Zeytin Dalı Harekatı'na katılan askerlerin kaçı "profesyonel"?

Zeytin Dalı Harekatı ile ilgili çok önemli bir bilgi ortaya çıktı

Türk ordusu çağın gereklerine ve küresel gelişmelere uygun olarak ‘profesyonel ordu’ olma yolunda ilerlerken, Türkiye'nin, 2023 yılında tamamen profesyonel askerliğe geçmesi bekleniyor.

Afrin'de kritik bir operasyon gerçekleştiren Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 2023 projeksiyonunun temelini de profesyonel ordu oluşturuyor.

TSK’nın geleceğe yönelik temel hedefi, beka kabiliyeti ve muharebe gücü yüksek, teknoloji, bilgi ve eğitim üstünlüğüne sahip, her ortam ve şartta görev yapabilen, personeli eğitimli bir orduya sahip olmak...

Azami ölçüde milli sanayiye dayanan silah gücü ve dış unsurlara bağımlı olmadan harekât icra edebilecek kuvvet yapısı da hedefler arasında...

Bu kapsamda, Zeytin Dalı Harekatı konusunda da önemli bir bilgi ortaya çıktı. Operasyona katılan askerlerin popülasyonu konusunda Genelkurmay'dan bilgi alan Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Afrin'deki askerlerin tümünün "profesyonel asker" olduğunu açıkladı.

İşte o köşe yazısı;

HEPSİ PROFESYONEL ASKER

MERAK ettiğim bir şeyi öğrenmek için dün Genelkurmay’ı aradım.

Suriye’deki PKK varlığına yönelik harekâtta yer alan askerlerimizin ne kadarının “profesyonel asker”, ne kadarının ise zorunlu askerlik görevi için silah altına alınan erlerden oluştuğunu öğrenmek için.

Genelkurmay’dan gelen bilgi şu oldu:

“Bölgedeki askeri varlığımız hakkında sayısal bir bilgi vermemiz mümkün değil. Gerektiği kadar askerimiz harekât alanına sevk edildi.”

Sayısal değil oransal bilgi istediğimi söylediğim zaman aldığım yanıt ise içimi bir nebze olsun rahatlattı:

“Sınır ötesinde gerçekleştirilen harekâta katılan birliklerimizin tamamı profesyonel askerlerden oluşmaktadır.”

Diyeceksiniz ki: “Onlar bu ülkenin evladı değil mi?”

Evladı elbet.

Onların kılına zarar gelmesi, içimizi yakar.

Rahatlamamın sebebi o değil.

En azından “askerliği meslek olarak seçmiş, bunun eğitimini yıllardır almış, görevlerinin risklerini bilerek bu mesleği tercih etmiş ve iyi eğitimleri nedeniyle riski en aza indirme donanımına sahip” askerlerimiz orada.

***********

YAPMA MURAT

JANDARMA Genel Komutanlığı, harekâtın başlamasıyla beraber, internet sitesinden

“Şu kopan fırtına Türk ordusudur yarabbi

Senin uğrunda ölen ordu budur yarabbi

Ta ki yükselsin ezanlarla müeyyed namın

Galib et, çünkü bu son ordusudur İslam’ın” dörtlüğünü paylaştı.

Bildiğimiz, sevdiğimiz bir Yahya Kemal dörtlüğü. Murat Bardakçı işte bu dörtlüğün “bazı kesimlerde rahatsızlık yarattığını, bazı eblehlerin bunu bahane edip dörtlükteki kavramlara, yani dine ve memlekette mukaddes kabul edilen her şeye küfrettiğini” yazmış dün.

İyi de Murat, “ebleh” her yerde var.

Sen de bilirsin ki, bu ülkede benim gibi dini hayat tarzını benimsemeyen yurttaşlarımızın hemen hiçbiri, bu dörtlükten rahatsızlık falan duymadılar.

Bu ülkede “laikliğin” en güçlü yaşandığı dönemlerde dahi okullarda hepimize Türk askerinin “Allah Allah nidaları” ile taarruza geçtiği öğretildi.

Sen birkaç “eblehin” böyle söylediğini yazınca, bir başka “ebleh” grubu da “muhafazakâr yaşam tarzını benimsemeyen herkesin” memleketin kutsallarına küfrettiğini zannedecek.

Zaten dört tarafından fay hatlarıyla bölünüp durmuş topluma, birkaç eblehi bahane ederek yeni bir bölünme “vesilesi” daha vermen doğru mu Murat...

***********

İNGİLTERE KAYIP

DÜNYA siyasetinde ilginç bir durum gözlemliyorum bir süredir.

Bunu aklıma getiren ise Fransa’nın BM Güvenlik Konseyi’ni toplantıya çağıran ülke olması.

Suriye’deki gelişmelerde ABD ve Rusya taraf olduğu için, buradaki sivillerin durumuyla ilgili olarak BM’yi toplantıya çağırmak Fransa’ya kalmış.

Tam burada aklıma gelen şey şu:

İngiltere nerede?

Brexit kararından beri İngiltere’yi dünya siyaset sahnesinde hemen hiç görmüyoruz.

Sanki artık bu dünyada yaşamıyorlarmış gibi bir hava var.

Gerçekten merak ediyorum, İngiltere nerede?

***********

SAÇMALAMA ÖZGÜRLÜĞÜ

GENELKURMAY Başkanı’nın operasyonu yönetirken çekildiği söylenen görüntüleri Ahmet Hakan Beyefendi “beğenmemiş”.

Diyor ki: “Bu fotoğrafta teknoloji eksik.”

Diyecek iki kelamım var bu “zırca” ya.

- Ahmet Bey, orada atari oynamıyorlar. Hollywood filmlerindeki havalı komuta manzaralarını yaratmaya çalışmıyorlar. Ciddi bir iş yapıyorlar. Bin Ladin’in ele geçirildiği operasyonu izleyen ABD Başkanı ve komuta heyetinin görüntülerini gördün mü bilmiyorum.

Tahta bir masa üzerindeki eski bir ekranın başındaydılar. Film çevirmiyorlar, ciddi bir iş yapıyorlar. Senin zannettiğin gibi “hava atmıyorlar”. Bu bir....

- Gelelim ikiye. Niyeyse Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirmişsin, harekâtın başladığı gün Almanya’da düzenlenen bir toplantıya katıldı diye. TBMM’de Afrin harekâtıyla ilgili özel bir oturum vardı da Kemal Kılıçdaroğlu ona katılmayıp Almanya’ya mı gitti? Afrin harekâtı başladı diye sen tavla partilerine ara mı verdin!

***********

TRT WORLD’ÜN EKSİĞİ

BAŞTA Amerikan medyası olmak üzere dünya medyası, Afrin harekâtımızla ilgili olarak fazlasıyla “taraflı” ve “Türkiye aleyhtarı” bir yayın yapıyor.

Özellikle ABD medyasında, Türkiye Suriye’deki masum Kürt halka saldırıyormuş gibi bir algı pompalanıyor.

Ne PKK’dan, ne YPG’den, ne ABD’nin bunları silahlandırarak Türkiye’yi tahrik etmesinden, ne Türkiye’nin bununla ilgili hassasiyetini ABD’ye defalarca iletmiş olmasından hiç söz edilmiyor.

Hatta bu konuda ABD’li siyasetçilerin yaptığı küçük özeleştirilere bile değinilmiyor.

Diyeceksiniz ki: “Bunda şaşıracak bir şey yok. Kış kışlığını yapacak.”

Doğru.

Zaten benim sözüm onlara değil.

Harekâtın başladığı günlerde TRT World’ü izledim bir süre.

Oldukça başarılı bulduğum ve yayınlarını beğendiğim TRT World, Afrin konusunda sınıfta kaldı.

Orada da harekâtla ilgili doğru düzgün bilgi ne yazık ki verilmedi.

Türkiye’nin niye girdiği, PKK ve YPG’nin oradaki varlığının Türkiye’yi neden rahatsız ettiği konularında derinlikli tek bir analiz, tek bir program, tek bir açık oturum, tek bir tartışma görmedim.

Böyle zamanda tezlerimizi anlatmayacaksa TRT World niye var!

***********

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Savaşların başladığına değil, bittiğine sevindiğimiz zaman

GÜNÜN VİDEOSU

Dilan Polat'ın hayranı pes dedirtti: Cezaevine girdiğinizde kalp krizi geçirdim!

Dilan Polat cezaevine girince kalp krizi geçirdiğini söyleyen hayranı, Polat ile bir araya gelince ağladı.