Zırva siyaseti

Prof. Dr. B. Zakir Avşar

Prof. Dr. B. Zakir Avşar

Şöyle aklı başında bir yaklaşımla muhalefet çıkmıyor, uzun süredir. İktidarı eleştirmek için ya dine saldırıyorlar, ya Türk milletine ve tarihine…

PKK’nın sivil uzantısı ile arayı bozmamak için onlardan daha fazla terör savunuyorlar…

Sonra da dönüp “AK Parti iktidarı niye 20 yıldır iktidarda?” diye soruyorlar…

“MHP niye AK Parti ile birlikte?” diyorlar…

Önceki gün TSK, Türkiye sınırlarının ötesinde 165 km derinlikte iki ayrı ülkede üç ayrı noktada aynı anda hava harekâtı gerçekleştirdi.

Terör örgütünün pek çok barınak, sığınak, cephanelik, tünel vb. yapısını yok etti ve bu esnada çok sayıda terörist de etkisiz hale getirildi.

CHP’nin ve HDP’nin ret oylarına mukabil, AK Parti, MHP ve İYİ Parti oylarıyla kabul edilen sınır ötesi harekât tezkeresi ile mümkün olan bu operasyonlarda terörist yapılanma büyük bir darbe aldı.

PKK ve yandaşları henüz bir hasar raporu açıklamış değiller.

Sadece fotoshop ile Şengal’de enkaza monte tavuskuşu ile yerlerinden yurtlarından ettikleri Yezidileri suiistimal ederek kamuoyu yaratmaya çabalıyorlar.

Kayıplarını çok fazla saklayamazlar, bir müddet sonra açığa çıkar.

Türkiye için tek başına önemli olan ne kadar hasar aldıkları değil; önemli olan Türkiye’nin sınırlarının ötesinde ulaşmış olduğu askeri harekat kabiliyetidir.

Bir de bu harekatta kullandığı silah ve mühimmatın yüzde seksenin üzerinde yerlilikle üretilmiş olmasıdır.

Harekat sonrasında özellikle ana muhalefetten TSK’yı bu başarısından ötürü kutlamasını beklemek hakkımız değil mi?

Atatürk’ün kurduğu parti olmakla övünen CHP maalesef bu konu ile ilgili tek bir açıklamada dahi bulunmazken, ertesi günü terör örgütünün kalleşçe şehit ettiği bir vatan evladı ile ilgili taziye mesajı yayınladı…

Bir yandan tezkereye evet demeyecek, diğer yandan şehit için taziyede bulunacaksınız…

Bundan daha vahimi bir CHP milletvekilinin tweeti idi. “PKK ile barışmadığımız için” bu şehidin verildiğini söylemekte idi…

Yazık ki ne yazık… CHP bu kadar savrulabilir mi?

Bir kendini bilmez de çıkmış TBMM Kürsüsünden yüce dinimiz İslam’a, sevgili peygamberimizin aydınlık yoluna, büyüt Türk milletinin tarihine, kültürüne laf etme cüretini gösteriyor…

Bunlar ne tarih biliyorlar, ne bilim…

Ne de öğrenmek gibi bir merakları var…

İslam dünyada kadın hakları kavramını evrenselleştiren ilk ve tek inançtır.

Doğduğu cahiliye düzenini aydınlatmış, kadını ulvi bir varlık olarak tanımlamıştır.

Bu günün batısı da içinde bulunduğu karanlıklardan, Ortaçağ batağından İslam’ın ışığı ile çıkmış, bilimle tanışmıştır.

Türk tarihi ise insanlığın onurlu sayfalarını ihtiva eder.

Bilmemek önemli değil ama öğrenmemekte direnmek kadar kötü bir şey yok.

Cehaletle konuşmanın konforunu yaşayanların bunu Gazi Meclis kürsüsünden yapmamalarını istemek bizim hakkımız.

Onun için geçmişte bir CHP Milletvekilinin konuşmasının akabinde bilim tarihi okumasını önermiştim.

Şimdi ortakları HDP’li bu milletvekilinin konuşması sonrasında aynı öneriyi tekrarlamakta yarar görüyorum.

Hatta, onları kitap arama zahmetinden kurtarmak için saygıdeğer TBMM Başkanımızın bizzat bu işi üstlenmesini ve Rahmetli Fuat Sezgin Hoca’nın TÜBA (Türkiye Bilimler Akademisi) tarafından yayınlanan beş ciltlik muhteşem İslam’da Bilim ve Teknik kitabını göndertmesini istirham edeceğim.

Aksi takdirde bu cehalet ile TBMM’nin mehabeti zarar görüyor.

Her ne kadar hem AK Parti, hem de MHP’li saygıdeğer milletvekilleri gerekli cevabı bu cahil cühela takımına yetiştirmiş olsa da, kitap kalıcıdır.

Militanlıktan vakit bulup, kesin inançlarını yenip, dogmalarından kurtulup biraz da bilime gözlerini açarlarsa hem kendileri hem de ülkemiz için iyi olur…

Diğer Yazıları