Yusuf Kaplan: beyaz Türkler ve beyaz Kürtlerin göçmen faşizmi üzerinden Türkiye'yi parçalayacak
Yeni Şafak gazetesi yazarı Yusuf Kaplan, beyaz Türkler ve beyaz Kürtlerin göçmen faşizmi üzerinden Türkiye'yi parçalayacağını yazdı. Kaplan, "Jön-Türkler, Osmanlı’yı parçaladılar; laikliği kutsayan ve İslâm’a, İslâmî değerlere karşı kin ve nefret tohumları eken “Beyaz Türkler” ile “Beyaz Kürtler” Türkiye’yi parçalayacaklar! Allah muhafaza!" dedi.
Türkiye'deki sığınmacıların durumu ve hükümetin 1 milyon Suriyeli sığınmacının dönüşü için yaptığı çalışma gündemdeki yerini koruyor. Bir yandan Suriyeli sığınmacıların dönüşü üzerinde çalışmalar sürerken diğer yandan da sığınmacılar üzerinden yapılan saldırı ve algılarla mücadele ediliyor.
Yeni Şafak gazetesi yazarı Yusuf Kaplan, beyaz Türkler ve beyaz Kürtlerin göçmen faşizmi üzerinden Türkiye'yi parçalayacağını yazdı. Kaplan, mülteciler için güçlü bir stratejinin şart olduğunun aldını çizerek, "Jön-Türkler, Osmanlı’yı parçaladılar; laikliği kutsayan ve İslâm’a, İslâmî değerlere karşı kin ve nefret tohumları eken “Beyaz Türkler” ile “Beyaz Kürtler” Türkiye’yi parçalayacaklar! Allah muhafaza!" ifadelerini kullandı.
Yusuf Kaplan'ın "Jön-Türkler, Osmanlı’yı parçaladılar; “Beyaz Türkler” ile “Beyaz Kürtler” Türkiye’yi parçalayacaklar!" başlıklı yazısının ilgili bölümü şöyle:
"Türkiye’deki göçmenlerin konumları ve sorunları, seçimlerden önceki sürecin çok tehlikeli geçeceğini gösteriyor.
Türkiye’nin mazlum Suriyeli kardeşlerimizin ülkelerindeki cehennem ateşine atılmaması için uzattığı kardeşlik eli her tür takdirin üzerindedir.
Ama bu kardeşlerimizle ilgili güçlü, rasyonel bir devlet politikasının ve stratejisinin henüz geliştirilemediği gözleniyor: Bu kardeşlerimizin sınır şehirlerimize, mümkünse Suriye içine yerleştirilmeleri konusunda kalıcı stratejiler geliştirilmeliydi; hâlâ da geliştirilebilir bu tür stratejiler.
Eğer sınırları açık tutarsak, önüne gelen dolar içeri, istihbarat elemanları cirit atar (atıyor da nitekim!) ve Türkiye orta, uzun vadede cehenneme döner: Londra’dan, Paris’ten farksız ürpertici gettolar zuhur eder ve iç çatışmaların, ırkçı, ayrılıkçı kapışmaların arenası olur çıkar Türkiye -Allah muhafaza!
Oysa biz farklı din, kültür ve etnisitelere mensup topluluklarla barış içinde nasıl yaşanabileceğinin en mükemmel formülünü geliştirmiş bir medeniyetin çocuklarıyız.
Ümmet ve kardeşlik bilincinin zedelenmemesi için mültecilerle ilgili kalıcı ve uzun soluklu stratejiler geliştirilmeli, bu kardeşlerimizin kahir ekseriyeti aşama aşama Suriye’de güven içinde yaşayabilecekleri yerlere yerleştirilmeli.
Ayrıca terör örgütlerinin yarın Türkiye’yi cehenneme çevirecek şekilde ülkeye sızma ihtimali de yabana atılmamalı. Şimdiden mülteciler arasında envai çeşit mafyatik faaliyetin zuhur etmeye başladığını gözlemliyorum bir vatandaş olarak.
Türkiye, mazlumlara kol kanat geren bir ülkedir. Ama bunu zekice, mazlumları da, toplumu da tedirgin etmeyecek stratejiler geliştirerek yapmalıdır.
Yoksa ırkçı, ruhsuz, barbar Batılılardan farkımız kalmaz bizim!
Türkiye’nin fay hatlarını patlatmaya hazır kişilere ve örgütlere daha fazla malzeme vermemeli devlet!
Jön-Türkler, Osmanlı’yı parçaladılar; laikliği kutsayan ve İslâm’a, İslâmî değerlere karşı kin ve nefret tohumları eken “Beyaz Türkler” ile “Beyaz Kürtler” Türkiye’yi parçalayacaklar! Allah muhafaza!"