Yüz binlerce Bitcoin buhar olup uçtu! Dünyanın konuştuğu çiftle ilgili yeni detaylar ortaya çıktı
ABD'de yüz binlerce Bitcoin'i aklamakla suçlanan çift günlerdir dünya gündeminen düşmedi. Heather Morgan ve Ilya Lichtenstein çiftinin yakınları ilginç ayrıntılar paylaştı. Çifti tanıyanlar, birbirine zıt iki karakterin ilginç evlilikleri hakkında bilgiler verdi.
Dünya günlerdir 4,5 milyar dolar değerindeki çalıntı Bitcoin'i aklamakla suçlanan çifti konuşuyor. Çiftin yakın çevresindekiler ise ikiye bölünmüş durumda. Kimileri "Haberi görünce şoke oldum" derken kimileri de "Bunu yapabileceklerine yüzde 110 inanıyorum" diyor. İşte tanıyanların anlattıklarıyla "Bitcoin çifti"nin tuhaf hayatı...
Heather Morgan, birkaç yıl evvel rap yapmaya başladığında, şarkı sözü seçimleri o kadar saçma sapandı ki bazı arkadaşları ciddi mi yoksa rol mü yapıyor anlamakta güçlük çekmişti.
Morgan'ın ve eşi Ilya Lichtenstein'ın 4,5 milyar Dolar değerindeki çalıntı Bitcoin'i aklamakla suçlanmasının ardından bugün, genç çiftin en yakınları şahit oldukları şeyin tamamının bir numara olup olmadığını sorguluyor.
Çiftin yakın dostlarından biri, Insider'a yaptığı açıklamada, "Haberi ilk gördüğümde isimlerin değiştirildiği sahte makalelerden biri sandım. O derece şoke olmuştum" dedi.
Lichtenstein ve Morgan, binlerce çalıntı Bitcoin'i aklama suçlamasıyla gözaltına alındıkları günden beri kamuoyunun ilgisiyle karşılaştı. Çiftin internetteki aktiviteleri, özellikle de Morgan'ın ünlü "Crocodile of Wall Street" isimli rap şarkısının klibi ve viral olan pazarlama tavsiyeleri, olayı bir adli vaka olmaktan çıkarıp bir komediye dönüştürdü.
Savcılık kaynaklarına göre, Morgan ve Lichtenstein, açtıkları bir dizi naylon hesap aracılığıyla, 2016'da hack'lenen Bitfinex isimli kripto para piyasasından çalınan binlerce Bitcoin'i sessiz sedasız aklamayı başardı. ABD Adalet Bakanlığı, Morgan ve Lichtenstein'ın göz altına alınmasını ve milyarlarca dolar değerindeki Bitcoin'in ele geçirilmesini "tarihin en büyük finans baskını" olarak nitelendirdi. Bloomberg Haber ajansına göre, çiftin avukatları, savcılık dosyalarında "ciddi boşluklar" olduğunu savundu.
Haber, özellikle Morgan ve Lichtenstein'ın son yıllarda önemli bir parçası haline geldiği teknoloji çevrelerinde deprem etkisi yarattı. Zira sosyal ortamlarda, Bengal kedisine tasma takıp Manhattan sokaklarında gezdirmek gibi tuhaflıklarıyla tanınan çift, teknoloji ve kripto dünyası için tipik, hatta sıradan startup girişimcileriydi.
ONLARI TANIYANLAR İKİYE BÖLÜNDÜ
Çiftin "teknoloji sektöründe çalışan biraz çatlak biraz dalgın milenyum nesli" imajı o kadar inandırıcıydı ki bazı tanıdıkları böyle bir suçu işleyebilecek kadar sofistike insanlar olduklarına hâlâ inanamıyor.
Geçmişte Morgan'ın startup'ında çalışmış bir kişi şaşkınlığını şu sözlerle anlattı: "Bu insanlar hakkında edindiğim izlenime dayanarak, böyle bir şeyin yaşanmış olmasını, bunu başarabilmiş olmalarını neredeyse komik buluyorum."
Aslına bakılırsa Morgan ve Lichtenstein'ı tanıyanların tamamı değilse bile büyük bir kısmı benzer izlenimlere sahip. Zaten çiftin bu kadar büyük bir suçu kimseye fark ettirmeden işleyebilmesinin ardında da bu izlenimler yatıyor.
Arkadaşlarından biri, Insider'a, "İnternette yazılan 'Bunu yapacak teknik kapasiteye sahip değillerdi' yorumlarını gülünç buluyorum. Çünkü bence bunu yapabilme kapasitesine yüzde 110 sahiplerdi" diye konuştu.
ZIT KUTUPLARIN EVLİLİĞİ
Çifte biraz daha yakından baktığımızda zıtlıklarla dolu bir hayat yaşadıklarını görebiliyoruz.
Sessiz ve içine kapanık bir insan olarak tanımlanan 34 yaşındaki Ilya Lichtenstein, akıllı ev konseptiyle ilgilenen ve kendi apartman dairesini bu alandaki çalışmalara adamış "klasik bir bilgisayarcı" olarak nitelendiriliyor. 2011 yazında Y Combinator vesilesiyle tanıştığı çok sayıda kullanıcı Lichtenstein hakkında bir şey hatırlamadıklarını belirtiyor. Bu kişilerden biri "Sessiz biriydi herhalde" yorumunu yaptı.
Rusya ve ABD'den çifte vatandaşlığı olan Lichtenstein, resmi adı olan Ilya'nın yanı sıra "Dutch" olarak da tanınıyor. Wisconsin-Madison Üniversitesi'nden mezun olan Lichtenstein, markalara satış ve pazarlama desteği veren MixRank isimli şirketin kurucularından. MixRank birkaç yıl önce Y Combinator'ın yanı sıra Mark Cuban'dan ve 500 Startups'ın kurucusu Dave McClure'dan aldığı yatırımlarla hatırlanıyor.
McClure, Lichtenstein hakkındaki sorulara yanıt verdiği e-postada, "Onu hiç tanımıyordum" dedi ve ekledi: "Bitfinex çukuruna nasıl düştüğünü ben de herkes kadar merak ediyorum."
Heather Morgan ise Lichtenstein'ın tam tersi bir karaktere sahip. Tanıyanların dediğine göre 31 yaşındaki Morgan fazlasıyla dışa dönüş ve sosyal bir kadın. Buna kanıt olarak da yarattığı gösterişli rap'çi karakter 'Razzlekhan' gösteriliyor.
Seyahat etmeye meraklı olan Morgan'ın Linked'ın profilinde üniversite yıllarında Mısır'da yaşadığı ve Dünya Bankası'nda çalıştığı belirtiliyor. Müşterilerine e-posta üzerinden pazarlama hizmeti sunan SalesFolk'u kuran Morgan'ın eski bir çalışanı, genç kadının zaman zaman kimseye haber vermeden Doğu Avrupa ülkelerine gidip günlerce ortadan kaybolduğunu söyledi.
Heather Morgan'ın Doğu Avrupa ülkelerine yaptığı bu seyahatlerin, bir kaçış planıyla bağlantılı olması mümkün. Federal savcılar, çiftin Ukrayna'da yeni bir hayata başlamak için hazırlıklar yaptığını ancak pandeminin bu planlara engel olduğunu belirtti. Çiftin Ağustos 2019'da Kiev'e yaptığı ve bir ay kadar süren seyahat kaçış riskleri olduğuna dair kanıt olarak gösterildi. Yapılan açıklamada, "Morgan ve Lichtenstein, Ukrayna ve Rusya'da yeni kimlikler ve hesaplar açıp bu kaçışı sona erdirmek için anlamlı adımlar atmış gibi görünüyor" ifadeleri kullanıldı. Lichtenstein'ın Rus pasaportunu 2019'da aldığı daha önce Mısır ve Hong Kong'da yaşamış bir California'lı olan Morgan'ın da Rusça öğrenmekte olduğu bildirildi. Baskın sırasında çiftin aralarında kısaca Rusça konuştuğu da açıklanan detaylar arasında. Rusya kendi vatandaşlarını sınır dışı etmiyor. Savcılar çiftin Rusya'ya kaçarak ABD'de yargılanmaktan sonsuza kadar kurtulmayı planladığını düşünüyor.
PAHALI YEMEKLER, KİRALIK BİR APARTMAN DAİRESİ, BİR BENGAL KEDİSİ
Arkadaşlarının anlattıklarına göre, Lichtenstein ve Morgan için tutumlu demek mümkün değildi ama har vurup harman savurdukları da söylenemezdi. Insider'a konuşan bir arkadaşa göre, çiftin birkaç milyon dolarlık bir serveti bulunuyordu. Bu arkadaş New York'a gittiğinde, Morgan ve Lichtenstein tarafından pahalı yemeklere götürülüyordu. Ama New York'ta yaşadıkları daire kiralıktı, otomobilleri de yoktu. Seyahatlerinin masraflarını kredi kartlarında biriken puanlarla ve uçuş milleriyle karşılıyorlardı.
Insider'a konuşan arkadaş, "Normal teknoloji zenginleri gibi yaşıyorlardı" ifadelerini kullandı.
Hayatlarındaki en büyük aşırılık, muhtemelen, Clarissa adını verdikleri Bengal kedisiydi. Kendine ait bir Instagram hesabı bile olan bu kediye bir tasma takıp New York sokaklarında yürüyüşe çıkarıyorlardı.
Arkadaşlarından birine, melek yatırımcılık yaparak biraz para kazandıklarını, bir de halka açık işlem gören teknoloji hisselerine yatırım yaptıklarını söylemişlerdi. Yani hiçbir sıra dışı olmayan yollarla para kazanıyorlardı.
"KRİPTOLARLA HERKES KADAR İLGİLENİYORLARDI"
Çiftin ilgi alanlarından biri kripto paralardı. Hatta bir dönem Ethereum cüzdanı startup'ı olan Endpass'te çalışmışlardı.
Arkadaşlarından biri, "Teknoloji sektöründeki ortalama bir insan kripto paralarla ne kadar ilgileniyorsa onlar da o kadar ilgileniyordu bence" diye konuştu. Bitfinex'in hack'lenmesinden bir yıl kadar sonra, Morgan, o zaman yanında çalışan kişilerden birine kripto paralara yatırım yapma tavsiyesinde bulunmuştu.
Haklarında iddianame hazırlanmadan önceki dönemdeki davranışlarında ortada bir olumsuzluk olduğuna dair en ufak bir işaret yoktu. Kaçmaya hazırlanıyor gibi görünmüyorlar aksine Manhattan'da 2 milyon dolar değerinde bir apartman dairesi satın almak için hazırlık yapıyorlardı. Morgan da satış ve pazarlama danışmanlığına devam ediyordu.
LICHTENSTEIN BİR ANDA ORTADAN KAYBOLDU
Lichtenstein'ın kurucuları arasında yer aldığı MixRank'in yatırımcılarından Peter Bordes birkaç yıl önce yaşanan tuhaf bir olayı Insider'a anlattı.
Border, MixRank'ten melek yatırımcı ağı aracılığıyla haberdar olmuştu. Lichtenstein tam olarak Border'un çalışmayı sevdiği kurucu tipiydi: Zekiydi, iç görülüydü ve sektörü değiştirebilecek bir otomatik reklam yazılımı geliştiriyordu.
Ancak 2016 yılında Lichtenstein tuhaf bir biçimde ortadan kayboldu. Yatırımcılara rapor vermeyi, kendisine gönderilen e-postaları cevaplamayı bıraktı. Bir süre sonra ortağı, Bordes'a, Lichtenstein'ın şirketten tamamen ayrıldığını söyledi.
Bordes, suçlamalarla ilgili olarak, "Ilya'nın böyle bir şey yapacağını asla düşünmezdim" ifadelerini kullandı.
2010'DA BİR PARTİDE TANIŞTILAR
Bir arkadaşlarının dediğine göre, Lichtenstein ve Morgan 2010'ların ortasında San Francisco'da teknoloji şirketi çalışanlarının katıldığı bir partide tanıştı. Bu tesadüfün ardından birlikte Morgan'ın satış startup'ı SalesFolk'ta çalışmaya başladılar.
Bir seferinde New York'ta düzenlenen bir SalesFolk etkinliğinde bir gecikme yaşanınca, Morgan elinde mikrofonla sahneye çıkıp Eminem'in bir şarkısını müzik olmadan söylemeye başladı. SalesFolk'un eski çalışanlarından biri, "O gün istifa ettim" diye konuştu ve ekledi: "O şirkette kalamazdım".
Morgan'ın iş yaşamına yansıyan tuhaflıkları bununla da kalmıyordu. Örneğin bir başka eski çalışanın dediğine göre, Morgan SalesFolk'un ilk şirket gezisini Tayland'a ya da Güneydoğu Asya'daki başka bir yere yapmak istiyordu. Aklında timsahlara et vermek gibi eğlence fikirleri vardı. Ancak bu gezi fikir aşamasından eyleme geçirilemedi.
Heather Morgan'ın @HeatherReyhan şeklindeki Twitter hesabında Türkiye'den paylaşımlar bulunuyor. Hatta tweet'lerinin bir kısmı bozuk bir Türkçeyle yazılmış.
EN ÖNEM VERDİĞİ MARKASI KENDİSİYDİ
Kendini bir marka haline getirmiş olan Morgan, LinkedIn’de verdiği satış ve pazarlama tavsiyeleriyle oldukça kalabalık bir takipçi kitlesi edindi. Eski bir çalışanı, "Kendi kendinin reklamını yapmak konusunda çok ama çok iyiydi. Kendi markasını bir işe dönüştürdü" yorumunu yaptı.
Örneğin 2019'da NYC Salon konferanslarında yaptığı konuşmanın başlığı "Sosyal Mühendislikle Herhangi Bir Şeyin Yolu Nasıl Yapılır?" şeklindeydi. Dinleyicilerine davet edilmedikleri partilere girmenin, olumsuz durumlardan paçayı sıyırmanın ve insanları bilgi paylaşmaya ya da harekete geçmeye manipüle etmenin yollarını anlatıyordu.
Morgan'ın SalesFolk'un reklamını yapma yolları da oldukça iddialıydı. Eski çalışanlarının dediğine göre, SalesFolk'u daha kalabalık ve daha güçlü göstermek için isimler uydurarak sahte LinkedIn profilleri oluşturuyordu. Eski çalışanlar Insider'a, en az 3 LinkedIn profilinin arkasında Morgan'ın olduğunu belirtti.
2018 yılında Morgan, SalesFolk çalışanlarını aniden işten çıkardı. İnternet sitesine bakıldığında şirket halen aktif görünüyor ama eski bir çalışana göre bu Morgan için bir imaj çalışmasından başka bir şey değil.
Eski çalışanlardan biri, "İşten çıkarmalar hepimizde şok etkisi yarattı. Çok sayıda müşterimiz vardı, güzel para kazanıyorduk" diye konuştu.
RAZZLEKHAN VE WALL STREET KLİPLERİ
SalesFolk'un küçülme kararından sonra Morgan, kendi kendi yeniden yarattı. O artık Heather Morgan değil Wall Street'te klipler çeken rap'çi Razzlekhan'dı.
Razzlekhan'ın internet sitesinde tanıtıcı metin olarak şu satırlar yer alıyor: "Wall Street'in meşhur Timsahı geri döndü. Eskisinden daha korkusuz ve daha utanmaz olan Razzlekhan'ın hedefinde büyük yazılım şirketlerinden sağlık sektörüne ve finans kankalarına herkes var."
Morgan'ı eskiden tanıyan arkadaşlarından biri, "Kasten bu kadar kötü olamaz gibi hissediyorum. Gerçekten zeki bir kadın. İyi bir rap'çi olmak isteseydi iyi bir rap'çi olabilirdi. Dolayısıyla benim gözümde Razzlekhan, Borat gibi bir şeydi" dedi ve ekledi: "Ancak arkadaşlarına kesinlikle ciddi olduğunu söylüyordu."
EVLENMELERİ DE HER ŞEYLERİ GİBİ TUHAFTI
Lichtenstein 2019'da Morgan'a evlenme teklif ettiğinde, bunu da oldukça havalı bir biçimde yaptı. Bir gerilla reklam kampanyasıyla New York'un dört bir yanına posterler astırmış, Times Meydanı'nda da bir billboard kiralamıştı. O günlerde Facebook'ta yaptığı paylaşımda şöyle diyordu:
"Sadece sağlam bir yatırımcı olmakla kalmayan, aynı zamanda fazlasıyla tuhaf bir yaratıcılık dehası olan gerçek Heather'ı ne kadar sevdiğimi ve ona ne kadar kıymet verdiğimi gösterecek unutulmaz bir şey yapmak zorunda olduğumu biliyordum. Tabii Heather'ı tanıdığım için hem pragmatik olan hem de işimize değer katacak bir teklif bekleyeceğini de biliyordum."
Düğün sırasında Morgan içeri tahtırevanla taşınarak girerken, misafirler de ellerindeki altın kaplı palmiye yapraklarını yelpaze gibi sallayarak gelini karşıladı. Daha sonra gelin konuklara bir rap ziyafeti sundu. (Bu anların Instagram'da paylaşılan görüntüleri daha sonra yayından kaldırıldı.) Düğünde 75 kadar konuk vardı ve katılımcıların dediğine göre klasik bir düğünden çok parti havasında bir eğlence düzenlemişlerdi.
Morgan ve Lichtenstein'ın avukatı Samson Enzer, çiftin kaçma riski taşıdığı yönündeki görüşe itiraz etti. Buna kanıt olarak Morgan ve Lichtenstein'ın çocuk sahibi olma istekleri gösterildi. Enzer'ın mahkemeye sunduğu belgede, Morgan'ın endometriyozis nedeniyle sadece tüp bebek yoluyla çocuk sahibi olabileceği, çiftin bir aile kurmak isteğiyle New York'taki bir hastanede çok sayıda embriyo saklamakta olduğu ve bu embriyoları bırakıp hiçbir yere gitmeyecekleri belirtildi.
SON PROJELERİ DEMANDPATH OLDU
Lichtenstein'ın sosyal medya hesaplarına baktığımızda, genelde NFT'ler ve internetle ilgili konularda tweet'ler attığını, onun dışında pek dikkat çekmediğini görüyoruz. Morgan ise Forbes ve Inc. gibi yayın kuruluşlarında yemekten müzakere tekniklerine ve şirketleri bilgisayar korsanlarından korumanın yollarına aklına gelen her konuda yazılar yazıyordu.
Morgan ve Lichtenstein'ın LinkedIn sayfalarındaki son işleri DemandPath isimli bir şirket olarak görünüyor. "Yeni nesil umut vadeden teknolojilere yatırım yapan bir butik fon" olarak tanıtılan DemandPath'in Morgan ve Lichtenstein dışında bilinen bir çalışanı bulunmuyor.
TAM 119.754 BITCOIN BUHAR OLUP UÇTU
Lichtenstein ve Morgan hakkındaki suçlamaların geçmişi Ağustos 2016'ya uzanıyor. O tarihte Bitfinex isimli kripto para borsası kimliği bilinmeyen kişiler tarafından hack'lendi ve 119.754 Bitcoin, Lichtenstein tarafından kontrol edilen bir cüzdana aktarıldı. (Çifte yöneltilen suçlamalar arasında hacker saldırısını düzenlemek bulunmuyor.)
Çalınan Bitcoin'in değeri o günlerde 71 milyon dolardı. Ocak 2017'ye kadar aktarıldıkları cüzdanda kalan Bitcoin'lerin bir kısmı o tarihte binlerce para transferiyle onlarca farklı hesaba aktarıldı. ABD'de gelir idaresinden sorumlu kuruluş olan IRS'in incelemeleri sonucunda, bu hesapların Morgan ve Lichtenstein tarafından açıldığı anlaşıldı.
Davayla ilgilenen özel ajan Christopher Janczewski'nin ifadesine göre, çok sayıda sahte kimlik, otomatik para transferi ve sahte şirket hesabı kullanan Lichtenstein ve Morgan, nihayetinde paraları kendi kişisel hesaplarına aktardı.
Ancak girdikleri bunca zahmete karşın, Morgan ve Lichtenstein'ın kullandıkları hesapların bir kısmı kendi adlarına açılmıştı. Aynı zamanda DemandPath, Endpass ve SalesFolk şirketlerinin hesaplarını da kullanıyorlardı.
IRS, FBI ve Ulusal Güvenlik Bakanlığı'nın yıllarca süren operasyonunda 3,6 milyar dolardan fazla değerdeki Bitcoin geri alındı. Ancak Savcılık çiftin 2,9 milyon dolar değerindeki Bitcoin'i paraya çevirip harcadığını, diğeri 328 milyon dolar olan 7500 Bitcoin'in içinde bulunduğu en az 24 hesaba ise henüz erişim sağlanamadığını ifade etti.
BULUTTAN ÇOK İLGİNÇ DETAYLAR ÇIKTI
Yetkililere ellerindeki Bitcoin'lerin iki kaynaktan geldiğini söylemişlerdi: Lichtenstein'ın 2015 öncesi yaptığı Bitcoin yatırımlarından ve müşterilere verdikleri hizmetlerin karşılığı olan ödemelerden.
Bir keresinde Lichtenstein, değerli metaller satan bir kişiden Bitcoin karşılığı altın satın almış, aldığı altınları doğrudan ev adresine yollatmıştı.
Lichtenstein, hassas bilgilerin önemli bir kısmını şifrelemiş olsa da, güvenlik güçlerinin elindeki kanıtların önemli bir kısmı doğrudan Lichtenstein'ın bir bulutta sakladığı detaylı belgelerden geliyor. Bu buluta 31 Aralık günü erişim sağlayan güvenlik güçleri, 2000 sanal para adresinden ve bunların özel anahtarlarından oluşan bir liste buldu. Adreslerin çoğu 2016'daki hack'lemeyle doğrudan bağlantılıydı. Bulutta bulunan bir diğer dosyada da çok sayıda kripto para hesabının giriş bilgileri ile bu hesaplardan hangilerinin yıllar içinde dondurulduğuna dair notlar yer alıyordu.
Güvenlik güçlerinin bulduğu bir diğer klasörün başlığı ise "Karakterler" şeklindeydi. Klasörde çeşitli kişilerin kimlik belgeleri ve biyografileri ile dark web'den sahte kimlik almanın yollarına dair bir yazı bulunuyordu. 5 Ocak günü çiftin evlerine yapılan baskında da yatağın altında üzerinde "kullan at telefonlar" yazılı bir çantanın içinde çok sayıda cep telefonu bulundu.
Şubat ayı başlarında güvenlik görevlileri halen Lichtenstein'ın cüzdanında beklemekte olan 3 milyar 629 milyon dolar değerindeki 94.636 Bitcoin'i ele geçirdi. Mahkemenin kefaletle salıverilme talebini reddetmesi nedeniyle Lichtenstein ve Morgan şu an halen hapisteler. Çiftin kedileri Clarissa'nın akıbeti ise belirsiz.
Morgan ve Lichtenstein'ın evlerine düzenlenen baskınla ilgili başka ilginç detaylar da ortaya çıktı. Yapılan açıklamaya göre, kedi Clarissa da baskın sırasında yatağın altında saklanmaktaydı. Morgan yatağın yanına çöküp bir yandan kediyi çağırırken bir yandan da peş peşe telefonunun kilit tuşuna basıyordu. Yetkililer Morgan'ın bunu telefonun aranmasını zorlaştırmak için yaptığına inanıyor. Güvenlik güçlerinin telefonu Morgan'ın elinden zorla aldığı da belirtiliyor.