunan basınında çıkan haberde Midilli Adası'nda yaşayanların ihbarları yer aldı. Haberde, “Sığınmacıları, Plomari sahilindeki bir noktadan sandallara bindirerek Türkiye’ye geri yolluyorlar. Bu sandallarda yeni doğmuş bebekleri bile görenler var. Yaz ortasında bir sandal battı. Hava gayet iyiydi. Sandalın durup dururken batması imkânsızdı" ifadeleri yer aldı.
Yunan haber sitesi TVXS, gazeteci Fotini Lambridi imzasıyla yayınladığı bir haberde, Yunan makamlarının, Ayvalık’ın karşısındaki Midilli Adası’na gelen sığınmacıları Türkiye’ye zorla geri itmek için başvurdukları insafsız uygulamaları ifşa etti.
“Midilli, sığınmacılar için tam bir cehennem” denilen haberde, korktukları için isimlerini açıklamayan bazı Midilli sakinlerinin, tüyler ürpertici ihbarları yer aldı. Hürriyet gazetesinden Yorgo Kırbaki'nin haberine göre, Midilli sakinleri Yunan gazeteci Fotini Lambridi’ye tanık oldukları olayları şöyle anlattı:
PLAKASIZ MOTORLAR
“Daha önce üniformalılar vardı. Temmuzdan bu yana ise adanın Sikaminia sahilinde plakasız motosikletlerle dolaşan sivil kıyafetlileri görüyoruz.
Atina’dan gönderildiklerini söyleyen bu sivil kıyafetlilerin işi, sığınmacıları karaya çıkıp fotoğraf çekmelerine fırsat vermeden toplamak. Kıyıya çıktıktan sonra koşarak zeytinliklerde gizlenen sığınmacıları buluyor ve ellerini kablo kelepçeleri ile bağlıyorlar. Cep telefonlarını ve cüzdanlarını toplayıp bilmediğimiz bir yere götürüyorlar. Hava karardığında ise aynı sivil kıyafetlilerin, yanlarında sığınmacılar ile birlikte adanın Plomari sahiline gittiklerini görüyoruz.”
‘GERİ YOLLUYORLAR’
“Sığınmacıları, Plomari sahilindeki bir noktadan sandallara bindirerek Türkiye’ye geri yolluyorlar. Bu sandallarda yeni doğmuş bebekleri bile görenler var. Yaz ortasında bir sandal battı. Hava gayet iyiydi. Sandalın durup dururken batması imkânsızdı. Bir sivil toplum örgütü, kurtarma botu ile bölgeye yaklaşmaya çalıştığında, sahil güvenlik unsurları izin vermedi.”
KAYIP KIZLAR VE DAYAK
“Yine yaz mevsiminde sığınmacı kampında yaşayan bazı insanları alıp Türkiye’ye zorla geri gönderdikleri bile oldu. Gözlerimiz çok şey gördü. Dominik Cumhuriyeti’nde gelip Midilli’de kaybolan kızlar vardı. Muhtemelen kadın tüccarlarının kurbanları oldular. Yedikleri feci dayaklardan, acı içinde bağıran sığınmacılar da gördük. Eskiden pek çok sığınmacıyı kurtarmıştık. Bugün ise casuslukla suçlanmak korkusuyla, kendilerine battaniye bile veremiyoruz.
Adada, Sahil Güvenlik ile işbirliği yapan bir Midilliliyi görevlendiren BM Mülteciler Komiserliği de sığınmacılara artık pek yardım etmiyor.”
YENİ SIĞINMACI YASASI
Yunanistan’da eylülde onanan sığınmacı yasasının 40’ıncı maddesinde, Sahil Güvenlik’ten izin almadan kurtarma operasyonu yapan sivil toplum örgütlerine bir yıla kadar hapis ve 6 bin Euro’ya kadar para cezası öngörülüyor.
ADADA 5 BİN SIĞINMACI KALDI
Midilli’de 2017’de yaklaşık 18 bin sığınmacı yaşıyordu. Pandemi, Yunanistan anakarasına sevk edilenler ve Yunan makamlarının şiddet de kullanarak, sığınmacıları, hayatlarını tehlikeye atma pahasına karaya çıkmadan engellemeleri sonucu, Midilli’de göçmen sayısı 5 bine geriledi.
Yunanistan’a (Ege ve Meriç üzerinden) son bir yılda sığınmacı geçişleri yüzde 92 azaldı. Geçen yıl ocak-ekim döneminde 29 bin 500 sığınmacı Yunanistan’a girebilmişti. Bu yıl bu rakam sadece 2 bin 400. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ise sığınmacılara reva gördüğü kötü muamele için Yunanistan’ı defalarca para cezalarına mahkûm etti.
